Kolektif – “Sıkıntı Var” (2020)

Sıkıntı bizi her yere götürebilir.

Tümüyle içimize de kapanabilir, devrimci de olabiliriz.

Öte yandan sıkıntı, her coğrafyada kendine özgü şekillerde sirayet eder.

İşte elimizdeki bu zengin derleme de sıkıntıyı mekân/zaman, siyaset, edebiyat ve sinema bağlamında ele alıyor.

Sıkıntıya odaklanmanın bu coğrafyada bizi nerelere götürebileceği konusunda çok ilginç sonuçlar barındıran kitap, özellikle sıkıntının toplumsallığı ve sıkıntının potansiyeli üzerine bizi düşündürmesiyle önemli.

Sıkıntının Türkiye’ye özgü veçheleri, mekânları, zamansallığı ve öznelik biçimlerini ayrıntılı bir biçimde ortaya koyan çalışma, Türkiye bağlamında, taşra sıkıntısından sıkıntı hashtag’ine giden süreçlerin bize ne anlattığını, sıkıntı kavramının, bu coğrafyada hem tarihsel olarak hem de bugünün koordinatları içindeki anlam arayışlarını, sıkıntının toplumsal hareketler, gündelik hayat ve kültürel pratikler hakkında bize ne söyleyebileceğini irdeliyor.

Sıkıntının temelde bir anlam krizine işaret ettiğinden yola çıkan çalışma, sıkıntı mekânlarına ve onun zamanla ilişkisine, bir estetik kategori olarak kullanımına, siyasette uç verdiği anlara, edebiyat ve sinemadaki temsillerine ve ona karşı sunulan panzehirlere yakından bakmak için çok iyi fırsat.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Aylin Kuryel, Senem Aytaç, Barış Bıçakçı, Sevinç Çalhanoğlu, Ayşe Çavdar, Begüm Özden Fırat, Emre Tansu Keten, Orhan Koçak, Beno Kuryel, Efe Murad, Pınar Öğünç, Osman Özarslan, Necati Sönmez, Asuman Susam, Uğur Tanyeli, Mehmet Fatih Uslu, Sezen Ünlüönen, Nalan Yırtmaç ve Fırat Yücel.

Künye: Kolektif – “Sıkıntı Var”: Sıkıntı Üzerine Denemeler, derleyen: Aylin Kuryel, İletişim Yayınları, inceleme, 398 sayfa, 2020

M. Azad – Seçme Şiirler (2010)

Elimizdeki kitap, çağdaş İran edebiyatındaki “Beyaz Şiir” akımının son temsilcisi olarak kabul edilen M. Azad’ın 1956-1999 yılları arasında kaleme aldığı şiirlerinden bir seçki.

Tam adı Mahmut Müşerref Azad Tehrani olan M. Azad, ‘Sen Asil Aşktın’ isimli şiirinde şöyle diyor:

“şehir, sensin

bütün insanların şehri, sensin

bütün âşık insanların şehri, seni senle paylaşıyorlar!

 

yalnız;

bir uzun nehir olmak,

ay ovadan geldiğinde,

o mavi doruklar üzerinde bir ova olmak

ve âşıklar nehri geçmek için

aya şöyle söylüyorlar:

-şehirden kaçıyoruz

nehirle bir olalım diye;

nehirlerin nehriyle

 

ve şehir şimdi büyük bir nehirdir

nehrin en ücra köşesine kadar!”

  • Künye: M. Azad – Seçme Şiirler, çeviren: Efe Murad, Pan Yayıncılık, şiir, 117 sayfa