Raymond Tallis bu kitabında, insanın varoluşunu elin felsefi, biyolojik ve kültürel anlamları üzerinden inceliyor. Ona göre el, yalnızca biyolojik bir organ değil; insanı doğadan ayıran, düşüncenin, dilin ve kültürün gelişmesini mümkün kılan bir varlık koşuludur. Tallis, insan elinin evrimsel sürecini anlatırken, bu uzvun hem dünyayı kavrama hem de anlamlandırma yeteneğinin kökeninde yattığını savunuyor. Nesneleri tutmak, yapmak ve dönüştürmek yalnızca fiziksel bir etkinlik değil, bilinçle kurulan bir ilişki biçimi olarak yorumlanıyor.
Tallis, insanın “alet yapan hayvan” tanımını yeniden değerlendiriyor: El, aleti yaratıyor ama aynı zamanda düşüncenin de aracına dönüşüyor. Bu açıdan el, insan zihninin dış dünyaya uzanan bir uzantısı. Ressamın fırçası, müzisyenin parmak hareketleri ya da bilim insanının deney düzenekleri hep bu bedensel zekânın ifadeleri. Tallis, elin bu yaratıcılığını, insanın sembolik düşünce kapasitesiyle ilişkilendiriyor. Yazının, sanatın ve bilimin temelinde, elin eyleme döktüğü soyut düşünme yetisi bulunuyor.
Yazar, felsefe, nöroloji ve estetikten beslenen disiplinler arası bir yaklaşım kurarak elin yalnızca işlevsel değil, varoluşsal bir anlam taşıdığını öne sürüyor. El, insanın dünyayla kurduğu mesafeli ama bilinçli temasın simgesi haline geliyor. Tallis, bu teması “kendinin farkında olan beden” fikriyle birleştirerek, insanı ne salt doğanın bir parçası ne de yalnızca düşünce varlığı olarak konumlandırıyor.
‘El: İnsanla İlgili Felsefi Bir İnceleme’ (‘The Hand: A Philosophical Inquiry into Human Being’) , bedensel varoluşun düşünsel derinliğini açığa çıkaran özgün bir felsefi inceleme. İnsanı anlamak için zihinden önce, elin izini sürmeyi öneriyor.
- Künye: Raymond Tallis – El: İnsanla İlgili Felsefi Bir İnceleme, çeviren: Ebru Kılıç, İş Kültür Yayınları, felsefe, 360 sayfa, 2025



