Maria Mies, Ortaçağ Avrupa’sında, 2. Dünya Savaşı’nda öldürülen Yahudiler kadar kadının cadı oldukları iddiasıyla işkenceyle yahut yakılarak katledildiğini söyler.
Haydar Akın da, ortaçağın sonlarıyla yeniçağın başlarına kadar uzanan cadı avlarının kültürel, sosyolojik arka planını zengin bir bibliyografya taraması eşliğinde ele alıyor.
Avrupa’nın belleğinde yüzyıllar boyunca farklı imgelerle yer etmiş, Shakespeare, Dante, Milton’un eserlerinden Bosch ve Goya’nın resimlerine kadar pek çok sanat yapıtına, masallara konu olan cadılar on binlerce masum insanın ölümüne sebep olan “cadı avı çağı”nda Engizisyon mahkemelerince yargılanıp cezalandırılmıştı.
‘Ortaçağ Avrupa’sında Cadılar ve Cadı Avı’, Eski Mısır, Mezopotamya, İran kültürlerindeki şeytan, büyü ve demon inanışlarının Avrupa’daki büyücülük ve cadı inanış ve ritüellerine etkileri; Şeytan’la işbirliği; Hıristiyan teolojisi ile büyücülük, demon inanışlarının birbirinden ayrılması; büyücülük ritüelleri; Engizisyon mahkemelerinin cadılık testleri; hayvana dönüş büyüleri ve hayvan davalarında Kutsal Engizisyonun verdiği cezalar, infazlar, mahkeme kayıtlarıyla eşsiz bir okuma sunuyor.
- Künye: Haydar Akın – Ortaçağ Avrupa’sında Cadılar ve Cadı Avı, Alfa Yayınları, tarih, 480 sayfa, 2021