Luiz Pessoa – Dolanık Beyin (2024)

Beyin-davranış ilişkisini inceleyen kitaplar ya tüm insan davranışlarını beyne indirgemekte ya da beynin davranışların oluşumundaki rolünü çok fazla detaya girerek anlaşılmaz kılmaktadır.

Luiz Pessoa’nın ‘Dolanık Beyin’ kitabı ise, alandaki diğer çalışmalardan ayrılan bir özelliğe sahip.

Luiz Pessoa’nın ‘Dolanık Beyin’ kitabı, insan beyninin karmaşık yapısını ve zihinsel süreçlerimizi daha iyi anlamamızı hedefleyen önemli bir çalışmadır. Kitap, algı, biliş ve duyguların birbirleriyle nasıl iç içe geçtiğini, beynin bu süreçleri nasıl koordine ettiğini ve bu etkileşimin davranışlarımızı nasıl şekillendirdiğini detaylı bir şekilde inceliyor.

Pessoa, beynin sadece biyolojik bir organ olmadığını, aynı zamanda düşüncelerimizi, duygularımızı ve davranışlarımızı şekillendiren karmaşık bir sistem olduğunu vurguluyor.

Kitap, bu üç zihinsel sürecin birbirinden bağımsız olmadığını, aksine sürekli bir etkileşim içinde olduğunu gösteriyor.

Örneğin, bir nesneyi algılama şeklimiz, o nesne hakkında sahip olduğumuz bilgi ve duygularımız tarafından şekilleniyor.

Pessoa, beynin farklı bölgelerinin birbirleriyle sıkı bir şekilde bağlantılı olduğu ve bu bağlantıların karmaşık bir ağ oluşturduğu “dolanık beyin” modelini sunuyor.

Bu model, beynin bütüncül bir şekilde çalıştığını ve farklı zihinsel süreçlerin birbirini etkilediğini gösteriyor.

Pessoa, beynin farklı bölgelerinin belirli işlevlere sahip olduğu görüşüne karşı çıkıyor ve beynin daha bütüncül bir şekilde çalıştığını savunuyor.

Kitapta, nörobilim alanındaki en güncel araştırmalara yer verilerek, okuyucuya beynimiz hakkında en son bilgilere ulaşma imkanı sunuluyor.

Pessoa, psikoloji, nörobilim, felsefe gibi farklı disiplinlerden yararlanarak beynin karmaşık yapısını daha iyi anlamamızı sağlıyor.

İnsan beyninin karmaşık ve çok katmanlı yapısına yönelik kapsamlı bir araştırma yürüten Pessoa, zihinsel süreçlerimiz ile duygusal deneyimlerimizin birbirleriyle nasıl iç içe geçtiğini ele alıyor ve beyin-davranış ilişkisi incelerken indirgemeci ve detaycı yaklaşımlardan uzak durmaya özen gösteriyor.

Pessoa’nın bu kitabı, beyin davranış ilişkisini en temelden kavramak isteyen psikiyatristler, nörologlar, nörobilimciler, psikologlar ve ilgi duyan herkes için bir kılavuz niteliğinde.

  • Künye: Luiz Pessoa – Dolanık Beyin: Algı, Biliş ve Duygu Nasıl Birlikte Örülür?, çeviren: Erol Yıldırım, Mustafa Bilici, Mahir Yeşildal, Özge Yılmaz, Vakıfbank Kültür Yayınları, bilim, 2024

John J. Ratey, Eric Hagerman – Beyin ve Beden Arasındaki Sihir (2024)

Dünyaca ünlü psikiyatrist John J. Ratey’den egzersizin beyin üzerindeki olağanüstü etkilerine dair çığır açan bir araştırma.

Enerjinin sadece bedeni değil, aynı zamanda zihni de canlandırdığı bir gerçek.

Daha fazla egzersiz yaparak stresi alt edebilir, ruh hâlinizi yükseltebilir, unutkanlıkla mücadele edebilir, zihinsel keskinliğinizi artırabilir ve sadece kalp atış hızınızı yükseltip ter dökerek daha iyi bir yaşam sürdürebilirsiniz.

İşte bu kitap, sadece beden sağlığına değil, aynı zamanda zihinsel sağlığa da odaklanarak egzersizin beyin üzerindeki devrim niteliğindeki etkilerini gün yüzüne çıkarıyor.

Beyninizin nasıl çalıştığını anlamak, egzersizin neden bu kadar önemli olduğunu çözmek ve yaşam kalitenizi artırmak için pratik stratejiler sunan ‘Beyin ve Beden Arasındaki Sihir’, okurlara zihinsel ve fiziksel sağlık arasındaki güçlü bağlantıyı keşfetme fırsatı sunuyor.

Egzersizin zihinsel sağlığınıza sihir gibi dokunuşunu fark edeceğiniz bu yolculuğa çıkarken hem bedeniniz hem de beyniniz üzerinde çalışacak motivasyonu bulacaksınız.

  • Künye: John J. Ratey, Eric Hagerman – Beyin ve Beden Arasındaki Sihir: Egzersizin Beyin Üzerindeki Devrim Nitelikli Etkisi, çeviren: Özge Yılmaz, Epsilon Yayıncılık, bilim, 288 sayfa, 2024

Laura S. Brown – Feminist Terapi (2022)

Feminist Terapi, kadınlar ile gücü elinden alınmış grupların ataerkil yaklaşımlar içeren geleneksel psikoterapi yöntemlerine karşı duydukları hoşnutsuzluk nedeniyle ortaya çıktı.

Başlangıçta çağın cinsiyetçi bakış açısına karşı düzeltici bir işlev görürken, günümüzde toplumsal cinsiyet, sosyal konum ve güç analizini insan zorluklarını anlamak için birincil strateji olarak kullanan sofistike, postmodern ve bütünleştirici bir uygulama haline geldi.

Laura Brown, bu kısa ve anlaşılır kitapta yalnızca kadınlar için değil, patriyarkal düşünce biçiminden etkilenen herkes için kapsayıcı bir rehber sunuyor.

  • Künye: Laura S. Brown – Feminist Terapi, çeviren: Özge Yılmaz, Okuyanus Yayınları, psikoterapi, 159 sayfa, 2022

Patricia Smith Churchland – Nörofelsefe (2020)

Patricia ve Paul Churchland, nörofelsefe alanına önemli katkılarda bulunmuş isimler.

Patricia Smith Churchland’ın kaleme aldığı bu kitap ise, nörofelsefe alanında çok önemli bir çalışma ve konuyla ilgilenenlerin öncelikle okuması gereken eserlerden.

Beyne ilişkin kavrayışımız eskiye nazaran çok daha iyi.

Bugün felsefeciler beynin parçalarının işlevi hakkında daha çok şey bilmeye çalışıyor, öte yandan nörobilimciler de felsefi sorunlarla gitgide daha fazla yüz yüze kalıyor.

Bu iki yaklaşımı da doyurucu bir biçimde açıklayan Churchland, nörofelsefenin beynimizin nasıl çalıştığı ve ne yaptığını irdelerken hangi soru ve sorunlarla karşı karşıya kaldığını kapsamlı bir şekilde açıklıyor.

Kitapta bu bağlamda, temel olarak şu soruların yanıtları aranıyor:

  • Zihinsel durumlar beyin durumlarıyla özdeş midir?
  • Bilinçli yaşantılar fizyolojik olarak anlaşılabilir midir?
  • Temsiller nedir ve bir beyin kendi dışındaki dünyayı nasıl temsil eder?

Patricia Churchland de, nörobilimin bulgularından yola çıkarak bu soruları yanıtlıyor ve zihin-beynin nasıl çalıştığını aydınlatmak için nörofizyolojik, etolojik ve psikolojik olguları bir araya getiriyor.

Bizde şimdi ikinci baskısını yapmış çalışma, Türkçe felsefe literatüründe önemli bir boşluğu dolduracak nitelikte.

  • Künye: Patricia Smith Churchland – Nörofelsefe, çeviren: Özge Yılmaz, Alfa Yayınları, bilim, 592 sayfa, 2020