Todd McGowan – Kapitalizmin Ruhsal Bedeli Nedir? (2024)

Nasıl oluyor da kapitalizm tekrar ve tekrar kendisini yarattığı krizin ilacı olarak dayatıyor?

Bu soruya psikanalitik temelli yanıtlar veren Todd McGowan, küresel kapitalizmin yıkıcı ruhsal sonuçlarını gözler önüne seriyor.

Büyük eşitsizlikler yaratmasına ve gerici dünya rejimlerini desteklemesine rağmen, kapitalizmin pek çok tutkulu savunucusu var –ama bazılarından esirgediği ve diğerlerine verdiği şeylerden dolayı değil.

Todd McGowan’a göre kapitalizm, sistemin yarattığı travmayı gizlerken arzularımızın yapısını taklit ettiği için baskındır.

Her kesimden insan kapitalizmin sunduklarından faydalanıyor ama aynı zamanda daha fazlasının ve daha iyisinin geleceği söyleniyor.

Kapitalizm bizi yeninin, daha iyinin ve daha fazlasının peşinden koşmaya zorlayan eksik bir tatmin yoluyla tuzağa düşürür.

Kapitalizmin arzularımızla olan parazitik ilişkisi, ona doğal dürtülerimize karşılık geldiği yanılsamasını verir ki kapitalizmin savunucuları da onu bu şekilde nitelendirir.

McGowan, bu ruhsal stratejiyi anlayarak bizi kapitalist zenginleşmeye olan bağımlılığımızdan kurtarmayı ve gerçekte deneyimlediğimiz gibi hazzı yeniden keşfetmemize yardımcı olmayı umuyor.

McGowan, kapitalizmi şimdiki zamanda konumlandırarak bizi daha iyi bir geleceğe olan bağlılığımızdan ve kapitalizmin insan doğasının temel bir sonucu olduğu inancından kurtarıyor.

Bu bakış açısıyla, ekonomik, toplumsal ve siyasi dünyalarımız gerçek siyasi değişime açılıyor.

Film, televizyon, tüketim kültürü ve gündelik hayattan örneklerle canlanan ‘Kapitalizmin Ruhsal Bedeli Nedir?’, siyaset ve toplum teorisine psikanalitik temelli ve kökten biçimde yeni bir yaklaşım getiriyor.

Kapitalizm ve psikanaliz arasındaki gerçek bağlantılarını çarpıcı biçimde ortaya koyan kitap, kapitalizmin eleştirisini temellendirmek amacıyla başarılı bir Marx ve Freud sentezi yapıyor.

  • Künye: Todd McGowan – Kapitalizmin Ruhsal Bedeli Nedir?, çeviren: Işık Doğangün, Axis Yayınları, psikanaliz, 384 sayfa, 2024

Todd McGowan – Evrensellik ve Kimlik Siyaseti (2023)

Modern dünyanın büyük siyasi fikirleri ve hareketleri evrensel bir özgürleşme vaadi üzerine kurulmuştur.

Ancak son yıllarda solun büyük bir kısmı bu tür isteklere şüpheyle yaklaşmaya başladı.

Eleştirmenler evrensellik çağrısını bir tahakküm biçimi veya başkaları adına konuşmanın bir yolu olarak görüyor ve genellikle “kimlik siyaseti” olarak alay edilen bir tikelcilik siyasetini desteklemeye başladılar.

Diğerleri, hem merkezciler hem de muhafazakârlar, evrenselciliği yirminci yüzyıl totalitarizmi ile ilişkilendirmekte ve felakete yol açmaya mahkûm olduğunu düşünüyor.

Bu kitap, siyasi düşünce ve eylemi yeniden düşünmemize yardımcı olacak yeni bir evrensellik anlayışı geliştiriyor.

Todd McGowan, eşitlik ve özgürlük gibi evrensellerin bize dayatılmadığını savunuyor.

Bunlar, yokluklarına dair ortak deneyimlerimizden ve onlara ulaşmak için verdiğimiz mücadeleden ortaya çıkıyor.

McGowan, Nazizm ve Stalinizm tarihini yeniden gözden geçiriyor ve ırkçılık, cinsiyetçilik ve homofobiyle mücadele eden hareketlerin evrenselliğini geri kazanıyor.

Sağ ve Sol arasındaki ayrımın tikelliğe karşı evrensellikten kaynaklandığını gösteriyor.

Solculara yöneltilen kimlik siyaseti suçlamasına rağmen, her özgürleştirici siyasi proje temelde evrenseldir ve kimlik siyasetinin gerçek savunucuları sağ kanattır.

‘Evrensellik ve Kimlik Siyaseti’, çağdaş siyaset, film ve tarihten çok çeşitli örneklerle kimlik çıkmazlarına bir panzehir ve yirmi birinci yüzyıl kolektif mücadelesine dair ilham verici bir vizyon sunuyor.

Evrensellik nedir?

McGowan, kendine özgü titizliğiyle, evrenselliğin ortak eksikliğimiz, her şeye rağmen gerekli bir toplumsallığın eksik temeli olduğunu çarpıcı bir şekilde savunuyor.

Evrenselliği pozitif içerik ve şiddetli baskı ile birleştiren birçok teoriye karşı, Evrensellik ve Kimlik Politikaları tikelin ötesindeki hareketlerin dayanışma için nasıl vazgeçilmez olduğunu gösteriyor.

Kitaptan bir alıntı:

“… modern dünyaya hızlı bir bakış, gemi azıya almış özgürlüksüzlüğün ve eşitsizliğin her yerde hazır ve nazır olduğunu gösterir. Başlangıcından itibaren modernite Fransız Devrimi’nde dile getirilen vaadi yerine getirmemiştir. Ve şimdi, bugünün toplumu bu başarısızlığın bir anıtı olarak ortada duruyor. Ufacık çocuklar Kongo’da ölümcül koşullarda iPhone üretimi için gerekli madenleri çıkarıyor. Vietnam’daki işçiler açlık sınırındaki ücretler karşılığında, binlerce dolara mâl olan elektronik teçhizatın montajını yapıyor. ABD’de polis siyah bireyleri sırf siyahlar diye vuruyor. İnsan taciri şebekeleri gezegenin dört bir yanında binlerce kadını seks kölesi olarak satıyor. Gey gençlerin intihar etme oranı heteroseksüel gençlere kıyasla dört kat daha fazla. Sağcı popülist liderler zengin çıkar gruplarının gücünü korumak için milli bölünmeleri sertleştiriyor. Bu dehşetengiz eşitsizliklerin modernitenin doğuşundan yüzyıllar sonra bile devam ediyor olması bunların modern dünyanın salt anomalileri değil, kurucu unsurları olduğunu gösteriyor. Modernitede, siyasi gerekçesini yitirmiş olsa da eşitsizliği kabul ediyoruz.”

  • Künye: Todd McGowan – Evrensellik ve Kimlik Siyaseti, çeviren: Erkal Ünal, Axis Yayınları, siyaset, 254 sayfa, 2023

Todd McGowan – Irkçı Fantazi (2023)

Felsefe, psikanaliz, siyaset teorisi ve eleştirel teorinin kesişimindeki çalışmalarıyla tanınan Todd McGowan’ın ‘Irkçı Fantezi’ adlı kitabı, modernitenin asli sorunlarından biri olan ırkçılığa bakışımızı kökten değiştirecek, ırkçılık karşıtı mücadele için elzem bir metin.

McGowan kitabında kendi deyimiyle ırkçılığın psişik rezonansını irdeliyor, diğer bir ifadeyle bilinçdışının ırkçılıkta oynadığı rolü ele alıyor.

Ona göre ırkçılığın bilinçdışı yanı, yıkıcılığı ya da adaletsizliği değil, ırkçı için keyif üretmesidir.

Kitap boyunca toplumsal linç ve polis cinayetlerinden, antisemitizme, Hollywood filmlerine ve müziğe uzanan geniş bir yelpazede bu keyfin izlerini sürüyor.

Kapitalist modernitede gelişen, çağdaş toplumun temelini oluşturan bu ırkçı psişenin altında yatan temel fantazi yapısını ortaya koyan bu çalışma, ırkçı fantaziye yapılan bu muazzam bilinçdışı yatırımın ırkçılığın devamlılığını sağladığını iddia ediyor.

Söz konusu fantazi yapısını yerinden oynatmadan ve bunu gerektiren kapitalist ilişkileri değiştirmeden ırkçılıkla mücadeleyi hakkıyla sürdürmenin mümkün olmadığını açıkça gösteriyor.

  • Künye: Todd McGowan – Irkçı Fantazi: Nefretin Bilinçdışı Kökleri, çeviren: Erkal Ünal, Axis Yayınları, siyaset, 270 sayfa, 2023

Todd McGowan – Gerçek Bakış (2012)

  • GERÇEK BAKIŞ, Todd McGowan, çeviren: Zeynep Özen Barkot, Say Yayınları, sinema, 336 sayfa

 

Todd McGowan, Lacancı yaklaşımlarla ördüğü psikanalitik sinema kuramı çalışması ‘Gerçek Sinema’da, izleme deneyiminin merkezine bakışı oturtarak onun doğasını anlamaya çalışıyor. İncelemesi için, bakışı açıkça ve tanımlayıcı bir şekilde yerleştiren filmleri seçen McGowan, ilk bölümde, bakışı fantazmatik çarpıtma yoluyla sinemasal imgenin aşırı-mevcudiyetinde betimleyen filmleri ele alıyor ve bu filmlerde toplumsal gerçekliğimizin nasıl göründüğünü irdeliyor. Yazar ikinci bölümde ise, ilk bölümdeki filmlerin aksini yapan, yani bakışı sinemasal imgeye musallat olan bir na-mevcudiyet olarak sürdüren filmlere odaklanıyor.