Gilbert Achcar – Halk İstiyor (2020)

Arap İsyanı’nı kapitalizmin Arap bölgesine has ilerleyiş tarzı,  bölgesel siyasi faktörler ve devrimin aktörleri ve parametreleri bağlamında irdeleyen çok iyi bir inceleme.

Gilbert Achcar, yeni bir baskıyla yayımlanan çalışmasında, isyanın toplumsal, ekonomik ve tarihsel arka planına ışık tuttuğu gibi, bu isyanın geleceğe dair ne gibi ihtimaller doğurduğunu da tartışıyor.

Achcar bunun yanı sıra, başlangıçta isyanla ilişki kuramayan liberallerle ve solcuların neden başarısız olduğunu ve İslamcı partilerin ülkelerinin içinde bulunduğu mevcut krizi aşmakta başarılı olup olamayacağını irdeliyor.

Achcar, Arap İsyanı ve Orta Doğu söz konusu olduğunda ilk akla gelen düşünür ve eylemcilerdendir.

Bu çalışma da, kendisinin bu alandaki yetkinliğinin ne denli ustaca olduğunu bize bir kez daha gösteriyor.

  • Künye: Gilbert Achcar – Halk İstiyor: Arap İsyanı Üzerine Radikal Bir İnceleme, çeviren: Sanem Öztürk, Ayrıntı Yayınları, siyaset, 304 sayfa, 2020

Hamid Dabaşi – Arap Baharı: Postkolonyalizmin Sonu (2015)

Arap Baharı zemheri kışta, 17 Aralık 2010’da, Tunus’ta Sidi Buazidli 26 yaşında bir seyyar satıcı olan Muhammed Buazizi meyve sebze arabasına el konmasını protesto etmek için kendini ateşe verince başladı.

Bu olayı protesto etmek için Tunus’ta sokağa dökülen halk, ardından tüm Ortadoğu’yu kasıp kavuracak bir devrimin fitilini ateşledi.

Bu kitap ise, Arap dünyasını sarsan; siyasi, tarihi ve toplumsal alanda çarpıcı değişimler yaratmış Arap Baharı hakkında önemli bir analiz.

Ortadoğu’nun önde gelen entelektüellerinden İran doğumlu Hamid Dabaşi, bu devrimci ayaklanmalar için “ertelemeli başkaldırı” kavramını kullanıyor.

Yazarın ortaya koyduğu şekliyle ertelemeli başkaldırı ise, ulusal ve ulusaşırı siyasetin birbirleri üzerinde etkiler doğurmasına yol açacak, kesin bir sonuca bağlanmayan ve ucu açık hareketler anlamında kullanılıyor.

Dabaşi’nin bu süreci, yaratıcı, aydınlatıcı ve zengin bir bakışla ele aldığını söylememiz gerekiyor.

Kitap, Arap Baharı’nın bölge jeopolitiğini geri dönülemez biçimde nasıl değiştirdiğini, neden Ortadoğu’yu yeniden tahayyül etmemiz gerektiğini ve Arap Baharı’nın gelecekte ortaya çıkacak olası etkilerini tartışıyor.

  • Künye: Hamid Dabaşi – Arap Baharı: Postkolonyalizmin Sonu, çeviren: Aslı T. Esen, Sümer Yayıncılık, siyaset, 350 sayfa, 2015

Kolektif – Arap Baharı’ndan Kesitler (2014)

Bir açılış, uzun süreli bir mücadelenin bir aşaması olan Arap Baharı’nın farklı perspektiflerle yorumlanışı.

Yeni Ortadoğu’nun şifrelerini öğrenmek açısından önemli detaylar sunan çalışma, Tunus, Mısır, Yemen, Cezayir, Libya, Bahreyn, Suriye ve Sudan gibi ülkelerde Arap Baharı’nın izlerini sürüyor.

  • Künye: Kolektif – Arap Baharı’ndan Kesitler, derleyen: Paul Amar ve Vijay Prashad, çeviren: kolektif, İntifada Yayınları

Hamide Yiğit – Libya’da Kanlı Bahar (2014)

“Arap Baharı”yla Libya’da yaşananlar, ülkeyi gerçekten özgürleştirdi mi?

Hamide Yiğit buna olumsuz yanıt veriyor ve orada gerçekte neler olduğuna dair aydınlatıcı bilgiler sunuyor.

Bölgede estirilen özgürlük rüzgârlarının emperyalist bir oyun olduğunu düşünen yazar, işgalden önceki Libya ile bugünkü Libya arasındaki korkutucu değişime bakmaya davet ediyor.

  • Künye: Hamide Yiğit – Libya’da Kanlı Bahar, Tekin Yayınevi

Vijay Prashad – Ulusun Ölümü ve Arap Devrimi’nin Geleceği (2017)

Bir emekçi devrimi olarak ortaya çıkan Arap Baharı, nasıl oldu da mezhepçi bir boğazlaşmaya dönüştü?

Trinity College’de profesör olan Vijay Prashad, bu önemli çalışmasında, rejim değişikliği felsefesini, Irak’ın mahvedilmesinden Libya’nın harap edilmesine, sahada kendini gösterdiği şekliyle izliyor.

Prashad’ın burada ifade ettiği şekliyle rejim değişikliği, silahlı eylemleri tanımlamaktan ziyade, IMF ve Dünya Bankası’nın dayattığı ekonomik kemer sıkma politikalarını ve mezhepçiliği kışkırtan sosyo-politik gündemleri de kapsamakta.

Yazar, yukarıdaki sorunun yanıtını ararken, bölgesel sorunlara tarihsel bir perspektiften bakıyor ve devrimin sönümlenmesine neden olan faktörlerin sağlam bir analizini ortaya koyuyor.

Kitap Arap Devrimlerinin akıbetini Ortadoğu boyunca adım adım izlerken, aynı zamanda IŞİD’in anatomisini, Türkiye’de AKP iktidarının başını çektiği karşı devrim kampını ve buna karşı mücadele edişte önemli bir güç olarak Rojava Devrimi’nin ortaya koyduğu olanakları da derinlemesine inceliyor.

Prashad, her ne kadar Arap Devrimi’nin artık sönümlenmiş olduğunu ortaya koysa da, ekonomik ve toplumsal eşitsizlikleri ortadan kaldıracak, farklılıkları içeren ve kucaklayıcı bir kültürel bakış açısına sahip bir geleceğin kurulmasının imkânlarının da elimizin altında bulunduğunu düşünmekte.

  • Künye: Vijay Prashad – Ulusun Ölümü ve Arap Devrimi’nin Geleceği, çeviren: Senem Erdoğan, Yordam Kitap, siyaset, 239 sayfa

Mete Çubukçu – Yıkılsın Bu Düzen! (2012)

  • YIKILSIN BU DÜZEN!, Mete Çubukçu, İletişim Yayınları, siyaset, 216 sayfa

 YIKILSIN

‘Yıkılsın Bu Düzen!’, yaklaşık yirmi yıldır Ortadoğu’yu izleyen gazeteci Mete Çubukçu’nun, Arap ayaklanmalarının öncesi ve sonrasına dair analizlerinden oluşuyor. Çubukçu burada, Tahrir meydanında, Tunus’ta, Libya’da kitlelerin başlattığı isyanların siyasi, ekonomik ve toplumsal nedenlerini, bu ayaklanmaların bölgede yarattığı büyük dönüşümü kapsamlı bir şekilde irdelerken, ayaklanmaların geleceğin Ortadoğu’sunda ne gibi etkiler oluşturacağı konusunda da öngörülerde bulunuyor. Yeni Arap düzeni, Ortadoğu ve demokrasi, Arap diktatörleri, Müslüman Kardeşler ve ayaklanmaların sosyal medyadaki etkileri ele alınan konulardan birkaçı.

Vijay Prashad – Arap Baharı, Libya Kışı (2012)

  • ARAP BAHARI, LİBYA KIŞI, Vijay Prashad, çeviren: Şükrü Alpagut, Yordam Kitap, siyaset, 255 sayfa

 

Vijay Prashad elimizdeki çalışmasında, Arap Baharı’nı Marksist bir bakış açısıyla yorumlarken, Ortadoğu’yu tarihsel perspektifle yorumluyor. Prashad’in, Mısır’da politikanın evrimini tartışmasıyla açılan kitap, 1970’te Cemal Abdül Nasır’ın ardılı Enver Sedat hükumetiyle birlikte uygulamaya konulan neoliberal politikalar ile ABD’nin, Sedat’ın halefi Hüsnü Mübarek’in başında olduğu polis devletine yaptığı milyonlarca dolarlık desteği inceliyor. Yemen, Bahreyn ve Tunus’taki Arap Baharı’nı da tartışan Prashad, kitabının ikinci bölümünde de, Kaddafi rejiminin evrimine ve Arap Baharı’nın bu coğrafyada geçirdiği dönüşüme odaklanıyor.