Masis Kürkçügil – Bir Başka Tarih Mümkün müydü? (2018)

Türkiye’de tarihçiliğin en büyük sınavlarından biri Ermeni meselesidir.

Tehcir miydi soykırım mıydı konusunda sürüp giden tartışma, ülkenin tarihyazımını da anlamsız bir kısırdöngüye mahkûm etti ve etmeye de devam ediyor.

Peki, başka bir yol mümkün müydü?

İşte Masis Kürkçügil ‘Bir Başka Tarih Mümkün müydü?’ adlı bu önemli kitabında, tarihe Marksist bir perspektifle yaklaşarak, Ermenilerin bu topraklarda yaşamış oldukları büyük trajedinin tarihyazımında nasıl yansıtıldığını ve bunun sonuçlarını irdeliyor.

Kürkçügil’in Ermeni meselesiyle ilgili yazılarını ve söyleşilerini bir araya getiren kitap,

  • Ermeni siyasi partileri Hınçaklar ve Taşnakların tarihsel serüvenini,
  • Taşnaklar ile İttihat ve Terakki Partisi arasındaki ilişkileri,
  • İttihatçılar ile Ermeni örgütleri arasında 1908’de kurulan ittifak ve bu ittifakın sonuçlarını,
  • Ve bunun gibi pek çok önemli tarihi olayı tartışıyor.

Kürkçügil’in kitabı ayrıca, Paramaz’dan Manuşyan’a, Rakovski’den Rosa Luxemburg’a, Armen Garo’dan Hagop Babigyan’a, Talat Paşa’dan Cemal Paşa’ya ve Hrant Dink’e, Ermeni meselesini geniş bir tarihsel bağlamda ele almasıyla alan için büyük öneme haiz.

  • Künye: Masis Kürkçügil – Bir Başka Tarih Mümkün müydü?: Ermeni Meselesi Üzerine Yazılar, Edebi Şeyler Yayınları, tarih, 192 sayfa, 2018

Wartkes Tewekelyan – Tehlikeli Bir Hayat (2009)

‘Hayatın Anlamı’, Wartkes Tewekelyan’ın Türkçeye daha önce çevrilen bir romanıydı.

Tewekelyan söz konusu romanında, Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan Ermenilerin, 1908 yılından başlayarak dünyanın birçok coğrafyasına uzanan büyük felaketinin izini sürüyordu.

Yazar, ‘Hayatın Anlamı’nın devamı olarak düşünülebilecek elimizdeki romanda da, o dönemi anlatmaya devam ediyor.

Osmanlı’da yaşayan Ermenilerin Yunanistan, Beyrut, Sovyetler Birliği gibi ülkelere kaçışı, Ermenistan’ın kuruluşu ve 2. Dünya Savaşı, romanın başkahramanı İvan Yegoroviç’in gözünden anlatılıyor.

  • Künye: Wartkes Tewekelyan – Tehlikeli Bir Hayat, çeviren: Gül Sabar, Pencere Yayınları, roman, 329 sayfa

J. Rendel Harris ve Helen B. Harris – Ermeni Mektupları (2009)

İki yazarlı ‘Ermeni Mektupları’, Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde Anadolu’da, Türklerce Ermenilere yönelik şiddet hareketlerini gözlemleyen 37 mektubu bir araya getiriyor.

Rendel Harris ve eşi Helen Harris, 1896-1897 yılları arasında tanık oldukları şiddet hareketlerini, bu şiddetin kendilerinde uyandırdığı ruhsal, ahlâki ve maddi tepkileri, İngiltere’deki yakınlarına rapor ederler.

Daha sonra mektuplar, İngiliz bir yayınevi tarafından kitaplaştırılacak ve Avrupa’nın dikkatini, Ermenilerin yaşadıkları mağduriyete yöneltecekti.

Osmanlı’nın son döneminde olup bitenlere dair önemli ayrıntılar sunan mektuplar, birer tarihi belge niteliğinde.

  • Künye: J. Rendel Harris ve Helen B. Harris – Ermeni Mektupları, çeviren: Ömer Öztürk, Yaba Yayınları, mektup, 160 sayfa

Kolektif – 1909 Adana Katliamı (2015)

Bu kitap, 1894-96 Ermeni katliamları ile 1915 soykırımı arasında bir ara halka olan 1909 Adana katliamına dair çok önemli üç belge sunuyor.

Bu belgeler, Garabet Çalyan’ın “Adana Vakası ve Mesulleri”, Artin Arslanyan’ın “Adana’da Adalet Nasıl Mahkûm Oldu?” ve Osmanlı Meclisi milletvekili Hagop Babigyan’ın Adana olayları hakkında Meclis’e sunmak üzere yazdığı rapor.

Kitapta, Taner Akçam imzalı Adana’da yaşananlara dair kapsamlı bir önsözle açılıyor.

  • Künye: Kolektif – 1909 Adana Katliamı, derleyen: Ari Şekeryan, Aras Yayıncılık

Vahram Altounian ve Janine Altounian – Geri Dönüşü Yok (2015)

1915’te Bursa’dan Suriye çöllerine ölüm yolculuğuna çıkan bir Ermeni ailenin dehşet verici hikâyesi.

Kitap, bu yolculukta 14 yaşında olan Vahram’ın tuttuğu günceden, günceyi gün yüzüne çıkaran kızı Janine’nin yorumları ve günceyi dilbilimsel, tarihsel ve psikanalitik yönleriyle ele alan beş makaleden oluşuyor.

  • Künye: Vahram Altounian ve Janine Altounian – Geri Dönüşü Yok, çeviren: Renan Akman, Aras Yayıncılık

Ömer Turan ve Güven Gürkan Öztan – Devlet Aklı ve 1915 (2018)

Ulus-devletleşme sürecinde kurucu unsurların işlediği ya da dâhil olduğu kolektif suçları çeşitli mekanizmaları devreye sokarak reddetmek, resmi bir politikadır.

Bu politika devlet aygıtı tarafından üretilir, dolaşıma sokulur ve her ihtiyaç duyulan anda güncellenerek yeniden üretilir.

Ermenilerin tehciri ve katledilmeleri, 1912-1922 dönemindeki ulus-devleti inşa sürecinin dönüm noktalarından biriydi.

Birinci Dünya Savaşı’nın ikliminde uygulamaya konan proje, yalnızca merkezi siyasi otoritenin çabası ile değil; yerel toplumsal aktörlerin farklı düzeylerdeki katılımı ile gerçekleşti.

İşte Ömer Turan ve Güven Gürkan Öztan’ın siyaset bilimi ve tarihsel sosyoloji alanına dâhil edebileceğimiz bu nitelikli çalışması da, tarihsel bağlamda bu inkâr siyasetinin nasıl inşa edildiğini Ermeni Soykırımı ve Tehcir’i merkeze alarak araştırıyor.

Mütareke yıllarından 2015’e uzanan geniş bir dönemde devletin inkâr politikasının dinamiklerini irdeleyen kitap, erken Cumhuriyet döneminde tehcir sürecinin artçı etki ve sonuçlarının hâlâ yönetildiğini ve bu bağlamda devlet için önemli bir gündem maddesi oluşturduğunu da gözler önüne seriyor.

Yazarlar çalışmaları için resmi kurumların yayınlarını, Meclis tutanaklarını, hükümet programlarını, mevzuat metinlerini, gazete haberlerini, basında çıkmış yorumları ve ilgili resmi ve resmi olmayan aktörlerin açıklamalarını incelemiş.

  • Künye: Ömer Turan ve Güven Gürkan Öztan – Devlet Aklı ve 1915: Türkiye’de “Ermeni Meselesi” Anlatısının İnşası, İletişim Yayınları, siyaset, 438 sayfa, 2018

Kevork Garbisyan ve Sarkis Gregoryan – Gökyüzünü Kaybeden Kartal (2015)

1895 katliamından ve 1915 soykırımından kurtulan, fakat 1938 Dersim katliamında kırıma uğrayan Dersimli bir ailenin, Hozatlı Gregoryan’ların trajik hikâyesi.

Bu kitapta anlatımlarına yer verilen, Gregoryan ailesinden Kevork Garbisyan ve Sarkis Gregoryan (Hıdır Yıldız) amcalar, yaklaşık yüz yıla yakın süredir etkisinden hiçbir şey kaybetmeyen bir acının yıkıcı etkilerini ilk günkü gibi hatırlıyor.

  • Künye: Kevork Garbisyan ve Sarkis Gregoryan – Gökyüzünü Kaybeden Kartal: Dersimli Gregoryan Ailesinin Anıları, hazırlayan: Murat Kahraman, İletişim Yayınları

Başrahip Der Nerses Babayan – Günlüğümden Sayfalar (2017)

1887’de Antep’te doğan ve 1913’te rahip olan Der Nerses Babayan, 16 Mayıs 1915 tarihinde tutuklanır ve Birecik’te hapsedilir.

Halkının diğer üyelerinin aksine, bir şekilde soykırımdan kurtulan Babayan, ölüm kalım savaşı vereceği zorlu bir sürgüne gönderilir.

Ümit Kurt’un derlediği ve çevirdiği bu günlük ise, başrahibin bu korkunç süreçte yaşadıklarının bir belgeseli.

Kendisi ve ailesiyle beraber, binlerce Ermeni’yle birlikte sürgüne gönderilen Babayan, bu dönemde tanık olduğu zulümleri ve gaddarlıkları gün gün kayıt altına almış.

Mısır’a bağlı Port Said’deki mülteci kampında on beş ay geçiren Babayan, burada yaşadıklarını ayrıntılı olarak günlüğüne kaydetmiş.

Bu günlüğü önemli bir tarihi belge kılan yönü ise, Antep Harbi’ne dair çok önemli veriler barındırması.

1 Nisan 1920’de başlayıp, Fransızların Antep’i Aralık 1921’de boşaltmasıyla son bulan Antep Harbi’ni adım adım takip eden Babayan, bu savaşın Ermeniler açısından nasıl başlayıp sona erdiğini kapsamlı bir şekilde anlatıyor.

Kitabın, Antep Harbi’ne dair, literatüre Ermenice kaynaklardan kazandırılan ilk eserlerden olduğunu özellikle belirtelim.

  • Künye: Başrahip Der Nerses Babayan – Günlüğümden Sayfalar, derleyen ve çeviren: Ümit Kurt, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, günlük, 112 sayfa, 2017

Arsen Yarman – Ermeni Etıbba Cemiyeti (2014)

Bu kitap, Osmanlı devletinde 1912’den 1922’ye kadar faaliyet göstermiş İstanbul Ermeni Etıbba Cemiyeti, cemiyete mensup Ermeni doktorlar ve cemiyetin yayın organı Tarman dergisi hakkında kapsamlı bir inceleme.

Kitap, Osmanlı’nın savaş çağında, orduda önemli hizmetlerde bulunmuş, savaşın ve tehcirin ortasında mesleklerini yapmaya çalışan Ermeni doktorların yaşadıkları paradoks ve çelişkilerin izini sürüyor.

  • Künye: Arsen Yarman – Ermeni Etıbba Cemiyeti, Tarih Vakfı Yurt Yayınları

Osman Selim Kocahanoğlu (haz.) – Hatıralar ve Mektuplarıyla Talat Paşa (2008)

‘Hatıralar ve Mektuplarıyla Talat Paşa’, Sadrazam Talat Paşa’nın kaleme aldığı hatıralarından, mektuplarından ve kendisi hakkında kaleme alınmış yazılardan oluşuyor.

Mehmed Talat Paşa, bilindiği gibi, İttihat ve Terakki partisinin kurucularındandı.

Paşa, Meclis Vekilliği, Dahiliye Nazırlığı, Posta Vekilliği ve 1912’de de Sadrazamlık yapmıştı.

Ermenilerin sürgün edildiği Tehcir Kanunu’nun kabul edilmesinde etkin rol oynadığı da, kendisine dair önemli bilgilerden.

Talat Paşa anılarında, tehcir kanunu ve Ermenilerin sürülmesi de dahil, İttihat ve Terakki partisi, partinin önde gelen isimleri ve o dönemdeki siyasî çalışmaları gibi birçok konuyu anlatıyor.

  • Künye: Osman Selim Kocahanoğlu (haz.) – Hatıralar ve Mektuplarıyla Talat Paşa, Temel Yayınları, tarih, 290 sayfa