Gamze Yücesan-Özdemir – Proleterlerin Gündüzü (2024)

‘Proleterlerin Gündüzü’, işçi sınıfının kültür ve iletişim deneyimlerine odaklanıyor.

Bunu yaparken şu sorulara cevap arıyor:

  • Nasıl bir gündeyiz ki ne bugünün karanlığını kabul ediyoruz ne de bu karanlıkları ışıtabiliyoruz?
  • Tarihsel maddeciliğin zihin açıcı imkanlarını değerlendirebilir miyiz?
  • Bu çabaya işçi sınıfı kültürü ve iletişimi üzerine düşünerek dahil olabilir miyiz?

Kitap, Gamze Yücesan-Özdemir’in geniş bir zamana yayılan işçi sınıfı etnografisi birikimlerine dayanıyor.

Geçmişin parlak mücadele anlarını ziyaret ediyor.

Kültür ve iletişimin çok katmanlı ve çelişkili yapısını kapsayabilmek için gündelik hayattan sendikalara, sınıf bilincinden sanata, özörgütlülükten dijital kültüre zemindeki pek çok taşa basarak yol alıyor.

‘Proleterlerin Gündüzü’, işçilerin hem birlikteliğine hem de gecenin karanlığını yırtıp atmasına bir gönderme…

Proleterler, sosyal bilimdeki prekarya, ezilenler ve madunlar söylemine inat; Gündüz ise umutsuzlara, karamsarlara inat kullanılıyor.

Gamze Yücesan-Özdemir bizleri işçi sınıfı kültürü ve iletişimi üzerine düşünmeye, gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan bir gelecek imkanını aramaya çağırıyor.

  • Künye: Gamze Yücesan-Özdemir – Proleterlerin Gündüzü: Günümüzde İşçi Sınıfı Kültürü ve İletişimi, İmge Kitabevi, siyaset, 253 sayfa, 2024

Gamze Yücesan-Özdemir – İnatçı Köstebek (2021)

‘İnatçı Köstebek’, 21. yüzyılın proletaryası olan çağrı merkezleri çalışanları üzerine ufuk açıcı bir çalışma.

Gamze Yücesan-Özdemir, çağrı merkezlerindeki emek-sermaye ilişkisini çok yönlü bir bakışla izliyor.

Dokuma tezgâhları veya otomobil fabrikaları nasıl kapitalizmin bir döneminin çalıştırma biçimlerinin öne çıkan formlarıysa, çağrı merkezleri de, çalışma hayatının şirketler lehine gün geçtikçe daha bir pervasızlaştığı neoliberal kapitalizmin simge iş mekânlarından.

Yücesan-Özdemir de yerinde bir tanımlamayla, çağrı merkezi çalışanlarını “21. yüzyılın proletaryası” olarak tanımlıyor.

Saha araştırmasıyla zenginleşen kitap, çağrı merkezlerinde emek-sermaye ilişkilerini, buradaki ağır sömürüyü kavramak açısından nitelikli bir kılavuz, alana yapılmış önemli bir katkı.

  • Künye: Gamze Yücesan-Özdemir – İnatçı Köstebek: Çağrı Merkezlerinde Gençlik, Sınıf ve Direniş Siyaset, İmge Kitabevi, inceleme, 286 sayfa, 2021

Gamze Yücesan-Özdemir, Fırtınadaki Arı (2020)

Mühendis bizde, ezelden beri ilerlemeyi, kalkınmayı ifade etmiştir.

Peki, mesleği içinde, toplum içinde ve bizzat kapitalizmin çarkları içindeki mühendis hakkında neler biliyoruz?

Nasıl yaşar, neler düşünür, nasıl eyler?

İşte Gamze Yücesan-Özdemir’in hem anket hem de saha araştırmalarıyla zenginleşmiş ‘Fırtınadaki Arı’ adlı bu çalışması, mühendisin hayatına dair merak edilen hemen her şeyi anlatıyor.

Yücesan-Özdemir kitabına, mühendisin konumunu kapitalizmin tarihsel gelişimini ekseninde inceleyerek başlıyor.

Kapitalizmin sermaye birikiminin, mühendisin sınıfsal konumunu nasıl etkilediği burada derinlemesine açıklanıyor.

Yazar devamında ise,

  • Mühendisin üretim, sınıfsal ilişkiler ve toplumsal hayattaki konumunu,
  • Mühendislerin eğitimi ve emek piyasasındaki işsizlik ve istihdam deneyimlerini,
  • Fabrikada çalışan mühendislerin emek sürecindeki konumları, çalışma koşulları, çalışma süreleri ve mesleki geleceklerini,
  • Mühendislerin kent hayatındaki gündelik hayat örüntülerini,
  • Mühendislerin içinde yaşadıkları dünyayı ve ülkeyi nasıl gördüklerini,
  • Mühendislerin kültürel ve toplumsal hayatlarını,
  • Mühendislerin siyasetle ilişkilenmelerini ve Türkiye gündemine dair tespit ve algılarını,
  • Ve mühendislerin mühendis odaları ve örgütlenmeyle ilgili düşüncelerini kapsamlı bir şekilde ortaya koyuyor.

Yücesan-Özdemir’in çalışması, mühendisin yaşamından farklı kesitler sunmasıyla olduğu kadar, mühendisin içinde yaşadığı toplumsal ve kültürel durumun, iktisadi ve siyasi şartların sağlam bir fotoğrafını çekmesiyle de çok önemli.

  • Künye: Gamze Yücesan-Özdemir, Fırtınadaki Arı: Mühendisin Hayatı, İmge Kitabevi, inceleme, 250 sayfa, 2020

Kolektif – İktisat ve Toplumsal Cinsiyet (2010)

Feminist iktisat alanındaki iyi çalışmalardan biri olarak elimizde duran ‘İktisat ve Toplumsal Cinsiyet’, toplumsal cinsiyetin bir kategori olarak iktisada dahil edilmesi serüvenine odaklanıyor; egemen standart iktisadın eril kavramlara dayalı tanımını sorguluyor.

İki bölümden oluşan kitabın ilk bölümünde, feminist iktisat yazınındaki kuramsal/kavramsal tartışmaları ve analizleri kapsayan yazılar yer alıyor; ikinci bölüm de, ele aldığı konuyu somutlaştıran alan çalışmalarını barındırıyor.

Kitaba yazılarıyla katkıda bulunan isimler ise şöyle: Fahriye Öztürk, Gamze Yücesan-Özdemir, Gülin Yavuz, Melda Öztürk, Nuray Ergüneş, Nurcan Özkaplan ve Ufuk Serdaroğlu.

  • Künye: Kolektif – İktisat ve Toplumsal Cinsiyet, editör: Ufuk Serdaroğlu, Efil Yayınevi, feminizm, 364 sayfa

Gamze Yücesan-Özdemir ve Ali Murat Özdemir – Sermayenin Adaleti (2008)

Gamze Yücesan-Özdemir ve Ali Murat Özdemir, ‘Sermayenin Adaleti’nde, Türkiye’deki emek ve sosyal politika ilişkisini inceliyor.

Kitabın ‘Emek Sürecinin Örgütlenmesi’ başlıklı ilk bölümü, Türkiye’de son dönem emek örgütlenmesi ve bu alanda yapılan çalışmaları,

‘Bir Baskı Aracı Olarak Emek Piyasası’ başlıklı ikinci bölüm, Türkiye emek piyasasını, yapısını, işleyişini, içerdiklerini ve dışladıklarını,

‘Sosyal Politikanın Dönüşümü’ başlıklı üçüncü bölüm ise Türkiye’de sağlık ve sosyal güvenlik gibi sosyal politikanın temel alanlarındaki dönüşümü inceliyor.

Ekonomi politik yöntemi benimseyen çalışma, emeği tekrar akademinin gündemine almasıyla önemli.

  • Künye: Gamze Yücesan-Özdemir ve Ali Murat Özdemir – Sermayenin Adaleti, Dipnot Yayınları, siyaset, 239 sayfa

Gamze Yücesan-Özdemir – İnatçı Köstebek (2014)

Dokuma tezgâhları veya otomobil fabrikaları nasıl kapitalizmin bir döneminin çalıştırma biçimlerinin öne çıkan formlarıysa, çağrı merkezleri de, çalışma hayatının şirketler lehine gün geçtikçe daha bir pervasızlaştığı neoliberal kapitalizmin simge iş mekânlarından.

Gamze Yücesan-Özdemir de yerinde bir tanımlamayla, çağrı merkezi çalışanlarını “21. yüzyılın proletaryası” olarak tanımlıyor.

Saha araştırmasıyla zenginleşen kitap, çağrı merkezlerinde emek-sermaye ilişkilerini, buradaki ağır sömürüyü kavramak açısından nitelikli bir kılavuz, alana yapılmış önemli bir katkı.

  • Künye: Gamze Yücesan-Özdemir – İnatçı Köstebek, Yordam Kitap, inceleme, 304 sayfa

Kolektif – İktidarın Şiddeti (2014)

‘İktidarın Şiddeti’ne katkıda bulunan yazarlar, AKP’nin neoliberal sistemle harmanlanmış İslamcı politikalarını tarih, sınıf ve toplumsal cinsiyet bağlamında ele alıyor.

Partinin iktidara gelişini, 1980 darbesi ve ardından yaşanan gelişmeleri merkeze alarak irdeleyen makaleler, uzlaşmaz gibi görünen bireycilik ve cemaatçiliğin AKP döneminde nasıl bir araya getirildiği, partinin hukuk sisteminde yaptığı değişiklikler, AKP’li yıllarda muhafazakâr milliyetçi politika tercihlerinin liberal değerlerle sentezlenmesi, İslamcı burjuvazinin demokrasiyle sınavı ve AKP’nin sosyal politikalar ve toplumsal cinsiyet meselesindeki rolünü tartışıyor.

  • Künye: Kolektif – İktidarın Şiddeti, hazırlayan: Simten Coşar ve Gamze Yücesan-Özdemir, Metis Yayınları, siyaset, 284 sayfa