Herkül Millas – Yunanistan’da Milli Mitoslar (2024)

Herkül Millas, ‘Yunanistan’da Milli Mitoslar’da, günümüz Yunanistanı’nda canlı biçimde var olan bazı mitosları çıkış kaynaklarından hareketle incelerken, aynı zamanda genel olarak insan toplumlarında mitosların yeri ve işlevini de ele alıyor.

Tarihyazımından siyasete, kültürel yaşamdan yasalara ve eğitime kadar hemen her alanda yaygın ve etkili olan mitosların, bir “yalan”dan veya “doğru olmayan bir hikâyeden” “birleştirici bir toplumsal anlatıya” nasıl dönüştüğünü gösteriyor.

Yunanlıların kendilerini, diğerlerini, geçmişlerini nasıl algıladıklarını, tarihsel ve toplumsal olgulara bakışlarını, kimi tehdit, neyi sorun olarak gördüklerini anlamayı sağlayacak bir malzeme sunuyor. Milli kimlik meselesini mitosların rehberliğinde görmemizi mümkün kılıyor. Aynı zamanda günümüzün diğer toplumlarında var olan dürtülere ışık tutuyor. Yunanistan’da Milli Mitoslar, Yunanlılarla tanışmak için bir rehber olarak da okunabilir.

Kitaptan bir alıntı:

“Milli kimliği tanımlamak için (olumsuz) ’Öteki’ vazgeçilmezdir. Yunanistan’da Türkler çoğunlukla ‘tarihsel öteki’ olarak görülürler. Bir milletin stereotipleştirilmesine ilişkin bu mitos, 1980’lerden itibaren çoğunlukla akademisyenler tarafından incelendi. Bu eleştiride en büyük engel milletlerin kimliklerini Öteki üzerinden oluşturduklarını görebilmeleridir. Milli kimlik sahibi kimseler için kimliklerinin ‘tepkisel’ olduğunu kabullenmeleri imkânsız değilse, çok zordur. Hatta çoğu Öteki diye bir algıları olduğunun bilincinde bile değildir.”

  • Künye: Herkül Millas – Yunanistan’da Milli Mitoslar, İletişim Yayınları, inceleme, 272 sayfa, 2024

Kolektif – Sözde Masum Milliyetçilik (2010)

‘Sözde Masum Milliyetçilik’, milliyetçiliğin pek fark edilmeyen bir yanına ışık tutuyor.

Burada “sözde masum”la kastedilen, her yere sinmiş olan, günlük yaşamın bir parçasına dönüşen ve bazı akademisyenlerin “banal milliyetçilik” dedikleri terimle aynı anlama geliyor.

Türk ve Yunanlı yazarların metinlerini bir araya getiren ve eleştirel yaklaşımın egemen olduğu kitap, masum ve sıradan sayılan bazı uygulamaların milliyetçiliğin ne denli tehlikeli bir biçimi olduklarını gösteriyor.

Kitaba katkıda bulunan yazarlar şöyle: Herkül Millas, Tuğçe Saklıca Rigatos, Şerife Çam, Ilias Rubanis, Kerem Öktem, Ilias Kanelis, Tanıl Bora, Emre Gökalp, L. Doğan Tılıç, Hristina Batra, Manolis Vasilakis ve Arzu Öztürkmen.

  • Künye: Kolektif – Sözde Masum Milliyetçilik, editör: Herkül Milas, Kitap Yayınevi, siyaset, 293 sayfa

Yannis Ritsos – Her Zaman En Başta Özgürlük (2010)

‘Her Zaman En Başta Özgürlük’, Yunan şiirinin ve çağımızın en büyük ustalarından Yannis Ritsos’un seçme şiirlerini bir araya getiriyor.

Kitabın adından da anlaşılacağı gibi, Ritsos’un simgesi olan “özgürlük”, buradaki şiirlerin de ortak teması.

Ritsos, ‘Temel Nesneler’de şöyle diyor:

“Kocaman bir iğne ve kalın bir iplikle,

beceriksiz, dikiyor ceketinin düğmelerini.

Konuşuyor kendi kendine:

 

Yemeğini yedin mi? İyi uyudun mu?

Konuşabildin mi? Avuç açmak mı?

Pencereden bakmayı düşündün mü?

Kapı çalındığında gülümsedin mi?

 

Ölüm varsa da, her zaman, ikinci gelir.

 

Çünkü her zaman en başta, özgürlük.”

  • Künye: Yannis Ritsos – Her Zaman En Başta Özgürlük, çeviren: Özdemir İnce, Herkül Millas ve İoanna Kuçuradi, Kırmızı Yayınları, şiir, 316 sayfa

Yannis Ritsos – Rumluk / Yaşlı Kadınlar ve Deniz (2010)

‘Rumluk’ ve ‘Yaşlı Kadınlar ve Deniz’, Yannis Ritsos’un iki farklı döneminden şiirlerini bir araya getiriyor.

Çevirmenlerden Özdemir İnce’nin “gerçek sevginin şiirleri” dediği kitaplardan ilki ‘Rumluk’, Ritsos’un 1945-1947 arasında kaleme aldığı şiirlerden oluşuyor.

İç savaşa, solcu Ulusal Kurtuluş saflarında katılan şair, ‘Rumluk’u, kavgaların ve hengâmenin sürdüğü bu zamanda yazdı.

‘Yaşlı Kadınlar ve Deniz’ ise, şiirlerinde kadınlara çok özel bir yer ayırmış Ritsos’un, bu tarzdaki eserlerinin en güzel örneklerinden oluşuyor.

Bir halk kadınından Helena’ya kadar neredeyse her kadın, bu şiirlerde kendine yer bulmuştur diyebiliriz.

  • Künye: Yannis Ritsos – Rumluk / Yaşlı Kadınlar ve Deniz, çeviren: Özdemir İnce ve Herkül Millas, Kırmızı Yayınları, şiir, 117 sayfa

Kolektif – İstanbullu Rumlar ve 1964 Sürgünleri (2019)

1964 yılı, İstanbullu Rumlar ve İstanbul için kara bir yıldır.

Rumlar bu tarihte evlerini terk etmek zorunda bırakıldılar doğup büyüdükleri bu şehirden sürgün edildiler.

Rumlar 1964 yılında başlayan korkunç süreç için apelassis sözcüğünü kullanırlar.

Apelassis kovulma, evinden ayrılmaya zorlanma, sürülme, sürgün edilme anlamlarına gelir.

İşin kötüsü, 1964 Sürgünleri hakkında bizde yapılmış kayda değer çalışmalar çok azdır.

İşte bu derlemede bir araya getirilen makaleler, aradan elli yıldan fazla süre geçse de 1964 Sürgünlerini derinlemesine incelemesiyle önemli bir boşluğu dolduruyor diyebiliriz.

Kitap, dört bölümden oluşuyor.

Birinci ve ikinci bölümler, 1964 Sürgünlerinin ortaya çıkış nedenlerini kapsamlı şekilde irdeliyor.

Üçüncü bölüm, 1964 Sürgünlerinin şimdiye kadar yazılı olarak nasıl aktarıldığı konusuna odaklanıyor.

Dördüncü bölüm ise, İstanbullu Rumların sınır dışı edilmelerinden sonra neler olduğuna bakıyor, Sürgünlerin Atina’da yaşadıklarını ayrıntılı bir şekilde ortaya koyuyor.

Kitaba katkıda bulunan yazarlar da şöyle: İlay Romain Örs, Baskın Oran, Alper Kaliber, Rita Ender, Yorgos Katsanos, Emilia Themopolou, Anna Theodorides, Alexis Alexandris, Elçin Macar, Herkül Millas, Stavros Anestidis, Christina Vamvouri, Vassilis Messis, Emre Can Dağlıoğlu, Koray Yaşar, Emre Metin Bilginer, Hakan Yücel, Süheyla Yıldız, Maria Kazantzidou, Eleni İoannidou, Nikolaos Uzunoğlu, Cengiz Aktar ve Samim Akgönül.

  • Künye: Kolektif – İstanbullu Rumlar ve 1964 Sürgünleri: Türk Toplumunun Homojenleşmesinde Bir Dönüm Noktası, derleyen: İlay Romain Örs, İletişim Yayınları, tarih, 392 sayfa, 2019

Nikos Dimu – Ne Mutsuz Yunanım Diyen! (2017)

Nikos Dimu’nun ‘Ne Mutsuz Yunanım Diyen!’i, Yunan toplumunun dünü ve bugününü, onun kusurlarını ve bu topluma duyduğu aşkı ifade eden zekice yazılmış aforizmalarından oluşuyor.

Yunan toplumunu çelişkiler sahibi, doğunun anlayışı ile Avrupa ihtirası arasında bölünmüş bir toplum olarak tanımlayan Dimu, bu toplumda gözlemlediği kusurları sözünü sakınmadan hicvediyor.

Söylemeye gerek yok, Dimu’nun kitabı, Yunan toplumunu konu ediniyor görünse de, aslında burada kendimizden de pek çok şey bulabiliriz.

Öteden beri Türkiye toplumunun Yunanlılarla bazı benzer özelliklere sahip olduğu söylenir. Bu kitap da, bir anlamda bizi aynaya bakmaya davet ediyor diyebiliriz.

Dimu’nun, ilk yayımlandığı 1975’ten bu yana çokça baskı yapmış, dünyanın farklı dillerine çevrilmiş kitabı, ilk kez Türkçede.

Kitaptan birkaç alıntı:

  • “Ne dersek diyelim, Avrupalı hissetmediğimiz bir gerçektir. ‘Dışında’ hissediyoruz kendimizi. Ama daha beteri, bunu bize söylediklerinde durumdan rahatsız oluyor ve kaygılanıyoruz.”
  • “Öteki halkları da kıskanıyoruz – üstünlüğümüzü de vurgularken. Yalnızca (Turistik anlamda) konuksever değil, aynı zamanda yabancı hayranı, yabancı düşmanı ve yabancı uşaklarıyız.”
  • “Yunan mutsuzluğunun temellerinde iki Ulusal Aşağılık Kompleksi yatar. Biri zamanla ilgilidir: atalarla. Ötekisi mekânla ilgilidir: ‘Avrupalılarla’. Belki gereksiz kompleksler bunlar – ama gereksiz olmaları onları daha az gerçek kılmıyor.”
  • “Sonuç olarak biz kimiz? Doğu’nun Avrupalıları mı, Avrupa’nın doğuluları mı?”
  • “Bazen büyük düşünen küçük bir halkız – bazen de küçük düşünen büyük bir halk.”
  • “İlle de herkesi kendimizle kıyaslayacağız. İster istemez. Diğerlerinin varlığı bile bizi rahatsız etmekte. Tehdit oluşturmakta. ‘Etkisiz hale getirilmesi’ gerekmektedir. Bitmek bilmeyen rekabetin yarattığı endişe.”

Künye: Nikos Dimu – Ne Mutsuz Yunanım Diyen!, çeviren: Herkül Millas, İstos Yayın, aforizma, 80 sayfa, 2017

Kolektif – Osmanlı ve Balkanlar: Bir Tarihyazımı Tartışması (2011)

 

Alanlarında uzman tarihçilerin incelemelerinden oluşan ‘Osmanlı ve Balkanlar’, Güneydoğu Avrupa tarihinde önem taşıyan konulara eğilerek, Osmanlı İmparatorluğu tarihyazımına hakkında süregelen tartışmalara katkıda bulunuyor.

Kitaptaki makaleler, son dönem Osmanlı tarihyazımında kimlik tanımlamaları ve kalkınma stratejileri; Kemalist dönem tarihyazımında Osmanlı İmparatorluğu; Cumhuriyet Türkiyesi tarihyazımında gayrimüslim azınlıklar; bir tarihyazımı sorunsalı olarak Balkanlar’da İslamlaşma ve 16. yüzyıldan 19. yüzyılın başlarına Osmanlı bölgeleri ve ayan gibi, halen tartışılmakta olan birçok konuyu ele alıyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler şöyle: Christoph K. Neumann, Klaus-Peter Matschke, Büşra Ersanlı, Herkül Millas, Johann Strauss, Antonina Zhelyazkova, Fikret Adanır, Géza Dávid, Pál Fodor ve Suraiya Faroqhi.

  • Künye: Kolektif – Osmanlı ve Balkanlar, derleyen: Fikret Adanır ve Suraiya Faroqhi, çeviren: Beril İdemen, İletişim Yayınları, tarih, 496 sayfa