Tevfik Taş – Vatikan’ın Anti-Komünist Tarihi (2025)

‘Vatikan’ın Anti-Komünist Tarihi’, din ile iktidar arasındaki ilişkiyi, özellikle de Katolik Kilisesi’nin modern sınıflı toplumlarda üstlendiği siyasal rolü, keskin bir Marksist okumayla yeniden düşünmeye davet eden bir çalışma. Tevfik Taş, dinin yalnızca inanç alanına aitmiş gibi sunulan yüzünü tersine çevirerek, onu egemen düzenin en güçlü ideolojik aygıtlarından biri olarak ele alıyor. Kitabın çıkış noktası, düzen eleştirisinin din eleştirisinden bağımsız olamayacağı; çünkü dinin, sömürü ilişkilerini sürdürmek ve emekçileri mevcut düzene uyarlamak için tarihsel olarak merkezi bir işlev taşıdığı.

Taş, dinin “siyaset üstü” bir alan olarak sunulmasını, modern zamanların en etkili yanılsamalarından biri olarak tarif ediyor. Ona göre bu söylem, “kimin iktidarı?”, “kim için iktidar?” sorularını görünmez kılarak, dini kurumların sınıflı toplumun devamlılığındaki konumunu perdelemeye hizmet ediyor. Kilise, cami ya da havra bürokrasisinin kendisi için değil, kendi varlık koşullarını belirleyen sınıfsal düzen için iktidar talep ettiğini vurgulayan Taş, dinin sermaye sınıfının doğal bir müttefiki olduğunu, “tarafsızlık” iddiasının ise bu ittifakı gizleyen bir sis perdesi işlevi gördüğünü söylüyor.

Bu çerçevede Vatikan, kitabın temel örnek sahası haline geliyor. Yazar, Katolik Kilisesi’nin yüzyıllara yayılan kurumsal yapısını, anti-komünist siyasetlerde oynadığı rolü ve sınıf temelli düzenin sürdürülmesinde üstlendiği tarihsel işlevi ayrıntılı biçimde inceliyor. Taş’ın ele aldığı Vatikan tarihi, bir inanç kurumundan çok bir güç mimarisi, bir ideolojik aygıt, bir sınıf siyasetinin stratejik aktörü olarak okunuyor. Böylece kitap, yalnızca dinsel bir kurumun geçmişini değil, din-siyaset-sermaye üçgeninin uzun erimli ittifaklarını da görünür kılıyor.

  • Künye: Tevfik Taş – Vatikan’ın Anti-Komünist Tarihi, Yazılama Yayınları, tarih, 310 sayfa, 2025

Mustafa K. Erdemol – Veliahtın Gölgesinde Suudi Arabistan (2024)

Kurulduğundan beri yıkılması beklenen bir krallık Suudi Arabistan.

Oysa Arapçılık, milliyetçilik, sosyalizm gibi
 büyük hareketlenmelerin hepsinden sağ salim çıkabildi.

Tüm Arap coğrafyasını saran Arap Ayaklanmaları’ndan da
 zarar görmedi.

Petrole dayalı ekonominin gelirlerini, eşit olmasa da, halkla paylaşması, yani sürekli rıza üretmesi yıkılmamasında etkili.

Siyasi kurumların dinle ortaklık yaptığı Suudi Arabistan aslında her yönüyle şaşırtıcı bir ülke.

Parçalanmasına yol açacak bölgesel farklıklara sahip olmasına rağmen birliğini korumayı bugüne kadar başardı.

Bu kitapta tarihsel arka planıyla Suudi Arabistan Krallığı’nın iç-dış politikası, bulunduğu bölge ile dünyadaki ağırlığı etraflıca ele alınıyor.

Son derece şaşırtıcı bir Suudi toplumunun anlatıldığı kitapta, hatırı sayılır bir komünist hareketin varlığına da değiniliyor, LGBT bireylerinin mücadelesine de.

Kitap, son dönemin en merak edilen ülkelerinden birini anlamak için bir başlangıç kılavuzu kabul edilmeli.

  • Künye: Mustafa K. Erdemol – Veliahtın Gölgesinde Suudi Arabistan: Dördüncü Krallığa Doğru, Yazılama Yayınları, inceleme, 444 sayfa, 2024

Melis Gönenç – İslamcı Yıllarda Devlet Opera ve Balesi (2023)

Devlet Opera ve Balesi (DOB), özgül tarihsel koşullar gereği, ülkemizde yalnızca opera ve bale sanatının değil, siyasal alanın da barometrelerinden biridir.

Yüksek sanatlarda laik Cumhuriyet’in en arı kültür ve kurumu niteliğini taşıyor oluşu, Laik Cumhuriyet düşmanı gerici ideoloji ve iktidarların ilk hedeflerinden olmasına yol açmıştır.

İslamcı karanlık, 20 yılı aşkın iktidar döneminde, kurum içinden devşirdiği ve çoğumuzun “ilerici/çağdaş” kimlikli olarak tanıdığı işbirlikçileri eliyle, hem opera-bale sanatında, hem de DOB’da önemli bir yıkıma neden olmuştur. Kitap, Cumhuriyet’in 100.yılında, tarihselci bir yaklaşımla bu yıkımı tutanak altına alma çabasıdır.

  • Künye: Melis Gönenç – İslamcı Yıllarda Devlet Opera ve Balesi, Yazılama Yayınları, sanat, 628 sayfa, 2023

Georgiy Plehanov – Tarihte Bireyin Rolü Üzerine (2022)

‘Tarihte Bireyin Rolü Üzerine’, tarihi rollerini arayanlar için yazılmış bir makaledir.

Devrimciler için yazılmıştı.

Plehanov, bu müthiş polemiği boyunca, devrimci bireyi arar.

Plehanov, devrimcinin, tarihi yasalarla ifade edilebileceğini savunurken, Aydınlanmanın başlattığı işi ileri götürme çabasındadır.

Bu yasalar açığa çıktığında, devrimci birey somutlaşacak, tarihte bireyin rolü görünür olacaktır.

  • Künye: Georgiy Plehanov – Tarihte Bireyin Rolü Üzerine, çeviren: Nahide Özkan, Yazılama Yayınları, siyaset, 74 sayfa, 2022

Kolektif – Tarihsel Gelişimi İçerisinde Marx’ın Düşüncesi (2021)

Marx’ın eserleri güncel, somut sorunlara devrimci yanıtlar üretir.

Her biri devrimci mücadelenin güncel sorunlarından yola çıkan makalelerden oluşan bu çalışma da, Marx’ın eserlerinin tam da bu gözle irdeliyor ve Marx’ın düşüncesinin tarihsel gelişimini ele alıyor.

Yazarlar, ‘Hegel’in Hukuk Felsefesinin Eleştiri’nden ‘Felsefenin Sefaleti’ne, ‘Grundrisse’ten ‘Komünist Manifesto’ya ve ‘Kapital’den ‘Feuerbach Üzerine Tezler’e, Marx’ın pek çok eserini merkeze alarak,

  • Marksizm’in ortaya çıkışı,
  • Tarihin materyalist kavranışı,
  • Burjuva iktisadı,
  • İşçi sınıfının bağımsız devrim programı,
  • Karşıdevrimden devrime siyaset,
  • Ve sermayenin parazit varlığı gibi önemli konuları tartışıyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Cem Tuğlu Olpak, Erhan Nalçacı, Nevzat Evrim Önal, Volkan Algan, Fatma Pınar Arslan, Anıl Çınar, Özgür Şen ve Nevzat Evrim Önal.

  • Künye: Kolektif – Tarihsel Gelişimi İçerisinde Marx’ın Düşüncesi, editör: Nevzat Evrim Önal, Yazılama Yayınları, siyaset, 220 sayfa, 2021

Yuri Gagarin – Yıldızlara Çıkan Yol (2021)

Uzaya çıkan ilk insan olan Yuri Gagarin’in anıları şimdi Türkçede.

Gagarin, hem kendisi hem de insanlık için dönüm noktası olan bu süreçte yaşadığı sıra dışı deneyimi bizimle paylaşıyor.

Gagarin anılarında, memleketi Smolensk’i, buradaki çocukluk günlerini, işçi sınıfına katılma sürecini, pilotluk zamanlarını, Sovyetlerin uzay programına dâhil olma sürecini, bu esnada yaşadığı muazzam heyecanı ve 12 Nisan 1961 tarihinde uzaya çıkan ilk insan olmanın kendisine yaşattığı paha biçilemez duyguları bizimle paylaşıyor.

  • Künye: Yuri Gagarin – İlk Sovyet Kozmonotunun Notları: Yıldızlara Çıkan Yol, çeviren: Emel Güneş ve Özlem Altıok, Yazılama Yayınları, anı, 218 sayfa, 2021

Rosa Luxemburg – Rus Devrimi (2021)

Rosa Luxemburg’un kaleminden, Rus Devrimi’nin önemi ve Bolşevik deneyim evrensele nasıl taşınacağı üzerine önemli bir metin.

Luxemburg, erken ve trajik ölümü nedeniyle son haline getiremediği bu notlarında ayrıca, Bolşeviklerin toprak politikası, diktatörlük sorunu, demokrasi ve diktatörlük, gelişmiş kapitalist ülkelerde devrimci mücadelenin Rusya’daki devrimci mücadeleden nasıl farklı dinamiklere sahip olduğu konularını da tartışıyor.

Büyük bir düşünür ve eylemcinin bu “devrim notları” muhakkak okunmalı.

Kitabın bu baskısı ayrıca, Mesut Odman tarafından kaleme alınan “Devrimci Rosa’dan Büyük Ekim Devrimi için notlar” bölümü ile Luxemburg’un devrimci yaşamının dünyadaki ve Almanya’daki gelişmelerle karşılaştırmalı ele alındığı bir kronolojiyle de zenginleşmiş.

  • Künye: Rosa Luxemburg – Rus Devrimi, çeviren: Cangül Örnek, Yazılama Yayınları, siyaset, 86 sayfa, 2021

Ernie Trory – Çekoslovakya (2016)

1992’de parçalanan Çekoslovakya’yı Marksist bir perspektifle ele alan bir kitap.

Ernie Trory, Çekoslovakya’da Cumhuriyet’in ilan edilişinden 2. Dünya Savaşı’ndaki durumuna, sosyalistlerin iktidara gelişinden Soğuk Savaş sürecine pek çok bilinmeyeni ele alıyor.

Kitap, Çekoslovakya’daki 68 olaylarını aydınlatmasıyla da önemli.

  • Künye: Ernie Trory – Çekoslovakya: 1918-1978, çeviren: Ogün Eratalay, Yazılama Yayınları

Ali Somel – Forum Dergisi (2010)

Ali Somel ‘Forum Dergisi’nde, aydın hareketleriyle ideolojik ve siyasî olarak bağlantılı bir çevre tarafından çıkarılan Forum dergisi üzerinden, Türkiye’de devletçilik ve planlama tartışmasının kalkınma sorununda yoğunlukla ele alındığı 1930’lu yıllardan 1960’lı yıllara kadarki dönemi inceliyor.

Derginin önemi, sonraki dönemin liberal ve sosyalist aydınlarını oluşturacak bir kuşağın, bu dergi çevresinde bir araya gelmeleriydi.

Dolayısıyla dergi, ülkenin 1930’lardan 1960’lara geçiş dönemini anlamakta bir prizma işlevi görüyor.

Yazar, dergide sürdürülen planlama ve devletçilik konularındaki tartışmaları, dünyada söz konusu kavramlara dair yapılmış tartışmalar ekseninde anlamaya çalışıyor.

  • Künye: Ali Somel – Forum Dergisi, Yazılama Yayınları, inceleme, 226 sayfa

Özkan Öztaş – Sovyetler Birliği’nde Kürt Sanatı (2016)

Kürtlerin Rönesansı olarak görülen Sovyetler Birliği döneminde Kürtlerin edebiyat, müzik, sinema, tiyatro ve basın-yayın faaliyetlerindeki üretimlerinin nitelikli bir incelemesi.

Kitapta, Ekim Devrimi’nde Kürtlerin rolü ve Kürt tarihinin en uzun soluklu gazetesi Riya Teze ile Kürtlere ses soluk olmuş Erivan Radyosu’nun tarihi konularında da önemli bilgiler yer almakta.

  • Künye: Özkan Öztaş – Sovyetler Birliğinde Kürt Sanatı, Yazılama Yayınları