Zafer Toprak – Türkiye’de Popülizm, 1908-1923 (2025)

Zafer Toprak’ın kaleme aldığı ‘Türkiye’de Popülizm, 1908-1923’ adlı eser, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde ortaya çıkan halkçılık düşüncesinin kökenlerini ve Cumhuriyet’in kuruluş sürecine uzanan entelektüel mirasını inceliyor. Kitap, II. Meşrutiyet’in yalnızca bir anayasal düzen değişikliği değil, aynı zamanda Osmanlı için bir tür “aydınlanma çağı” anlamına geldiğini ortaya koyuyor. Bu dönemde, 19. yüzyıl pozitivizmi ve özellikle III. Cumhuriyet Fransası’nın solidarist toplum anlayışı, Osmanlı aydınları üzerinde derin etkiler bırakıyor ve imparatorluğun çağdaşlaşma modeline yön veriyor.

Eserde ayrıca, Rusya’daki “halka doğru” hareketinin Osmanlı üzerindeki etkisine dikkat çekiliyor. 19. yüzyılın ikinci yarısında Rus entelijansiyasının halkla bütünleşme arayışı, nihilizmden popülizme ve ardından Marksizme evrilen bir düşünsel rota izliyor. Bu deneyim, Batı dışındaki birçok ülke gibi Osmanlı için de ilham kaynağı oluyor. Özellikle Yusuf Akçura ve çevresinin çabalarıyla, Rusya’dan göç eden aydınların etkisiyle halkçılık düşüncesi Osmanlı entelektüel gündemine taşınıyor.

Toprak, halkçılığın yalnızca bir ideoloji değil, aynı zamanda Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçişte toplumsal yapının yeniden şekillenmesinde belirleyici bir unsur olduğunu vurguluyor. Osmanlı popülizmi, ulus-devlet inşasının temelini oluşturuyor ve Cumhuriyet’in siyasal, toplumsal düzenine yön veren ana damar haline geliyor.

Sonuç olarak eser, II. Meşrutiyet ile Cumhuriyet arasındaki dönemi geniş bir perspektifle değerlendirerek, modern Türkiye’nin düşünsel temellerine ışık tutuyor ve popülizmin bu süreçteki merkezi rolünü görünür kılıyor.

  • Künye: Zafer Toprak – Türkiye’de Popülizm, 1908-1923, İş Kültür Yayınları, tarih, 504 sayfa, 2025

Zafer Toprak – Türkiye’de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm (2022)

Türkiye’de feminizmin yüz yılı aşkın görkemli bir geçmişi var.

Zafer Toprak’ın bu kapsamlı incelemesi ise, kadınların 1908-1935 arasındaki özgürlük mücadelesini aydınlatıyor.

Kadın özgürlüğü 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Türkiye’de toplumsal dönüşümün ana eksenini oluşturdu.

1908 Jön Türk Devrimi’yle birlikte gündeme gelen uluslaşmadan laikliğe, temel dönüşümlerin çoğu kadını doğrudan ilgilendiriyordu.

“Hürriyetin İlânı” kadına özgürlük mücadelesinin yolunu açmıştı.

Böylece Cihan Harbi ertesi, feminizm sözcüğü kadın-erkek eşitliği özleminin simgesine dönüştü.

Kamusal alanda görünür hale gelen kadın “özneleşiyor”, kendine özgü bir kimlik kazanıyordu.

Ancak geleneksel hiyerarşiler ve dünün kültür kodları sorgulanırken, on yılı aşkın savaş ortamında yoksullaşan kadın özel yaşamında köklü sarsıntılar geçirdi.

Fuhuş ve intihar baş edilmesi gereken temel sorunlardı.

Cumhuriyet’in laik düzeni ve Medeni Kanun kadına özlemini duyduğu eşit statüyü sağladı.

Türk kadınının birçok Batı ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkını elde etmesi dış dünyada da yankı buldu.

Nitekim 1935 Uluslararası Kadınlar Kongresi’nin İstanbul’da toplanması bunun kanıtıydı.

Prof. Dr. Zafer Toprak, ‘Türkiye’de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm’de özgün kaynaklara dayanarak kadının 1908-1935 arasındaki ilk dönem özgürlük mücadelesini ve kazanımlarını anlatırken, “Sonuç” bölümünde de 1965 sonrası ülkede etkinleşen ikinci dalga feminizmi ele alıyor.

  • Künye: Zafer Toprak – Türkiye’de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm (1908-1935), İş Kültür Yayınları, tarih, 592 sayfa, 2022

Zafer Toprak – Cumhuriyet ve Antropoloji (2021)

Erken Cumhuriyet dönemindeki antropolojik araştırmaların arkasındaki siyasi ve ideolojik saikler nelerdi?

Zafer Toprak’ın yeni bir baskıyla raflardaki yerini alan bu nitelikli çalışması, 1930’lu yıllarda gerçekleştirilen bilimsel ve kültürel devrimin geri planında yer alan birikime odaklanıyor.

Bir anlamda, Tanzimat sonrası yüz yılı kapsayan bir bilim tarihi olarak da okunabilecek ‘Cumhuriyet ve Antropoloji’de tartışılan kimi ilgi çekici konular şöyle:

  • Erken Cumhuriyet dönemi Türkiye’sinde antropolojinin doğuşu,
  • Cumhuriyet’in Ankara’da tasarladığı ilk fakülte olan 1923 tarihli İçtimaiyyat Fakültesi,
  • Antropoloji ve Türk Tarih Tezi,
  • Şevket Aziz Kansu ve antropolojinin evrimi,
  • Sosyal Darwinist tarih ve Türk Tarih Tezi,
  • Osmanlı proto-antropolojisi ve toplumsal cinsiyet ırkçılığı,
  • Erken Cumhuriyet’in doğa bilimleri,
  • Türkiye’de tarih eğitiminin evrimi,
  • 1939 Beynelmilel XVIII. Antropoloji ve Prehistorik Arkeoloji kongresindeki tartışma konuları,
  • Dil devrimi ve Sadri Maksudi,
  • Antropolojik dilbilim ve Güneş-Dil teorisi,
  • Atatürk ve ezoterik arkeoloji,
  • Toplum mühendisliği ve antropolojik ırk sorunu…

Künye: Zafer Toprak – Cumhuriyet ve Antropoloji, İş Kültür Yayınları, antropoloji, 624 sayfa, 2021

Zafer Toprak – Türkiye’de Milli İktisat 1908–1918 (2019)

Zafer Toprak’ın ‘Türkiye’de Milli İktisat’ı, bundan tam kırk yıl önce yazılmış olmasına rağmen alanda bir klasik olmaya devam ediyor.

İkinci Meşrutiyet yıllarının “milli iktisat” politikasının, Türkiye’nin bağımsızlığa yöneliminde önemli bir başlangıç olduğunu ortaya koyan Toprak, bu durumun 19. yüzyılın ülkeyi bağımlı kılan liberal dünyasına bir başkaldırı, bir ulusal kimlik arayış süreci olduğunu belirtiyor.

Toprak, dönemin iktisat politikasını, birincil el kaynaklarla ve ayrıntıyla ele alarak Osmanlı’nın son döneminde bankacılık, para politikası, millî şirketler, kapitülasyonlar gibi temel konular çerçevesinde dönemin iktisat tarihini inceliyor.

Basında çıkan tartışmalarda zamanın ruhunu ortaya koymasıyla da dikkat çeken çalışmasında Toprak, milli iktisadın, hem Müslüman bir orta sınıfın yaratılması, hem de savaş ekonomisi içinde ülkenin iaşe sorununu, para politikasını, sanayileşmesini çözmeye yönelik bir çözüm olarak gündeme gelişini ayrıntılı bir şekilde analiz ediyor.

  • Künye: Zafer Toprak – Türkiye’de Milli İktisat 1908-1918, İş Kültür Yayınları, tarih, 752 sayfa, 2019

Kolektif – Türkiye’de Akademik Tarihçilik (2017)

Bu kitapta bir araya gelen, Türkiye’de tarihçilik alanında tanınmış isimler, 19. yüzyıldan itibaren Batılı üniversitelerde bir kürsü olarak yer almaya başlamış akademik tarihçiliğin Türkiye’deki serüvenini ve bu alanda yaşanan güncel meseleleri tartışıyor.

Kitapta,

  • Başlangıcından bugüne akademik tarihçiliğin bilançosu,
  • Tarihçinin, bilgi üretme ve dağıtım süreçleri içinde ne kadar özgür olduğu,
  • Akademik tarihçilikten ne beklendiği,
  • İktidara göre pozisyon alan resmi tarihle akademik tarih arasında nasıl bir etkileşim olduğu,
  • Resmi tarih anlayışının akademik tarihçiliğe yansımaları,
  • Tarih bilgisi üretiminin sosyal ve siyasal gelişmelerle ilişkisi,
  • Akademik tarih yazıcılığıyla tarih ders kitapları yazımı arasındaki farklar,
  • Tarihçilerin geçmiş bilgisini nasıl inşa ettiği,
  • Ve proje eksenli tarih çalışmalarındaki belli başlı sorunlar gibi, alan için önemli konular tartışılıyor.

Kitap, tarih alanında eğitim gören öğrenciler kadar, tarihle ilgilenen ve düşünen her okurun ilgisini çekebilecek türden.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Zafer Toprak, İlhan Tekeli, Yunus Koç, Mehmet Ö. Alkan, Hakan Kaynar, Arif Bilgin, Mehmet Yaşar Ertaş ve İbrahim Turan.

  • Künye: Kolektif – Türkiye’de Akademik Tarihçilik, editör: Ahmet Şimşek ve Alaattin Aköz, Kronik Kitap, tarih, 192 sayfa, 2017

Mehmet Ö. Alkan (haz.) – Prof. Dr. Bülent Tanör Armağanı (2007)

  • PROF. DR. BÜLENT TANÖR ARMAĞANI, hazırlayan: Mehmet Ö. Alkan, Oğlak Yayınları, armağan, 369 sayfa

Bilindiği gibi Prof. Dr. Bülent Tanör’ün Türkiye tarihindeki önemli rollerinden biri, Türkiye’nin demokratikleşmesi ve insan haklarının kurumsallaşması, yerleşmesi konusunda verdiği mücadeledir. Ayrıca hasta yatağında dahi sürdürdüğü, hukuk alanına değerli katkılar sağlayan bilimsel çalışmaları,  kendisini daha da değerli kılıyor. Mehmet Ö. Alkan’ın hazırladığı elimizdeki kitap, Prof. Tanör’e dair farklı isimlerin yazdığı makalelerden oluşuyor. Burada eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’den Sina Akşin’e, Mete Tunçay’dan Zafer Toprak’a, Ioanna Kuçuradi’den Taner Timur’a, Zafer Üskül’den François Georgeon’a kadar çok sayıda ismin Tanör’e dair makaleleri bulunuyor.