Şevket Pamuk – Türkiye’nin 200 Yıllık İktisadi Tarihi (2014)

  • TÜRKİYE’NİN 200 YILLIK İKTİSADİ TARİHİ, Şevket Pamuk, İş Kültür Yayınları, iktisat, 377 sayfa

Şevket Pamuk, son 200 yılda dünyada ve Türkiye’de iktisadi büyüme ve gelişme eğilimlerini ortaya koyuyor ve Türkiye’nin kat ettiği mesafeyi karşılaştırmalı bir şekilde değerlendiriyor. 1820’den günümüze kadar geçen süreyi dört dönemde ele alan Pamuk, dış ticarete ve yabancı sermayeye açılan tarım ağırlıklı Osmanlı ekonomisini; iki dünya savaşı ve dünya krizini içeren Cumhuriyet döneminde devletçilik yoluyla içe dönük sanayileşmeyi; iki dünya savaşı sonrasında özel sektör öncülüğünde ithal ikamesi yoluyla sanayileşmeyi ve 1980’lerden itibaren neoliberal politikalarla uygulanmasıyla küresel ekonomiye açılışı inceliyor.

Dilek Yankaya – Yeni İslâmi Burjuvazi (2014)

  • YENİ İSLÂMİ BURJUVAZİ, Dilek Yankaya, çeviren: Melike Işık Durmaz, İletişim Yayınları, inceleme, 270 sayfa

Dilek Yankaya dikkat çekici çalışmasında, AKP iktidarıyla hız kazanarak 2000’li yıllardan beri büyüyen İslâmi burjuvaziyi derinlikli bir analize tabi tutuyor. Çalışma, MÜSİAD’ın beş kurucu üyesi ve bir başkan yardımcısının yanı sıra İstanbul’da ve ekonomik dinamizmi dolayısıyla seçilen Sakarya, Konya, Kayseri ve Antalya’daki üyelerle gerçekleştirilen bir saha çalışmasının verilerine dayanıyor. Yankaya, İslâmi burjuvazinin ortaya çıkışını, İslâmi burjuvazinin seçkinler sınıfına girişini, İslâmi burjuvazinin örgütlenme kültürünü ve İslâm’ın ekonomik davranış biçimlerine eklemlenmesinin toplumsal/politik dinamiklerini araştırıyor.

Michael Heinrich – Kapital’e Giriş (2017)

  • KAPİTAL’E GİRİŞ, Michael Heinrich, çeviren: Koray R. Yılmaz, Yordam Kitap, iktisat, 272 sayfa

Marksist tartışmalara önemli katkılarda bulunan Heinrich’ten, Marx’ın teorisine yönelik esaslı bir yorum. Anlaşılabilir bir üslupla kaleme alınan kitap, ilk olarak Marksizmin işçi hareketleri içindeki yerini tartışıyor. Yazar ardından da Marx’ın Kapital’de ortaya koyduğu değer, artık değer, emek, para, sermaye, kapitalist üretim süreci, kâr, kâr oranlarının düşme eğilimi yasası, faiz, kredi, “hayali sermaye”, komünizm, kriz, devlet ve sermaye gibi hayati kavramlarını ayrıntılı bir şekilde açıklıyor. Benzer Kapital’e giriş çalışmalarının ne yazık ki Kapital’in ilk cildine odaklanmakla yetindikleri biliniyor. Bu kitabı söz konusu çalışmalardan farklı kılan husus ise Marx’ın Kapital’inin üç cildine dair bir giriş olması.

David Ricardo – Ekonomi Politiğin ve Vergilendirmenin İlkeleri (2008)

  • EKONOMİ POLİTİĞİN VE VERGİLENDİRMENİN İLKELERİ, David Ricardo, çeviren: Tayfun Ertan, Belge Yayınları, iktisat, 368 sayfa

David Ricardo’nun ‘Ekonomi Politiğin ve Vergilendirmenin İlkeleri’, iktisat alanında bir klasik olmaya devam ediyor. Ricardo’nun çalışması, ilk olarak 1817 yılında yayınlanmıştı ve bilindiği gibi Marx’ın çalışmaları için de önemli bir temel oluşturmuştu. Marksist çalışmalar da, eserlerinin temeli olarak Adam Smith’i seçen ve toplumsal alanı sınıflar çerçevesinden değerlendiren iktisatçılardan biri Ricardo ile yakından ilgilenmişti. Ricardo’yu dikkat çekici bir isim kılan diğer bir husus da, iktisadi düşüncenin tarihi gelişimi içinde, emek değer teorisini tutarlı bir biçimde inşa etmesiydi.

 

Arslan Başer Kafaoğlu – AKP’nin Dilenme Ekonomisi ve Çöküş (2008)

  • AKP’NİN DİLENME EKONOMİSİ VE ÇÖKÜŞ, Arslan Başer Kafaoğlu, Kaynak Yayınları, siyaset, 189 sayfa

akpnin-dilenme-ekonomisi

Arslan Başer Kafaoğlu ‘AKP’nin Dilenme Ekonomisi ve Çöküş’te, AKP iktidarının ekonomik politikalarını eleştirirken, bugünün ekonomik sorunlarının ulusalcı-kamucu bir programla çözülebileceğini savunuyor. Kafaoğlu, AKP’nin ekonomi politikasını eleştirirken, bu program içinde muhalefet yapmaya çalışan ekonomistlerin ve siyasi partilerin eksikliklerini de sıralıyor. Ekonominin dış fonlara bağımlı hale getirilmesinin temel bir kriz etkeni olduğunu anlatan Kafaoğlu, cari açığın oluşmasının nedenlerini ve AKP’nin milli gelir hesaplarının özelliklerini inceliyor. Ulusalcı ekonomilerin dünyada başarı kazanan tek program olduğunu savunan Kafaoğlu, buna örnek olarak da Çin ekonomisini gösteriyor.

 

Peter L. Bernstein – Altının Gücü (2008)

  • ALTININ GÜCÜ, Peter L. Bernstein, çeviren: Levent Konyar, Scala Yayıncılık, tarih, 307 sayfa

altinin-gucu

Peter L. Bernstein’ın ‘Altının Gücü’, ‘Bir Tutkunun Olağanüstü Tarihi’ alt başlığını taşıyor. Kitap, insanlık için tutkudan da öte adeta aşılamaz bir saplantı haline gelmiş altın sevdasının izlediği tarihi seyri veriyor. Bu saplantıyı, tarihteki ilk örneği olan Yason’un altın pöstekisiyle başlatan Bernstein, Midas’tan Hz. Musa’ya, Kolomb’tan İnka imparatoruna, California’daki altına hücum furyasından bugünün modern finans dünyasına kadar altın ve insan arasındaki tarihsel ilişkinin macerasını değerlendiriyor. Bernstein, altının gerçek değerinin, insanın ruhunda uyandırdığı sonsuz ihtiras olduğunu ve bunun kendimizle ilgili gerçekleri ortaya çıkardığını savunuyor.

Ayşe Buğra ve Yalçın Özkan – Akdeniz’de Kadın İstihdamının Seyri (2014)

 

1950 AKDENIZKADIN.indd

Birçok yazarın katkıda bulunduğu çalışma, kadınların işgücüne katılım oranının dünya çapında yükselişini mümkün kılan belirleyicileri ve kadın istihdamının farklı toplumlar üzerindeki etkilerini Mısır, Türkiye, İtalya, İspanya ve Yunanistan’dan oluşan beş Akdeniz ülkesi bağlamında irdeliyor.

Kadın istihdamıyla ilgili mevcut literatürün hâkim akımlarının eleştirel bir gözle ele alındığı çalışma, ekonomik gelişim ve yapısal dönüşümlerin kadın istihdamı üzerinde yarattığı etkinin diğer faktörlerle etkileşimini ve toplumsal cinsiyet ilişkilerinin siyasal dinamikler tarafından nasıl şekillendirildiğini ortaya koymasıyla önemli.

  • Künye: Kolektif – Akdeniz’de Kadın İstihdamının Seyri, derleyen: Ayşe Buğra ve Yalçın Özkan, İletişim Yayınları, kadın, 220 sayfa, 2014

Max Haiven – Hayali Sermaye (2016)

hayali-sermaye2

Finans sektörünün gündelik yaşama etkilerini zengin örnekler eşliğinde ortaya koyan bir kitap.

Finansal uygulamalar, anlatılar, ideolojiler ve kimliklerin sosyal dokunun her yerinde iç içe geçtiğini belirten Max Havien’e göre, finans sektörünün artan ekonomik ve maddi gücü, kültür dünyasındaki artan etkisiyle yakından bağlantılı.

  • Künye: Max Haiven – Hayali Sermaye, çeviren: Yasin Emre Kara, Koç Üniversitesi Yayınları, iktisat, 228 sayfa, 2016

Daron Acemoğlu ve James A. Robinson – Diktatörlük ve Demokrasinin Ekonomik Kökenleri (2016)

diktatorluk-ve-demokrasinin-ekonomik-kokenleri

Demokrasi toplumdaki sosyal uçurumları derinleştirmeye, çatışmayı beslemeye ve siyasette felce neden olabilir mi?

Bu, ekonomik büyüme için kötü müdür?

Bu soruların yanıtını arayan eldeki eser, demokrasinin ne yaptığını, nasıl meydana geldiğini ve ne tür güçlüklerle karşılaştığını tartışıyor.

  • Künye: Daron Acemoğlu ve James A. Robinson – Diktatörlük ve Demokrasinin Ekonomik Kökenleri, çeviren: Ebru Tutu, Sevil Kurdoğlu ve Ümit Tatlıcan, Bağlam Yayınları, iktisat, 2016

Stephen Leeb ve Glen Strathy – Ekonomik Çöküşün Ayak Sesleri (2007)

  • EKONOMİK ÇÖKÜŞÜN AYAK SESLERİ, Stephen Leeb ve Glen Strathy, çeviren: Önen Kıranlar ve Mehmet Cenan, Salyangoz Yayınları, ekonomi, 265 sayfa

ekonomik-cokusun-ayak-sesleri

Stephen Leeb’e göre, Amerikan ekonomisi şu an tarihinin en büyük krizini yaşamak üzere. Leeb’e bu yorumu yaptıran neden de, Çin ve Hindistan gibi ülkelerin gün geçtikçe büyüyen ekonomileri. Bu ekonomilerin büyümesiyle petrole olan talep inanılmaz ölçüde artıyor, ancak petrol üretimi ve rezervleri de bu talebi karşılamaktan uzak kalıyor. Lebb bu durumda Amerika’nın 1970’tekinden çok daha büyük bir ekonomik darboğazla karşı karşıya kalacağını ve hemen sonrasında da ülke ekonomisinin çöküşe geçeceğini savunuyor.