Rıdvan Akar – Aşkale Yolcuları (2009)

Rıdvan Akar, ilk baskısı 1999’da yapılan ‘Aşkale Yolcuları’nda, azınlık karşıtı politikaların tipik bir örneği olan Varlık Vergisi olayına ışık tutmaya çalışıyor.

Resmi tarih anlayışını eleştirel bir bakışla irdeleyen çalışmasında Akar, Varlık Vergisi’nin öncesindeki gelişmeleri; kanunun nasıl çıktığını; fişlemelerin nasıl yapıldığını; azınlık mallarının haraç mezat satılışını; azınlıklara verilen cezaları; çalışma kamplarını; basının ve aydın kesimin Varlık Vergisi’ne nasıl yaklaştığını; vergiyle ne amaçlandığını ve vergi sonrası tartışmaları kapsamlı bir bakışla ele alıyor.

Çalışma, Varlık Vergisi ve doğurduğu sosyoekonomik sonuçlarla ilgili tartışmaya nitelikli bir katkı sunuyor.

  • Künye: Rıdvan Akar – Aşkale Yolcuları, Doğan Kitap, inceleme, 229 sayfa

Aslı Akarsakarya – Düşe Kalka (2009)

Aslı Akarsakarya, ‘Düşe Kalka’ adlı dosyasıyla 2009 Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülü’nü kazanmıştı.

Aksakarya buradaki on altı öyküsünde, ağırlıklı olarak kadın-erkek, aile ilişkilerini ve toplum tarafından bastırılan, dışlanan, tahakküm altına alınmaya çalışılan kişilikleri hikâye ediyor.

Bir öyküsünde, “Hayatın tâ köküne inmek istiyorum… Bir çocuğun başını okşamak, sonra da bileklerimi kesmek…” diyen Akarsakarya, bir yandan güzellik, çocukluk, yetişkinlik, başarı ve inançlar gibi toplum tarafından belirlenmiş normları sorguluyor, öte yandan verili dille de hesaplaşıyor.

Genç yazarın, masal, tarih, rüya ve gerçeği harmanlayan öyküleri, keyifli bir okuma vaat ediyor diyebiliriz.

  • Künye: Aslı Akarsakarya – Düşe Kalka, Varlık Yayınları, öykü, 95 sayfa

Süleyman Uludağ – Dört Kapı Kırk Eşik (2009)

Süleyman Uludağ ‘Dört Kapı Kırk Eşik’te, İslam toplumlarındaki sufî gelenekleri ve derviş tiplerini kapsamlı bir şekilde inceliyor.

Uludağ, Sufiler, Veliler, Evliyalar, Âbidler, Ârifler, Zâhidler, Hakîmler, Vaizler, Kıssacılar, Melâmiler, Fütüvvet Ehli, İşrâkîler, Kelâmcılar, Fakihler, Mutasavvıflar, Selefîler, Şerifler, Seyyidler, Rindler, Kalenderîler, Şiâ, Hurufîler, Bektaşiler, Aleviler ve Bâtinîler gibi, tasavvuf hareketi içindeki çok sayıda yolu ve akımı anlatıyor.

Uludağ ayrıca, bu yollar ve akımlar arasındaki farklılık ve benzerlikleri de irdeliyor.

Çalışma, tarih boyunca İslam toplumlarında ortaya çıkan başlıca tasavvufi hareketleri ve bunların tiplerini tasvir ediyor.

  • Künye: Süleyman Uludağ – Dört Kapı Kırk Eşik, Dergâh Yayınları, inceleme, 264 sayfa

Jean Baubérot – Laiklik (2009)

Fransız sosyolog ve tarihçi Jean Baubérot ‘Laiklik’te, kendi ülkesi Fransa’dan hareketle, laikliğin ne olduğu ya da ne olmaması gerektiği tartışmalarına kapsamlı ve nitelikli bir bakış açısı sunuyor.

Laikliği bugün kimin tehdit ettiği; laik okulun doğuşu; laikleşme ve sekülerleşme; İslam ve laiklik; dindarın kamu ile özel arasında bireyselleştirilmesi ve tarihsel bir laiklik sosyolojisi, Baubérot’nun irdelediği konulardan birkaçı.

Laiklik konusunu 1905-2005 zaman aralığındaki gelişimi paralelinde inceleyen Baubérot’nun çalışmasının, tartışmanın ateşli bir şekilde devam ettiği Türkiye’ye de yeni düşünce ufukları açacağı söylenebilir.

  • Künye: Jean Baubérot – Laiklik: Tutku ile Akıl Arasında, çeviren: Alev Er, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, sosyoloji, 272 sayfa

Kolektif – Bernardo Bertolucci (2009)

Bu kitap, ünlü İtalyan yönetmen Bernardo Bertolucci ile gerçekleştirilmiş röportajlardan yapılan bir derleme.

Kitapta yer alan röportajlar, Bertolucci’nin eserleri ve düşüncelerine dair önemli ipuçları sunmalarıyla sinema alanında üreten ve düşünenler kadar sinema tutkunları için de oldukça aydınlatıcı.

Pek çok kişi tarafından, kuşağının en önde gelen film yönetmeni olarak düşünülen Bertolucci, ilk filmi The Grim Reaper’dan son filmi Besieged’e kadar, radikal deneysel film vizyonuyla sinema tarihinin unutulmazları arasında yer aldı.

Kitapta bir araya getirilen röportajların bir diğer önemi de, böylesi önemli bir yönetmenin insani ve zihinsel evrimini gözler önüne sermesidir diyebiliriz.

  • Künye: Kolektif – Bernardo Bertolucci, derleyen: Fabien S. Gerard, T. Jefferson Kline ve Bruce Sklarew, çeviren: Burcu Erdoğan, Agora Kitaplığı, sinema, 342 sayfa

Aydın Boysan – Ayıp Olmadan (2009)

Aydın Boysan, ‘Ayıp Olmadan’ isimli elimizdeki eserinde, neşeli ve ufuk açıcı sohbetlerine okurlarını bir kere daha ortak ediyor.

Kitapta, demlenme, İstanbul, zaman, dünyanın kentleri, portreler, sanat, kadınlar, mimarlık ve şehir, Asya ve Pasifik kıyılarından gezi izlenimleri gibi birçok konu yer alıyor.

Kitabına “Niçin içilir?” sorusunun yanıtını aramakla başlayan Boysan, bu soruyu şöyle yanıtlıyor:

“Çoğu kişi, zorlandığı için, başarısız olduğu için, ya da başına gelen sıkıntılı işler, olaylar yüzünden, içer. Kurtulacağını sanır, büsbütün zora girer. ‘Kendini tutmasını’, kendine hâkim olmasını başaramayan kişi, avunmayı içkide ararsa, bulması bulamamasından beter olur.”

  • Künye: Aydın Boysan – Ayıp Olmadan, İş Kültür Yayınları, mizah, 214 sayfa

Maxence Fermine – Bilardo Blues Kulübü (2009)

Fransız edebiyatçı Maxence Fermine ‘Bilardo Blues Kulübü’nde, Chicago, New York ve Las Vegas’ta geçen öykülerinde, 30’ların ve 60’ların melankolik Amerika’sını yeniden canlandırıyor.

Fermine, fötr şapkalı, takım elbiseli gangsterleri; topuklu ayabakıları ve kırmızı dudaklarıyla femme fatale’leri; yüksek meblağlarda oynanan poker, bilardo oyunlarını ve duman altı mekânları, arka planında caz ve blues melodileriyle tasvir ediyor.

Al Capone’un karşısına çıkan dünya bilardo şampiyonu Willie Hoppe; alkolik saksafoncu Max Coleman ile piyanist Diana King ve serseri kumarbaz Davis Dam ise, Fermine’in öykülerinde karşımıza çıkan karakterlerden birkaçı.

  • Künye: Maxence Fermine – Bilardo Blues Kulübü, çeviren: Aslı Açan, Everest Yayınları, öykü, 104 sayfa

Alice Taşcıyan – Bağrıma Taş Bastım (2009)

Alice Taşcıyan ‘Bağrıma Taş Bastım’da, Anadolu’da doğup Fransa’da hayata gözlerini yuman annesi Varvar Hanım’ın hayat hikâyesini anlatıyor.

Varvar Hanım’ın hayatı, 1915’te gerçekleşen acı olayları da barındırdığı için ayrıca önem arz ediyor diyebiliriz.

Anadolu’da, günümüz Türkiye’sinde bulunan Sebaste (Sivas) yakınlarındaki küçük bir köy olan Ulaş’ta 1909 yılında doğan Varvar Hanım, Tehcir esnasında köylerinden sürüldüklerini, babasının ve ağabeylerinin katledildiğini, annesini bu esnada kaybettiğini ve Sivas’taki kimsesizler yurdunda dört yıl kaldığını söylüyor.

Kitabın devamında, Varvar Hanım’ın yurt dışına sığındıktan sonraki hayatına dair anlatımları yer alıyor.

  • Künye: Alice Taşcıyan – Bağrıma Taş Bastım, çeviren: Meryem Mine, Pencere Yayınları, anı, 164 sayfa

Muhammet Kutlu – Glaido (2009)

Gazeteci Muhammet Kutlu, ‘Derin Güçlerin Gizli Ordusu’ alt başlığını taşıyan kitabında, dünyada ve Türkiye’de varlık göstermiş Gladio organizasyonunu anlatıyor.

Dünya çapında örgütlenen özel harp oluşumlarının özellikleri; Kıbrıs harekâtında ve 6-7 Eylül olaylarında Gladio’nun rolü; “Amerikalı Uzmanlar”ın Türkiye’de işledikleri suçlar; 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980 darbeleri ile Gladio ilişkisi; Turgut Özal, Eşref Bitlis ve Hiram Abbas’ın ölümü; dehşet dönemi olarak tanımlanan 1992-1993 yılları; 28 Şubat süreci; Akın Birdal’a düzenlenen suikast; Abdullah Öcalan ve PKK, Kutlu’nun bu bağlamda irdelediği konulardan birkaçı.

  • Künye: Muhammet Kutlu – Glaido, KDD Yayınları, siyaset, 291 sayfa

A. Barış Ağır – Herkesin Alıp Gittiği (2009)

Barış Ağır’ın ‘Herkesin Alıp Gittiği’ isimli elimizdeki eseri, 2009 Yaşar Nabi Nayır Şiir Ödülü’nü kazanmıştı.

“Şiir benim açımdan bir çatışmanın ürünüdür. Kendimle, başkalarıyla, şiirin kendisiyle…” diyen Ağır’ın ‘Yalnızlıklar’ şiirinden bir alıntı:

“ben ne yalnızlıklar çektim sana varıncaya

otobanlar otobanlar

deniz sürüleri

fırtınaya tutulmuş kara yosunlu evler

ve onların ikindide görünmeyen yerleri

 

ben ne yalnızlıklar çektim sana varıncaya

insanın çamuru da suyu da

kendisiymiş dedim kendime

ne yalnızlıklar çektim

kimse bakmadı yüzüme (…)”

  • Künye: A. Barış Ağır – Herkesin Alıp Gittiği, Varlık Yayınları, şiir, 48 sayfa