Kolektif – Yapmanız Gereken 501 Yolculuk (2011)

  • YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK, kolektif, çeviren: Fügen Yavuz, İş Kültür Yayınları, gezi, 544 sayfa

 

Birçok yazarın katkıda bulunduğu ‘Yapmanız Gereken 501 Yolculuk’, okuruna, dünyanın dört bir tarafında rotalar sunuyor. Kitapta, Amerika ve Karayipler, Afrika, Avrupa, Doğu Akdeniz ve Ortadoğu, Asya, Avusturalya, Pasifik ve Antarktika gibi, dünyanın birçok bölgesinden gezi önerileri yer alıyor. Türkiye’den ise, mavi yolculuk, Likya Yolu, Erzurum-Artvin arasında bulunan doğal ve tarihi güzellikler, Kaçkar dağları, Boğaziçi’nde vapur yolculuğu, Toros Ekspresi’yle yolculuk ve Kapadokya gezisi gibi yerler bulunuyor. Kitapta çok sayıda rota yer alırken, bunlardan bazıları sadece iki saat sürüyor, bazıları da ancak altı ayda tamamlanabiliyor.

Max Weber – Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu (2011)

  • PROTESTAN AHLAKI VE KAPİTALİZMİN RUHU, Max Weber, BilgeSu Yayınları, sosyoloji, 357 sayfa

 

Max Weber’in uzun zamandır baskısı tükenen meşhur kitabı ‘Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu’, tam metin olarak yayımlanıp yeniden raflardaki yerini aldı. Kapitalizmin, neden dünyanın başka bir coğrafyasında değil de Batı’da ortaya çıktığını araştıran Weber, bunun nedenlerini anlamak için, öncelikle kapitalizmin dinamiklerini analiz etmeye koyuluyor. Kapitalizmin gelişimini, Protestan ahlakının yaygınlaşmasında gören düşünür, geleneksel toplumdan modern topluma geçme sürecinin ve Batı’ya özgü servet edinme tutumunun, genel olarak Hıristiyanlık, özel olarak da Protestanlığın kendine has öğretisiyle doğrudan ilişkili olduğunu savunuyor.

Richard Brenner ve Michael Pröbsting – Marksist Kriz Teorisi ve Kredi Krizi (2011)

  • MARKSİST KRİZ TEORİSİ VE KREDİ KRİZİ, Richard Brenner ve Michael Pröbsting, çeviren: Senem Çakmak Şahin ve Aslı Şen Taşbaşı, Yordam Kitap, iktisat, 219 sayfa

 

Kapitalizmin sürekli krizlerle boğuşması, Marksizme duyulan ilgiyi artırdı. Elimizdeki derleme de, son dönemlerde ayrıca ilgiye mazhar olmuş Marksist kriz teorisini kapsamlı bir şekilde ele alıyor. Kitapta, Marksist kriz teorisinde karşılaşılan “aşırı birikim ve kriz”, “Marx’ın kâr oranlarının düşme eğilimi yasası” ve “değişmez sermayenin değersizleşmesi” gibi kavramlar anlatılıyor, ardından 2008 kredi krizinin Marksist bir çözümlemesi yapılıyor. Yazarlar ayrıca, tarihsel bir çerçeve gözeterek kapitalist sistemdeki temel çelişkileri ortaya koyuyor ve Marksist anlayışın bu sorunlara ne gibi çözümler getirdiğini de gözler önüne seriyor.

Mark Boyle – Meteliksiz (2011)

  • METELİKSİZ, Mark Boyle, çeviren: Emre Akçaoğlu, Derin Kitap, anlatı, 232 sayfa

 

Mark Boyle ‘Meteliksiz’i, bir yıllık parasızlık sürecinin sonucunda kaleme aldı. Bu süre zarfında cebinde hiç para olmadan ve kimseden borç almadan yaşayabilmiş yazar, paraya ve tüketim çılgınlığına meydan okuyan kitabında, yemekten eğlenceye, ulaşımdan enerjiye kadar hayatın her anından paranın nasıl çıkartılabileceğini anlatıyor. Bununla, parasız yaşamı hedefleyen Freeconomy hareketini başlatmış Boyle’un, “şebekenin dışına” kaçma çabası ise, ziyadesiyle zor olmuş. Fakat çamaşır yıkamak için sabun yapan, ormandan böğürtlen toplayan ve yiyecek için çöp tenekelerini karıştıran Boyle, başka türlü bir yaşamın mümkün olduğunu da gösteriyor.

William S. Burroughs – Benim Eğitimim (2011)

  • BENİM EĞİTİMİM, William S. Burroughs, çeviren: Süha Sertabiboğlu, Sel Yayıncılık, roman, 190 sayfa

 

Beat kuşağının en önemli temsilcilerinden William S. Burroghs, ‘Benim Eğitimim’ isimli elimizdeki romanında, düşlerinin, rüyalarının ve bilinçaltının izini sürüyor. Düşleri aracılığıyla, gerçek kabul edilen hayatı, alışkanlıkları ve kültürü tersyüz etmeye koyulan Burroughs, doğrudan, dürüst ve esprili üslubuyla, hayatla uzun soluklu bir kavgaya tutuşuyor. Bilinçaltının farklı duraklarına uğrayan kitap, Burroughs’un özgün tarzını yansıtan iyi örneklerden biri. Hayatın parodisi olarak tasarlanan bir düşler dünyasında geçen roman, aynı zamanda Burroughs’un yazarlık, resim, bilinç ve yaratıcılık konularındaki düşüncelerini de barındırıyor.

Téa Obreht – Kaplanın Karısı (2011)

  • KAPLANIN KARISI, Téa Obreht, çeviren: Merve Sevtap Ilgın, Siren Yayınları, roman, 355 sayfa

 

Téa Obreht, prestijli edebiyat ödülü Orange’ı kazanan en genç isim olarak, yakın bir süre önce haberlere konu olmuştu. 1985 doğumlu Obreht, kendisine söz konusu ödülü kazandıran elimizdeki romanında, Natalia isimli başkahramanının yaşadıkları yoluyla, doğup büyüdüğü Balkanlar’ın trajik tarihini konu ediniyor. Savaşın paramparça ettiği Balkanlar’da yaşayan doktor Natalia, çok bağlandığı büyükbabasını kaybetmiştir. Genç kadın, ücra bir köyde ölen büyükbabasına ait eşyaları almak için yola koyulur. Yolculuğunda Natalia, büyükbabasının hayatı ile bununla iç içe geçmiş kendi hayatı üzerinden, ülkesinin yakıcı gerçekleriyle yüzleşecektir.

Mehmet Korkut Öztekin – Manga (2011)

  • MANGA, Mehmet Korkut Öztekin, İletişim Yayınları, inceleme, 270 sayfa

 

Mehmet Korkut Öztekin, ilgi çekici çalışması ‘Manga’da, Japon çizgi romanı Manga’yı bir kültürel direniş aracı olarak inceliyor. Öztekin, mangayı kültürel direniş boyutuyla ele almadan önce, Japonya’daki resim sanatını, matbaa teknolojisini, yayıncılık sektörünü ve nihayet, mangacılığın bu ülkede doğuşunu ve yükseliş sürecini irdeliyor. Yazar devamında, manga ve animelerde insan, teknoloji ve çevre tasvirlerini ele alıyor. Öztekin ayrıca, mangada gelenek, tarih ve toplumun kendine nasıl yer bulduğunu da araştırıyor. Manga ve animeyi toplumsal bir fenomen haline getiren süreçlere odaklanan kitap, türün meraklıları için iyi bir kaynak.

Kenan Mortan ve Monelle Sarfati – Vatan Olan Gurbet (2011)

  • VATAN OLAN GURBET, Kenan Mortan ve Monelle Sarfati, İş Kültür Yayınları, sosyoloji, 370 sayfa

 

İki yazarlı ‘Vatan Olan Gurbet’, Türkiye’den Almanya’ya işçi göçünü, göçün resmen başladığı 1961’den günümüze uzanarak ele alıyor. Çalışma, Almanya’ya göç etmiş işçi, emekli, girişimci, serbest meslek sahibi, sanatçı, sporcu olan 160 kadın ve erkekle yapılan söyleşilerle oluşmuş. Kitap için ayrıca, çok sayıda mektup, anı defteri ve etnografik malzemeden de yararlanılmış. Çalışma, Almanya’daki Türkiye çıkışlı göçmenlerin yeni yaşam alanında hangi kimlikleri sergilediğini; 50 yıllık göç güzergâhının, kadının özgürleşmesini etkileyip etkilemediğini ve göçmenlerin, Almanya’da siyasete hangi yoğunlukta katılım gerçekleştirdiğini araştırıyor.

Farshid Mousavi – Biçimin İşlevi (2011)

  • BİÇİMİN İŞLEVİ, Farshid Mousavi, editör: Daniel López-Pérez, Garrick Ambrose, Ben Fortunato, Ryan Ludwig, Ahmadreza Schricker, çeviren: Pelin Derviş, YEM Yayın, tasarım, 520 sayfa

 

Farshid Mousavi, Harvard Üniversitesi’nde verdiği derslerin ürünü olan elimizdeki çalışması ‘Biçimin İşlevi’nde, tasarım alanında yeni bir biçim anlayışına ulaşmayı amaçlıyor. Yeni tasarım anlayışının, geleneksel yukarıdan aşağı ya da aşağıdan yukarı tasarım yaklaşımlarından kaçınarak çapraz tasarım işlemi gerektirdiğini belirten Mousavi, “maddesellik” fikrini hem fiziksel hem de fiziksel olmayan, yani soyut olanı da kapsayacak şekilde genişletiyor. Yazar, sanal biçimler ile fiziksel ve fiziksel olmayan malzemeleri bir araya getirerek, mimarlık tasarımındaki karşıtlar ve ayrımlar arasındaki klasik sınırları bulanıklaştırmayı amaçlıyor.

Y. Yılmaz Ateş (haz.) – Demokratik Barışçı Çözüm ve Kürt Sorunu (2011)

  • DEMOKRATİK BARIŞÇI ÇÖZÜM VE KÜRT SORUNU, hazırlayan: Y. Yılmaz Ateş, Evrensel Yayınları, siyaset, 388 sayfa

 

Yılmaz Ateş’in hazırladığı ve birçok yazarın katkıda bulunduğu eldeki çalışma, Türkiye’de halen tüm yakıcılığıyla devam eden Kürt sorununu, çok yönlü bir bakışla ele alıyor. Ağırlıklı olarak sosyalist bir perspektifle kaleme alınmış makalelerde, Kürt halkının “kendi kaderini tayin hakkı” savunuluyor; emperyalizm ve bölge gericiliklerinin Kürtlere dair hesapları ile Kürtleri hedef alan şoven-gerici çeşitli akımlar eleştiriliyor ve sorunun demokratik çözüm olanakları araştırılıyor. Kitapta, ırkçı saldırıların kışkırtılıp halkların birbirine düşmanlaştırılmasıyla, Kürt sorunu konusunda sol kesimde yaşanan kafa karışıklığı da analiz ediliyor.