David Wallace-Wells – Yaşanmaz Bir Dünya (2020)

Farkındaysanız, kış mevsiminde olduğumuz halde havalar ilkbahar mevsimindeki gibi.

Dünya bugün içinden geçtiğimiz kitlesel yok oluştan önce beş kitlesel yok oluş daha yaşadı.

Dolayısıyla durum, çokça kaygılanmamızı gerektirecek kadar ciddi.

Özellikle fosil yakıtların yakılmasıyla atmosfere bırakılan karbonun yarısından fazlasının sadece geçtiğimiz otuz yıl içinde salındığı gerçeğini göz önünde bulundurduğumuzda.

David Wallace-Wells, iklim değişikliğinin düşündüğümüzden çok daha hızlı ilerlediğini gözler önüne seriyor ve bizi derhal harekete geçmeye çağırıyor.

‘Yaşanmaz Bir Dünya’, son bilimsel çalışmalardan yola çıkarak yakın gelecekte bizi bekleyen büyük tehlikeyi; ısınmanın insanları, küresel politikayı, teknolojiyi ve doğayı nasıl dönüştürebileceğini çarpıcı bir biçimde ortaya koyuyor.

Bunu yaparken insanın ilerleme saplantısına sıkı eleştiriler getiren Wallace-Wells, elimizi çabuk tutup, bizi bekleyen büyük yok oluştan kurtulmak için harekete geçmeye ve kapitalizmin sürdürülebilirliği üzerine yeniden düşünmeye çağırıyor.

  • Künye: David Wallace-Wells – Yaşanmaz Bir Dünya: Isınma Sonrasında Hayat, çeviren: Ebru Kılıç, Domingo Kitap, ekoloji, 336 sayfa, 2020

Paul Elbourne – Anlam: Anlambilime Giriş (2020)

Bir kelimenin anlamı her zaman, her yerde ve herkes için aynı mıdır?

Profesör Paul Elbourne, anlambilimi her seviyeden okurun rahatlıkla anlayabileceği bir şekilde açıkladığı bu rehberde, yukarıdaki soruya ufuk açıcı yanıtlar veriyor.

Dilbilim, mantık, metafizik, bilişsel psikoloji ve sinirbilimin kesiştiği bir yerde duran; anlaşılmaz olmaktan ziyade hayattan seçilmiş ilginç örneklerle zenginleşen çalışma, anlambilimin neredeyse her şeyini aydınlatıyor.

Okurun anlambilimin temel problemleri hakkında düşünmesine vesile olacak çalışma, aynı zamanda anlambilimin sadece bilim insanlarını ilgilendiren bir alan olmadığını, bazen ölüm kalım meselesi denebilecek sonuçlar doğurabilen gündelik bir konu olduğunu gözler önüne seriyor.

  • Künye: Paul Elbourne – Anlam: Anlambilime Giriş, çeviren: Murat Demirtekin, The Kitap Yayınları, dilbilim, 224 sayfa, 2020

Taylan Esin – Osmanlı Savaşının İktisadi Aktörleri (2020)

Birinci Dünya Savaşı sürecinde Osmanlı’nın dışarıya bağımlı iktisadi durumu ve bu durumun dünyanın diğer güçleriyle arasındaki ilişkilere nasıl yön verdiği üzerine sağlam bir çalışma.

Taylan Esin, savaş sürecinde imparatorluğun müttefikleriyle olan ticari ilişkilerini zengin belgelerden yola çıkarak aydınlatıyor.

Bu dönemde “milli iktisat” olarak adlandırılan sermaye birikim modelini de ayrıntılı bir bakışla irdeleyen Esin, Cihan Harbi’nde bağımlılığa konu olan emtia ticaretini yapan kuruluşlara odaklanarak Osmanlı savaş iktisadının farklılıklarını belirliyor.

  • Künye: Taylan Esin – Osmanlı Savaşının İktisadi Aktörleri (1914-1919), Tarih Vakfı Yurt Yayınları, tarih, 508 sayfa, 2020

Ty Tashiro – Tuhaf (2020)

Tuhaf büyülü, neredeyse İsviçre çakısı gibi çok işlevli bir kelimedir.

Bize benzemeyenleri anlamaya çalışmak, onları tuhaf olarak yaftalamaktan daha zordur.

Zira toplum zora gelmez, normal diye tutturup durur.

Bu kitap ise, tuhaf olmanın bizi nasıl özgür kıldığıyla ilgili.

Ty Tashiro, sosyal hayatta kendimizi rahat hissetmemize engel olan tuhaf kişilik özelliklerimizin, aynı zamanda olağanüstü başarıların tohumlarını atabileceğini söylüyor.

Psikoloji, nörobilim ve sosyoloji gibi alanlardan yararlanan Tashiro, bir kişinin neden tuhaf olarak tanımlandığını anlatarak kitabına başlıyor.

Yazar ardından, tuhaflığı nasıl güce dönüştürebileceğimizi, başka bir deyişle potansiyelimizi gerçekleştirmek için kişisel garipliklerimizi ve özgün yeteneklerimizi nasıl kucaklayabileceğimizi anlatıyor.

Kitap bunun yanı sıra, otizm spektrum bozukluğu ve Asperger Sendromu konuları üzerine sunduğu kapsamlı bilgilerle, kafa karışıklığı yaratan kimi özelliklerin ve durumların netleşmesine de olanak sağlıyor.

İnsanlarda iyi bir ilk izlenim bırakmak için neler yapılması gerektiği; duyguların işlevi; sosyal formalitelerin arkasında yatan mantık nedir; sosyal yaşamın anlaşılması güç kuralları; modern sosyal yaşamın hepimiz için nasıl tuhaf bir dünyaya dönüşmekte olduğu ve tuhaf bireyleri neyin mutlu ettiği gibi konularda aydınlanmak isteyenlerin muhakkak edinmesi gereken bir çalışma.

  • Künye: Ty Tashiro – Tuhaf: Sosyal Açıdan Tuhaf Olmanın ve Bunun Neden Harika Olduğunun Bilimi, çeviren: Esra Ergün, Paloma Yayınevi, psikoloji, 288 sayfa, 2020

Peter Ginna – Editör Ne İş Yapar? (2020)

Editörlük nedir, editör ne işe yarar?

Editörlük hakkıyla yapıldığında, ciddi bir meslek, hatta kimi zaman sanattır.

Otuz yılı aşkın süredir editörlük yapan Peter Ginna da, editörlük mesleği hakkında kafamıza takılan pek çok soruyu yanıtlıyor.

Ginna, yazar editör ilişkisinden kitabın seçilmesine ve matbaaya gönderilmesine uzanan serüvenine, editörlüğü tüm yönleriyle anlatıyor.

Bizzat yayıncılık sektörünün içinden çıkmış Ginna’nın dürüst ve cesur anlatımıyla da dikkat çeken kitap, editörlüğünün temel aşamaları, incelikleri, sorumlulukları ve zorluklarının neler olduğunu açıklıyor ve böylece biz okurlara da, okudukları kitabı farklı bir gözle yeniden değerlendirme imkânı sunuyor.

Kitabın sonunda yer alan sözlük sayesinde de, yayıncılık alanında geçerli olan terimlerle tanışma fırsatı yakalıyoruz.

  • Künye: Peter Ginna – Editör Ne İş Yapar?: Sanat, Zanaat ve Ticaret Üçgeninde Kitap Editörlüğü, çeviren: Berna Akkıyal, Deli Dolu Yayınları, inceleme, 328 sayfa, 2020

Kolektif – İslam Cumhuriyeti’nde 40 Yıl (2020)

Bir zamanlar İran da, Türkiye gibi modern bir ülkeydi.

1979’daki devrim, kısa süre sonra İslami devrime dönüştü ve bu yeni toplumsal ve siyasal düzen, 40 yılı aşkın süre içinde eskisinden çok farklı bir toplumsal yapı meydana getirdi.

Belki şimdi Türkiye için de böylesi bir tehdit, eskisinden çok daha fazla ihtimal dâhilindedir.

İşte bu nitelikli derleme de, İran’ın son 40 yılda yaşadığı olağanüstü dönüşümü kayda aldığı gibi, bizim bu yaşananlardan ne gibi dersler çıkarabileceğimizi ortaya koyuyor.

Türkiye, İran ve Avrupa’dan 20 araştırmacının işbirliğiyle ortaya çıkan çalışma, günümüz İran İslam Cumhuriyeti’nin yapısını, kurumlarını, değişim dinamiklerini ve siyasaları çok yönlü bir bakışla analiz ediyor.

Bugünkü İran’ı daha iyi tanımamıza olanak sağlayacak kitapta, İran’da kentleşme dinamikleri, gündelik hayat, ekonomik yapı, siyasal sistem, sanat, spor, toplumsal dinamikler, toplumsal cinsiyet tartışmaları, ekolojik problemler gibi pek çok konu tartışılıyor.

  • Künye: Kolektif – İslam Cumhuriyeti’nde 40 Yıl: İran’da Toplum, Siyaset ve Değişim, hazırlayan: Özüm Sezin Uzun ve Hakan Güneş, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, ülke, 464 sayfa, 2020

Deniz Soysal – İdeler ve Tanrı (2020)

On sekizinci yüzyıldan, düşünme ufkumuzu geliştiren dört filozofun fikirleri üzerine çok güzel bir çalışma.

Daha önce Leibniz, Descartes ve Spinoza bağlamında on yedinci yüzyıl düşüncesini ele aldığı bir kitabı bulunan Deniz Soysal, şimdi de on sekizinci yüzyıl düşüncesini, dönemin belirleyici iki teması olan İdeler ve Tanrı temaları bağlamında ve Locke, Berkeley, Hume ve Kant’ın yaklaşımlarını merkeze alarak açıklıyor.

Bugünün felsefesini daha iyi anlamak isteyenler, on yedinci ve on sekizinci yüzyıl felsefesini temel noktalarıyla ve iyi anlayarak bu konuda sağlam bir alt yapı edinebilir.

Soysal da, her biri birer ekol olan bu düşünürlerin fikirlerini nitelikli bir şekilde özetleyerek hem felsefe öğrencileri, hem de alana yeni başlayan okurlar için sağlam bir giriş çalışmasına imza atmış.

Kitapta, söz konusu düşünürlerin fikirlerinden hareketle “İnsan zihni nasıl ve neyi bilebilir?”, “Töz nedir?”, “Nedensellik sorunu nedir?” ve “Transendental felsefe ne anlama gelir?” gibi büyük felsefi sorular yanıtlanıyor.

  • Künye: Deniz Soysal – İdeler ve Tanrı, Say Yayınları, felsefe, 248 sayfa, 2020

Cem Doğan – Osmanlı’da Cinselliğin Saklı Kıyısı (2020)

1878-1922 arasında İstanbul’da cinsellik ve frengi ile iktidar arasındaki girift ilişkiler üzerine çok önemli bir çalışma.

Osmanlı’da fahişeliğin devletin gözünde bir meslek olarak kabul ediliş süreci üzerine derinlemesine düşünen Cem Doğan, buna olanak sağlayan toplumsal dinamikleri aydınlatıyor.

Doğan, söz konusu zaman aralığını hem İstanbul’da fahişelerle iktidar pratikleri arasındaki ilişkiler üzerinden hem de fuhuş sektörünün kadın-erkek isimsiz aktörlerinin davranışları üzerinden izliyor.

Kitap, Osmanlı Devleti’nde modernleşme hareketlerinin hız kazanmasıyla birlikte daha önce görmezden gelinen fahişelerin hem toplumsal alanda hem de devlet nezdinde artık daha görünür hale geldiğini gösteriyor.

Ayrıca tam da bu süreçte, frenginin yayılmasını durdurmak amacıyla Batılı ülkelerde yürürlüğe konulan kanun ve uygulamaların Osmanlı’da da uygulanmaya başlandığı görülüyor.

İktidar, özellikle hastalık söylemi üzerinden bir kontrol mekanizmasının yaratılabileceği fikrinden hareketle medikal kontrollerle kadın bedeninin en mahrem ayrıntısına kadar incelenmesine olanak tanıyan çifte standartlara dayanan bir tıp anlayışını uygulamaya başlıyor.

İşte ‘Osmanlı’da Cinselliğin Saklı Kıyısı’, bütün bu süreçte yaşanan dönüşümleri adım adım izliyor.

  • Künye: Cem Doğan – Osmanlı’da Cinselliğin Saklı Kıyısı: II. Abdülhamid Dönemi ve Sonrası İstanbul’da Fuhuş, Frengi ve İktidar (1878-1922), Tarih Vakfı Yurt Yayınları, tarih, 572 sayfa, 2020

Antonio Damasio – Zihindeki Benlik (2020)

Beynimiz nasıl evrimleşti ve zihnimizi nasıl geliştirdi?

Otuz yıldır beyin ve onun sırları üzerine çalışan sinirbilimci Antonio Damasio, bu konuda dikkat çeken bir tezle karşımızda.

Damasio’ya göre beynin insan benliğini geliştirmesi, doğanın kayıtsızlığına bir meydan okumadır ve insanın en belirleyici özelliklerinden biri olan kültür de bu sayede ortaya çıktı.

Bilincin bedenden ayrı bir şey olduğunu ileri süren kalıplaşmış fikirleri reddeden ve evrimsel açıdan bakan yeni bilimsel kanıtlar sunan kitap, beynin nasıl işlediğini daha iyi kavramak açısından önemli bilgiler barındırıyor.

  • Künye: Antonio Damasio – Zihindeki Benlik, çeviren: Emek Akman, ODTÜ Yayıncılık, bilim, 392 sayfa, 2020

E. P. Thompson – Tarih Yapmak (2020)

İngiliz Marksist tarihçilerin en karizmatik üyesi olan Edward Palmer Thompson, 20. yüzyılda yetişmiş en büyük tarihçilerden biridir.

Thompson’un makaleleri ve konuşmalarını bir araya getiren ‘Tarih Yapmak’ adlı bu kitabı ise, kendi tarihçiliğine dair fikirlerini ayrıntılı bir şekilde paylaştığı ve bu yönüyle eşsiz diyebileceğimiz bir çalışmadır.

Yazar ölmeden kısa bir süre önce hazırladığı kitabında, tarihe bakış açısını, ilgilendiği meseleleri, tartıştığı kişileri, çalıştığı şahsiyetleri, araştırdığı konuları bizimle paylaşıyor.

Kitabı, genel okuyucunun yanı sıra, Thompson’ın çalışmalarına merak duyanlar için iyi bir giriş kitabı olarak da öneriyoruz.

  • Künye: E. P. Thompson – Tarih Yapmak: Tarih ve Kültür Üzerine Yazılar, çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, tarih, 376 sayfa, 2020