George Lakoff ve Mark Johnson – Metaforlar (2022)

Şimdiden bir klasik olan ‘Metaforlar: Hayat, Anlam ve Dil’, dil ve anlam üzerine düşünmeyi sevenleri kendine çağırıyor.

İnsanlar her konuştuklarında metaforlar kullanırlar.

Bu metaforların bazıları edebi nitelik taşır, yani düşüncelerimizi daha canlı ya da eğlenceli kılan araçlar olarak işlev görür.

Ama çoğu metafor çok daha basittir, yaşamımızla öyle bütünleşmişlerdir ki onları farkında olmadan kullanırız.

Bu kitapta George Lakoff ve Mark Johnson, işte bu basit metaforların yalnızca fikir alışverişlerimizi etkilemekle kalmadığını, en başından beri tüm algı ve anlayışımızı yapılandırdığını ileri sürüyor.

Dilbilim ve felsefenin farklı bakış açılarını bir araya getiren Lakoff ve Johnson, en yaygın metaforlara ve bunların insan zihni hakkında neler söylüyor olabileceğine dair ilginç ve şaşırtıcı bir kılavuz sunuyor bizlere.

Ayrıca 2003 yılında ekledikleri yeni sonsözle de hem argümanlarını geliştiriyor hem de metafor konusuna son yıllarda ne gibi yeni düşüncelerin eşlik ettiğine dair etkileyici bir panorama sunuyorlar.

Çok tartışılan metafor konusunda bugüne kadar yazılmış en orijinal ve değerli kitap olarak öneriyoruz.

  • Künye: George Lakoff ve Mark Johnson – Metaforlar: Hayat, Anlam ve Dil, çeviren: Gökhan Yavuz Demir, Minotor Kitap, dilbilim, 384 sayfa, 2022

Kolektif – Küresel Tarih Düşüncesi (2021)

Yeryüzünün bütün kısımlarının tarihlerinin salt bir koleksiyonu olmanın ötesinde küresel tarih nedir?

Gerçek kozmopolit küresel tarih neye benzeyebilir?

Dünyanın belli kesim ve kültürlerini tarihin dışına çıkarmak ne anlama gelir?

Modern öncesi tarih düşüncesinden günümüzde tarih yazımındaki yeni istikametlere kadar uzanan tam 700 sayfalık bu eşsiz derleme, küresel tarih konusunda temel bir başvuru kaynağı.

Kitapta,

  • Klasik Çin düşüncesi,
  • Japonya’nın erken modern dönemi,
  • Modern öncesi Arap/İslam tarih yazımı,
  • Osmanlı tarih düşüncesi,
  • Erken modern dönemde Amerika,
  • Aydınlanmanın tarih düşüncesinde küreselliğin etkileri,
  • Hegel ve Marx’ın dünya tarih düşüncesi üzerindeki izleri,
  • Eleştirel modernite teorileri,
  • Marksist analiz bağlamında Çin ve Avrupa tarihinin uyumluluğu,
  • Güneydoğu Asya’da modern tarih yazımı,
  • Afrika’da tarih ve tarih düşüncesinin gelişimi,
  • Arap dünyasında modern tarih yazımı,
  • Karşılaştırmalı tarih ve eleştirisi,
  • Kadınlar, toplumsal cinsiyet ve küresel tarih,
  • Ve bunun gibi pek çok ilgi çekici konu ele alınıyor.

Toplamda otuz yazarın katkıda bulunduğu kitap, konuyla ilgilenen her okurun kitaplığında bulunmayı hak ediyor.

  • Künye: Kolektif – Küresel Tarih Düşüncesi, editör: Prasenjit Duara, Viren Murthy ve Andrew Sartori, çeviren: Zeynep Dörtok Abacı, Kasım Akbaş, Gökhan Yavuz Demir, Gülcan Ergün, Öznur Karakaş, Selda Şen, Osman Şişman, Kıvılcım Turanlı, Pelin Tuştaş, Emel Türker, Ertuğrul Uzun, Pelin Yalçınoğlu ve Hatice Yeşildal, Islık Yayınları, tarih, 700 sayfa, 2021

Paul Ricoeur – Yorum Teorisi (2008)

  • YORUM TEORİSİ, Paul Ricoeur, çeviren: Gökhan Yavuz Demir, Paradigma Yayıncılık, felsefe, 130 sayfa

yorum-teorisi

Paul Ricoeur’ün ‘Yorum Teorisi’nin alt başlığı, ‘Söylem ve Artı Anlam’. ‘Freud ve Felsefe’ ile ‘Yorumların Çatışması’, Ricoeur’ün, ‘Yorum Teorisi’nden önce yayınlanan kitaplarıydı. Söylemi, olay ile anlam diyalektiği şeklinde tanımlayan Ricoeur, ‘Yorum Teorisi’nde, yukarıda adı geçen iki metindeki görüşlerini işleyerek söylem olarak dil teorisini geliştiriyor. Yazara göre olay olarak söylem, atıfta bulunur, zamansaldır ve nakledilebilirdir. Yine yazara göre anlam olarak söylem de, hem konuşmacının anlamı hem de ifadenin anlamıdır. Ricoeur, olay ile anlam diyalektiğinin, yazılı söylemde de devam ettiğini söyler.

 

Gökhan Yavuz Demir ve Alper Kanca (ed.) – Kızlar ve Babaları (2011)

  • KIZLAR VE BABALARI, editör: Gökhan Yavuz Demir, Alper Kanca, Paradigma Yayıncılık, kadın, 445 sayfa

 

Paradigma yayınları 2010 Haziranında, oğulların babalarını anlattığı bir kitap yayımlamıştı. Bu projenin devamı olan ‘Kızlar ve Babaları’ adlı elimizdeki kitap için de, rahatlıkla Türkiye’de bir ilk denebilir. Zira burada, elli altı kadının babalarına dair yazıları yer alıyor. Burada Anjelika Akbar, Nazlı Eray, Feyza Hepçilingirler, Işıl Özgentürk, Cihan Aktaş, Suzan Samancı, Meral Akşener, Nazan Bekiroğlu, Sevin Okyay, Berrin Karakaşlı, Özge Atay Canbek ve Nevval Sevindi gibi, farklı yaşlardan, farklı mesleklerden ve tabi farklı politik duyarlılıklardan kadınların anlatımlarına yer verilmesi, çalışmayı ayrıca nitelikli kılıyor. Kızların babalarına daha düşkün olduğu ve onların, babalarını erkek çocuklara nazaran daha iyi anlattığı kabul gören görüşlerden. Bu kitap, bir anlamda bu tezi de sınavdan geçiriyor.