Kolektif – Sosyo Ekolojik Bir Toplum İçin Ne Yapmalı (2024)

Üretimden tüketime, tüketimden sosyal ilişkilere ve inorganik bağlarla zayıflamış formasyonlara sahip bu toplumsal düzen sadece eleştirilmeyi değil, değiştirilmeyi de hak ediyor.

Bir şeyi yok etmek ancak yerine başka bir şey koymakla mümkün ise, değiştirmek ve yerine yeni bir şey koymak için ne yapmalı sorusunu soruyor ve cevaplar arıyoruz…

Biliyoruz ki, sosyal ve ekolojik bağların organik hale getirilmesi yaşamın savunulması ile mümkün olacaktır.

Bugün koparılmış olan insan-doğa-hayvan üçgeni tekrar bir araya getirilmeyi bekliyor.

Ama önemli bir şartla; insan-hayvan ve doğanın yaşam hakkı toplamı, bu üçgenin iç açılarından büyük olmak kaydı ile…

Sosyo ekolojik bir topluma giden yolun engebeleri, zorlu patikaları sadece karşı çıkma, itiraz etme, yok sayma ile aşılamaz.

Bu kitap, bunların yanında sorunun çözümünün sorunu yaratanlarca değil sorunu yaşayanlarca çözüleceğini bilerek oluşturulmuş.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Hakan Yurdanur, Fikret Başkaya, Nejla Kurul, Hacer Foggo, Mustafa Durmuş, Sibel Özbudun, Temel Demirer, Süreyya Karacabey, İzzettin Önder, Melda Onur, Çiğdem Boz, Erinç Yeldan, Ferhat Kentel, Metin Yeğin, T. Gül Köksal, Aykut Çoban, Ali Yalçın Göymen, Şebnem Köse, Pınar Demircan, Fatin Şevki Bulut, Damla Topbaş, Nur Betül Aras.

  • Künye: Kolektif – Sosyo Ekolojik Bir Toplum İçin Ne Yapmalı, derleyen: Hakan Yurdanur, İmge Kitabevi, inceleme, 349 sayfa, 2024

Kolektif – Kültür Mirası Yönetimi (2023)

Türkiye’de “kültür ve tabiat varlıklarının korunarak gelecek kuşaklara aktarılması” bir söylem ve pratik olarak kültür mirası yönetiminin odağında yer almıştır.

Bu “koruma” ve “aktarma” eylemi farklı dönemlerde farklı kavramlar ve uygulamalarla karşımıza çıkar.

Erken Cumhuriyet’in kültür mirası tanımı, koruma ve yönetim uygulamaları dönemin siyasi, ekonomik ve kültürel bağlamı çerçevesinde farklı önceliklerle şekillenirken, bugün kültür mirasını yeni kavram ve yaklaşımlarla düşünüyoruz.

Yakın dönemde kültür mirası alanında yürütülen araştırma ve çalışmaları, hem miras tanımının kapsamını hem de miras yönetimi anlayışını genişleten ve dönüştüren ulusal ve uluslararası tartışmalar yönlendiriyor.

Bu tartışmaları şekillendiren etmenler arasında, değişen ulusal ve yerel öncelikler kadar, küreselleşme ve teknolojik gelişmelerin ekonomileri birbirine girift biçimde eklemlemesi de var.

Turizm, yaratıcı endüstriler gibi sektörler tüm ekonomilerde payını artırırken, kentleşme dünyanın her yerinde baskın dinamik haline geliyor, kırsal kültürler ve tarihten kalan birçok değer yok oluyor.

İklim değişikliği, savaşlar, toplumsal çalkantılar, göçler kültür mirasının korunmasını öncelikli hale getirirken, geçmişle yapılan yüzleşmeler, adalet ve çoğulculuk odaklı hak arayışları ve insan hakları perspektifi kültür mirası araştırmalarının ve yönetiminin rotasını çiziyor.

‘Kültür Mirası Yönetimi: Neden ve Nasıl? (Türkiye’den Deneyimler ve Tartışmalar)’ başlıklı bu kitap, Türkiye’de kültür ve tabiat varlıklarının korunarak gelecek kuşaklara aktarılması konusundaki güncel yaklaşımları ve uygulamaları günümüz ulusal ve uluslararası tartışmaları bağlamında, eleştirel bir bakış açısıyla ele alıyor.

Kültür ve tabiat varlıkları kavramlarının kapsamı, koruma ve miraslaştırma süreçleri ve bu değerlerin yönetimi konularında Türkiye’deki güncel politikaların ve uygulamaların niteliğini ve ne tür değişim dinamikleri ile karşı karşıya olunduğunu kitaba katkıda bulunan elliyi aşkın yazar değerlendirmekte ve tartışıyor.

Bu değerlendirmeler yapılırken uluslararası akademik tartışmalar, yeni düşünsel açılımlar, UNESCO ve ICOMOS gibi uzman uluslararası kurumların geliştirdiği ilkeler, kavramlar, yöntemler, sözleşmeler ve uygulama rehberleri ışığında yapılmış.

  • Künye: Kolektif – Kültür Mirası Yönetimi: Neden ve Nasıl? (Türkiye’den Deneyimler ve Tartışmalar), derleyen: Asu Aksoy, Deniz Ünsal, Ebru Omay Polat, Gül Pulhan, İclal Dinçer, Nuran Zeren Gülersoy, T. Gül Köksal, Zeynep Ahunbay ve Zeynep Enlil, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, inceleme, 792 sayfa, 2023

Kolektif – “Kanal İstanbul Projesi”ndeki Türkiye (2023)

Bundan iki yıl önce, tüm dünyayla beraber hayatımızı tümden değiştiren olumsuzluklar yaşanırken, pandemiye de yol açan ulus-devlete dayalı sermaye birikim makinesinin Türkiye’deki bir örneği ile yüzleştik; “Kanal İstanbul Projesi”.

Türkiye’de hızlanan değişim/çürüme sürecinin bir temsili olan mega -kendi deyimleriyle “çılgın”- projeler, kalkınma ve bağımsızlık vurguları ile gündemimizi belirler oldu.

“Kanal İstanbul Projesi”, bileşenlerinden hareketle analiz edildiğinde Türkiye hakikatini ele verir nitelikte.

Bu derleme, bu hakikati farklı boyutlarıyla irdeleyen, konu üzerine çok kapsamlı bir tartışma.

Kitabın ilk bölümü, “Kanal İstanbul Projesi” sürecini planlama gündemi, şehircilik, projenin yapılabilirliğine ilişkin eleştirel okuma, proje alanı ve çevresindeki köylerde yapılan saha araştırması, doğal eşikler, İstanbul’un kuzeyine yönelen mega projelerin gerçekleştirilme biçimleri gibi farklı açılardan ele alıyor.

Sonraki kısım, doğal yapı ve ekoloji, kır-kent ilişkisi, tarımsal üretim, kültürel miras ve farklı biçimleriyle yıkımları irdeliyor.

Kitapta bunun yanı sıra, “Kanal İstanbul Projesi” süreci mücadele deneyimleri ve emek perspektifinden tartışılıyor, ayrıca bu projeye Türkiye’nin içinden geçtiği genel dönüşüm süreci üzerinden bakılıyor.

Kitapta, 1949 yılında yayımlanan “Marmara ve Karadeniz’in Birleştirilmesi”ne dair yazısıyla önemli Osmanlı tarihçisi İsmail Hakkı Uzunçarşılı da yer alıyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Pelin Pınar Giritlioğlu, İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Mustafa Sönmez, Cihan Uzunçarşılı Baysal, Çiğdem Toker, Cevahir Efe Akçelik, Mete Durdağ, Jean François Pérouse, Tuğçe Tezer, Gürkan Akgün, Binnur Öktem Ünsal, Ferda Uzunyayla, Sıla Demirörs, Esra Çeviker Gürakar, Fevzi Özlüer, Abdullah Aysu, İclal Dinçer, Yiğit Ozar, İrfan Emre Kovankaya, Berkan Özyer, Çare Olgun Çalışkan, Besim Sertok, Mücella Yapıcı, Enis Rıza, T. Gül Köksal, Eylem Can, Esin Köymen, Raşit Fırat Deniz, Utku Fırat ve Fuat Ercan.

  • Künye: Kolektif – “Kanal İstanbul Projesi”ndeki Türkiye, editör: Fuat Ercan ve Tuğçe Tezer, Bağlam Yayınları, siyaset, 732 sayfa, 2023

Kolektif – Haydarpaşa Kitabı (2021)

Haydarpaşa Garı, sadece Kadıköy yahut İstanbul için değil, tüm Türkiye için tarihsel, kültürel ve sosyolojik anlamda özgünlükler taşır.

Bu nitelikli derleme de, bu kült mekânı farklı yönleriyle irdeleyen makaleler sunuyor.

Haydarpaşa Garı, Türkiye’de kentleşme dinamiklerinin farklı boyutlarını bir arada düşünebilmeye olanak sağlayan az sayıdaki mekânlardan biri.

Kadıköy Belediyesi’nin kent araştırmaları merkezi olan Kadıköy Akademi bünyesinde hazırlanan ve Akademi Serisi’nin ilk yayını olan ‘Haydarpaşa Kitabı: Mekân, Kent, Mücadele’ ile Haydarpaşa’ya dair özgün ve derinlikli makaleler bir araya getiriliyor.

Kitapta, mimarlık tarihi, kültürel ve endüstriyel miras, kentsel politika, ekonomi-politik, kentsel ulaşım ve planlama, mekânsal kimlik, sinema ve sanat çalışmaları, akustik ekoloji ve ses peyzajı/çevresi, kentsel toplumsal hareketler ve emek mücadelesi alanından araştırma ve analizler, demiryolcuların ve sendikacıların tanıklıkları ile bir arada sunuluyor.

Bir sanat eseri, bir mimari yapı, bir demiryolu mirası, bir direniş mekânı, seslerin buluştuğu bir yer, mahalle mekânı, film karesi ve daha birçok farklı formda Haydarpaşa hikâyelerini barındıran çalışma, Gar’ın imkânlarını da kayıt altına alıyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Ayşen Dönmez, Can Bulubay, Can Şafak, Döndü Toker, Ebubekir Düzcan, Elifcan Duygun, Ergun Gedizlioğlu, Fuat Ercan, Gökhan Koçyiğit, Görkem Özdemir, Gül Köksal, Haluk Gerçek, İshak Kocabıyık, Melahat Kartal, Oğuz Öner, Sair Sinan Kestelli, Seher Aksel, Tugay Kartal ve Yonca Kösebay Erkan

  • Künye: Kolektif – Haydarpaşa Kitabı: Kent, Mekân, Mücadele, editör: Ayça Yüksel, Kadıköy Belediyesi Kültür Yayınları, inceleme, 564 sayfa, 2021

Kolektif – En Uzak Sahilin Kıyısında (2021)

Bugün yaşadığımız felaketi tarihsel koşullarıyla irdelerken alternatif bir yaşamın koşulları üzerine de düşünen iyi bir derleme.

Çalışma, geleceğe dair umutla düşünmek için bugünü iyi kavramamız gerektiği gerçeğinden yola çıkıyor.

‘En Uzak Sahilin Kıyısında: Yeni Bir Yaşam Kurabilir miyiz?’ bir felaket kitabı değil.

Ama bir ütopya da değil.

Bugünü tarihsel koşullarıyla birlikte anlamanın geleceği kurmak için elzem olduğunu savunan çok sesli bir kitap.

Çalışma, pandeminin yarattığı sağlık krizi üzerinden açtığı tartışma, neoliberal toplumların kırıIganlıklarını ortaya koyarken geleceğin muhtemel su, gıda, iklim ve benzeri çevre felaketlerinin toplumsal çerçevesini ortaya koyuyor.

Üstelik bunu yaparken bir yandan da başka bir yaşamın somut izleklerini tartışıyor.

Her biri alanında bilimsel çalışmalarıyla tanınan yazarların kaleminden toplumsal bir sorumlulukla çıkan derleme, geleceğe dair umutla bakmamıza olanak sağlayacak, çözüm önerilerine ilham olacak türden.

Kitaba yazılarıyla katılan isimler ise şöyle: Gökhan Demir, Cihan Özpınar, Cemil Yıldızcan, Ali Yalçın Göymen, Özgür Narin, Ali Rıza Güngen, Arif Arslan, Stefo Benlisoy, Foti Benlisoy, Nilay Etiler, Selma Değirmenci, Özlem Saadet Işıl, T. Gül Köksal, Melda Yaman ve Uraz Aydın.

  • Künye: Kolektif – En Uzak Sahilin Kıyısında: Yeni Bir Yaşam Kurabilir miyiz?, editör: Ali Yalçın Göymen, Habitus Kitap, inceleme, 328 sayfa, 2021

Kolektif – Akademisyenlerden KHK Öyküleri (2018)

Türkiye’de bugün akademinin uğradığı sonu gelmez baskılar, birçok kişi tarafından 12 Eylül darbesi zamanlarındaki baskıyla karşılaştırılıyor.

Hatta kimilerine göre bugün hocaların yaşadığı baskılar, 12 Eylül zamanlarını bile aratacak türden.

Son yıllarda peş peşe yayınlanan KHK’larla binlerce akademisyen üniversitelerdeki işlerinden atıldı ve bu süreç halen devam ediyor.

Fakat bize azıcık da olsa umut veren bir şey varsa, o da bu güzide hocalarımızın işlerinden olmalarına, ceza almalarına ve halen kendilerine yönelik baskılar devam etmesine rağmen, çalışmaya, üretmeye, söz söylemeye devam etmeleri.

Bu hocaların bu zorlu zamanlarda gerçekleştirdikleri sayısız üretim var ve bunların sonuncusu da elimizdeki öykü derlemesi.

Bu kitap, KHK mağduru akademisyenlerin kaleme aldıkları öykülerden oluşuyor ve KHK, kitabın başlığında da yer alarak bir nevi bu süreçte yaşananları tarihe kayıt olarak düşüyor.

Kitapta yer alan öykülere baktığımızda da, siyasi ve toplumsal kaygıların yanı sıra edebi kaygıların da egemen olduğunu görüyoruz.

Yazarlar öykülerinde, iktidarın sonu gelmez baskılarıyla boğuşan bireylerinin iç dünyalarını ve her şeye rağmen umutlarından, azimlerinden taviz vermeyişlerini anlatıyor.

Kitaba katılan hocalar şöyle: Didem Dayı, Ahmet Özdemir Aktan, Serdar Ulaş Bayraktar, Filiz Arıöz, Kuvvet Lordoğlu, Ferda Fahrioğlu Akın, Gül Köksal, Cenk Yiğiter, Özgür Müftüoğlu, Tolga Tören, Nilay Etiler, Mustafa Oğuz Sinemillioğlu, Hafize Öztürk Türkmen, Nejla Kurul ve İbrahim Kaboğlu.

  • Künye: Kolektif – Akademisyenlerden KHK Öyküleri, Nota Bene Yayınları, öykü, 2018