Osman Çutsay – Öfke (2015)

Türkiye’nin son dönemdeki dönüşümünde edebiyat, şiir ve sanatın nasıl bir rol üstlendiğini, belli başlı aktörler üzerinden tartışan denemeler.

Enver Gökçe’yi doğuran siyasi ve toplumsal koşullar; İsmet Özel’in bir devrimci ve İslamcı şair olarak portresi ve 1980’lerde sanat pratikleriyle solun ilişkisi, Osman Çutsay’ın eleştirel bir bakışla irdelediği kimi konular.

  • Künye: Osman Çutsay – Öfke, Beyaz Baykuş Yayınları

Hasan Hüseyin Yalvaç – Şair Sözü Yalan Değildir (2009)

‘Şair Sözü Yalan Değildir’, şair ve yazar Hasan Hüseyin Yalvaç’ın 2003-2008 arasında kaleme aldığı denemelerini bir araya getiriyor.

Türkiye edebiyatında yeni üretimlerin gerekliliği; edebiyat yarışmaları; kültür emperyalizmi; ulusal kimlik ve edebiyat; yazarlık ve eylem ilişkisi; edebiyatta özgür irade ve Anadolu’da edebiyat ve sanat, denemelerde ele alınan konulardan birkaçı.

Yalvaç, kitaba adını veren denemesinde ise, Fuzulî’nin “Ger derse ki Fuzulî güzellerde vefa var / Aldanma ki şair sözü elbette yalandır” dizelerine itiraz ediyor.

Yalvaç, dünyaya karşı sorumluluk duyan aydın şairlerin, kaleme aldıkları ürünlerinde yalancı olamayacaklarını söylüyor.

  • Künye: Hasan Hüseyin Yalvaç – Şair Sözü Yalan Değildir, Sone Yayınları, deneme, 160 sayfa

İzzet Memi – Açık Ruh Ameliyatı (2015)

Bir doktor olarak hastalarına şifa dağıtan İzzet Memi, bu sefer kendisiyle derinlemesine bir yüzleşmeye girerek, ruhunu ameliyat masasına yatırıyor.

Yazar bu yüzleşmeye, fikirlerimizin yuvalandığı ve kimi zaman değişime direnç gösteren beyinden başlayarak duyguların şekillendiği kalbe, lezzeti simgeleyen mideye ve hayatın yükünü çeken ayaklara uzanıyor.

  • Künye: İzzet Memi – Açık Ruh Ameliyatı, Butik Yayınevi

Robert Moor – Patikalar Üzerine (2018)

Robert Moor’da bu kitabın ilk nüveleri, 2009 yılında yaptığı bir yürüyüşte, ayaklarımızın altında yatan yolların, patikaların neler olabileceği ve bizi nereden alıp nereye götürdüğü üzerine düşünürken ortaya çıktı.

‘Patikalar’, dünyayı gezmiş Moor’un, tarihte unutulup gitmiş Cherokee parkurlarından devasa karınca patikalarına, kıtaları birbirine bağlayan yürüyüş yollarından otobanlara, internet ağlarından göç yollarına, hem insanların hem de hayvanların inşa etmiş olduğu patikaları bilim, tarih, felsefe, doğa ve bilgelik perspektifli bir bakışla irdelediği yazılarını sunuyor.

Moor bunu yaparken de, insanların ve hayvanların dünya üzerindeki yolculuğunun kıtaları aşacak seviye ve yoğunluğa nasıl ulaştığını, insanın doğa ve teknolojiyle kurduğu ilişkinin bizzat doğanın kendisini nasıl dönüştürdüğünü ve kişisel olarak her birimizin kendi yaşam patikalarımızı nasıl inşa ettiğimizi irdeliyor.

Bu ağların hem insanı hem de dünyayı anlamamız konusunda bize nasıl yardımcı olduğu üzerine düşünmek isteyenler bu kitabı muhakkak edinmeli.

  • Künye: Robert Moor – Patikalar Üzerine: Bir Keşif, çeviren: Burcu Halaç, Kolektif Kitap, deneme, 384 sayfa, 2018

Antonin Artaud – Tarahumaralar Ülkesine Yolculuk (2015)

Istırap ile düşünceyi harmanlayan, acı çekmeyi destana dönüştüren Antonin Artuad’dan, bir Kızılderili kabilesi olan Tarahumaraların arasında geçirdiği günlerin görkemli dökümü.

Başta medeniyet olmak üzere, Batı düşüncesi ve kültürü, değerler, ahlak, eril ve dişil güçler, zaman ve mekân üzerine yeniden düşünmek için.

  • Künye: Antonin Artaud – Tarahumaralar Ülkesine Yolculuk, çeviren: Bahadır Gülmez, Everest Yayınları

Pierre Assouline – Rosebud: Biyografi Parçacıkları (2009)

Pierre Assouline, çoğu yaşamöykülerinden oluşan yirminin üzerinde kitaba imza attı.

Henri Cartier Bresson, Georges Simenon ve Hergé, yazarın biyografilerini kaleme aldığı isimlerden birkaçı.

Assouline’in, ‘Yurttaş Kane’de de geçen bir metafor olan, “Rosebud” ise “gül tomurcuğu” anlamına geliyor.

“Otuz yılı aşkın bir süredir herkeste bu rosebud’ı arıyorum” diyen yazar, bu denemelerinde, Rudyard Kipling, Henri Cartier-Bresson, Paul Celan, Jean Moulin, Lady Diana Spencer, Picasso, Pierre Bonnard gibi isimlerde saklı olan “rosebud”ı, kendisinin deyimiyle “Bizi başkalarına ifşa ederek ele veren o önemsiz şeyi” açığa çıkarmayı amaçlıyor.

  • Künye: Pierre Assouline – Rosebud: Biyografi Parçacıkları, çeviren: Elif Gökteke, Yapı Kredi Yayınları, deneme, 159 sayfa

Oğuz İnel – Düşünmek Üzerine Düşünmek (2009)

‘Düşünmek Üzerine Düşünmek’te, Oğuz İnel’in, felsefenin yol göstericiliğinde, düşünmek ve düşünce konulu eleştirel denemelerinden oluşuyor.

Üniversitede onlarca yıl öğretim üyeliği yapmış İnel, eğitimcileri de, öğrencilere bir şeyler öğrettiklerini sanırken, aslında asli görevleri olan “düşünmeyi” doğru bir şekilde öğretemediklerini söylüyor ve böylece özeleştirisini yapmayı da ihmal etmiyor.

İnel kolay anlaşılabilir bir üslupla, düşünce tarihinin önemli kaynaklarından yola çıkarak, bazı temel düşünme yöntemleri üzerinde duruyor ve bazı yaygın düşünce hatalarına odaklanıyor; ayrıca, çoğu kişinin hayatında önemli yer tutan kavramları eleştirel bir bakışla değerlendiriyor.

  • Künye: Oğuz İnel – Düşünmek Üzerine Düşünmek, Sobil Yayıncılık, deneme, 168 sayfa

Abidin Dino – Toplu Yazılar (2018)

Çok yönlü sanatçılarımızdan Abidin Dino’nun yazılarını bir araya getiren elimizdeki derleme, Dino’nun sanat, kültür ve siyaset konularındaki fikirlerini sunuyor.

Kitabın en büyük katkısının, Dino’nun yıllar içinde gelişip dönüşen sanat anlayışını gözler önüne sermesi olduğunu diyebiliriz.

Kitapta, d Grubu’nun kuruluşu ve beraberinde getirdiği tartışmalardan sanatta yenilenmenin gerekliliğine, halk sanatının öneminden genç sanatçının ahlaki ve toplumsal sorumluluğuna,

Avrupa’da sanat faaliyetlerinden bizde sanatın gelişmesinin önündeki engellere, Orhan Veli’den İlhan Berk’e ve Mayakovski’ye kadar pek çok konu ve kişi ele alınıyor.

Dino’nun yazılarını ilgi çekici kılan bir husus da, yalnızca sanata içkin konularla değil edebiyat, roman, şiir, tiyatro, sinema ve mimari gibi zengin konulara odaklanmaları.

  • Künye: Abidin Dino – Toplu Yazılar, derleyen: Turgut Çeviker, Everest Yayınları, sanat, 904 sayfa, 2018

Ursula K. Le Guin – Lao Tzu: Tao Te Ching (2018)

2 bin 500 yıl önce yazılmış Lao Tzu’nun ‘Tao Te Ching’i, her iyi okur gibi Ursula K. Le Guin’in hayatını da etkilemiş bir kitap.

Üstelik bu etki, düşündüğümüzden daha fazla.

Le Guin’in bu kitapla yolu, babasının kütüphanesinde kesişmiş.

Babası ölmeden önce, bu kitabın cenazesinde okunacak bölümlerini işaretlemiş.

Le Guin de bu kitaptan çok etkilenmekle kalmamış, bu konuda babasının izinden giderek ‘Tao Te Ching’in öldüğünde cenazesinde okunacak bölümlerini de işaretlemiş.

Elimizdeki kitap ise, Le Guin’in bu klasik yapıta dair yorumlarından oluşmasıyla değerli.

Le Guin kitapta gözüne kestirdiği bölümleri alıyor ve onları kendi süzgecinden geçirerek bize yansıtıyor.

Le Guin, şöyle diyor:

“Tao Te Ching büyük dini metinler arasında en sevilesi olanıdır; eğlencelidir, keskindir, iyicildir, mütevazıdır, durdurulamaz bir taşkınlığı, tükenmez bir yenileyiciliği vardır. Tüm derin kaynaklar arasında suyu en berrak olanıdır. Aynı zamanda benim için en derin kaynaktır.”

Le Guin böylece, Tao Te Ching’in çağrıştırdıklarından yola çıkarak ruhun gıdası, susmak, olmamanın yararları, köklere dönmek, güç, bütünlük, şan ve şöhret, hayat aşkı, doğa, içgörü, basit olmak ve sürekli değişim gibi konuları kendine has bakış açısıyla yorumluyor.

  • Künye: Ursula K. Le Guin – Lao Tzu: Tao Te Ching (Yol’a ve Yol’un Gücüne Dair), çeviren: Bülent Somay ve Ezgi Keskinsoy, Metis Yayınları, deneme, 152 sayfa, 2018

Karin Karakaşlı – Cumba (2009)

‘Cumba’, Karin Karakaşlı’nın Agos gazetesinde 1996-2008 yılları arasında, aynı isimli köşesinde yayımlanan yazılarından bir seçki.

Karakaşlı, bundan on bir yıl önce, Hrant Dink’in teklifiyle başladığı Agos yazılarının, hayatının en önemli duraklarından biri olduğunu söylüyor.

“O Cumba’da büyüdüm sonraki zamanda. Önceleri cümlelerim daha kocamandı, şu ağız dolusu cinsinden. Pek de muzinpti üstelik. Derken öğrenmeye başladım.” diyen Karakaşlı, söz konusu yazılarının en beğendiklerinden yaptığı bir derlemeyle okurun karşısına çıkıyor.

1998’de öykü dalında Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülü’nü kazanan Karakaşlı’nın, ikisi öykü, biri roman, diğeri de gençlik romanı olmak üzere, yayımlanmış dört kitabı bulunuyor.

  • Künye: Karin Karakaşlı – Cumba, Doğan Kitap, deneme, 258 sayfa