Gizem Çelik – Öldüren Erkek(lik)ler (2017)

  • ÖLDÜREN ERKEK(LİK)LER, Gizem Çelik, Nota Bene Yayınları, toplumsal cinsiyet, 336 sayfa

olduren-erkeklikler

Türkiye’nin en yakıcı sorunlarının başında, kadına yönelik şiddet geliyor. Hatta kamuoyunda bu yönde büyük bir tepki oluştuğu halde, kadına yönelik işkence ve cinayetler azalmak yerine gün geçtikçe daha da artıyor. Gizem Çelik’in bu önemli çalışması da, eşine şiddet uygulamış cezaevindeki erkeklerin dünyasını gözler önüne sermesi açısından, alana önemli bir katkı sunuyor. Doğrudan bu erkeklerin anlatımlarıyla yol alan bu kitap, meselenin ataerkil boyutunu kapsamlı ayrıntılı bir şekilde serimliyor. Sorunu saptamakla kalmayıp, bunun çözümü konusunda öneriler de geliştiren Çelik, hem eleştirel erkeklik incelemeleri hem de toplumsal cinsiyet konularına ilişkin nitelikli bir kaynağa imza atmış.

John Stuart Mill – Kadınların Özgürleşmesi (2017)

kadinlarin-ozgurlesmesi

On dokuzuncu yüzyılın en etkili filozoflarından Mill’in cinsiyetler arası iktidar ilişkilerine dair fikirlerini sunan bir eser.

Kadın sorununu psikolojik ve sosyoekonomik bir perspektifle tartışan Mill, kadının baskı altına alınmasının ne gibi sorunlar doğurduğunu ve toplumsal eşitliğin sağlanması konusunda neler yapılabileceğini irdeliyor.

  • Künye: John Stuart Mill – Kadınların Özgürleşmesi, çeviren: Damla B. Aksel, kadın, Pinhan Yayıncılık

Şahin Filiz – Tarikat, Cemaat, Kadın (2017)

  • TARİKAT, CEMAAT, KADIN, Şahin Filiz, Say Yayıncılık

tarikat-kadin-cemaat

Neo-Oryantalizmin kadın üzerinden egemenlik arayışını ve eril siyasal İslamın kadın üzerinde egemenlik kurma biçimlerini gözler önüne seren bir kitap. Filiz, tarikatlardan cemaatlere dinin politik örgütlenmesi, İslamcılığın kadın retoriği ve kadınla imtihanı ve türban söyleminin dayandırıldığı dinsel gerekçeler gibi güncel ve yakıcı birçok sorunu tartışıyor.

Betül Yarar (der.) – Şiddetin Cinsiyetli Yüzleri (2015)

  • ŞİDDETİN CİNSİYETLİ YÜZLERİ, derleyen: Betül Yarar, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları

siddetin-cinsiyetli-yuzleri

Toplumsal cinsiyet ile şiddet arasındaki ilişkiyi kuramsal bir çerçeveden ele alan öncü bir çalışma. Şiddetin öznellik ve iktidarla ilişkisini, toplumsal cinsiyet rejiminin kuruluşunda şiddetin nasıl bir rol üstlendiğini ve şiddetin, tarihsel ve toplumsal olarak nasıl biçim değiştirdiğini merak edenlere.

Vanessa Baird – Cinsel Çeşitlilik (2017)

  • CİNSEL ÇEŞİTLİLİK, Vanessa Baird, çeviren: Hayrullah Doğan, Metis Yayınları

cinsel-cesitlilik

Cinsel yönelimlere yönelik baskılar tarihte hiç eksilmese de cinsel yönelim çeşitliliği hiçbir zaman ortadan kalkmadı. Bu kitap da, hem cinselliği kontrol etmeyi amaçlayan siyasetlerden dinin cinsel çeşitlilik üzerindeki baskılarına, konuyu tarihsel boyutlarıyla irdeliyor hem de bu alandaki güncel tartışmaları bir araya getiriyor.

Aleksandra Kollontay – Marksizm ve Cinsel Devrim (2017)

  • MARKSİZM VE CİNSEL DEVRİM, Aleksandra Kollontay, çeviren: Derya Okatan, Ceylan Yayınları

marksizm-ve-cinsel-devrim

Kadın özgürlüğü ve kadın devrimi ile ilgilenen her okurun elinin altında bulunması gereken bir çalışma. Kapitalist toplumun ahlak anlayışını eleştirel bir gözle irdeleyen Kollontay, teorik ve tarihsel bir perspektifle özel mülkiyet sisteminin ürünü olan günümüz cinsler arasındaki ilişkileri nasıl aşabileceğimizi tartışıyor.

Eve Kosofsky Sedgwick – Aşk Üzerine Bir Diyalog (2013)

  • AŞK ÜZERİNE BİR DİYALOG, Eve Kosofsky Sedgwick, çeviren: Özge Karlık, Ayrıntı Yayınları, anlatı, 296 sayfa

ASK

Eve Kosofsky Sedgwick, Judith Butler’la birlikte Queer kuram olarak adlandırılan çalışma alanının temel isimlerinden. ‘Aşk Üzerine Bir Diyalog’ ise, Sedgwick’in depresyon şikayetleriyle ziyaret ettiği terapist Shannon Van Wey ile yaptıkları seanslardaki deneyim ve gözlemlerinden oluşuyor. Bu diyaloglarda Sedgwick’in haz meselesi, ailesinin farklı özellikleri, annesi ve babasıyla ilişkileri, kadın olmak, beden, seks, fanteziler, dostluk, cinsiyet, cinsiyetsizlik, okumak ve yazmak gibi pek çok konuya dair görüşleri sunuluyor. Kitap, Sedgwick’in duygu ve düşünce dünyası hakkında bilgilenmek isteyenler için iyi bir kaynak.

Yıldız Tar – Yoldaş Ben İbneyim! (2013)

  • YOLDAŞ BEN İBNEYİM!, Yıldız Tar, Ceylan Yayınları, cinsiyet çalışmaları, 101 sayfa

YOLDAS

‘Yoldaş Ben İbneyim!’, sosyalist mücadele içinde yer alan Yıldız Tar’ın, sol hareketin LGBT ile ilişkisini irdelediği söyleşilerden oluşuyor. Tar kitabına, bir eşsincel olarak cinsel kimliğini henüz kabul etmeye başladığı lise yıllarında, çalışmalarında bulunduğu bir sosyalist partide eşcinsel olmasıyla ilgili yaşadığı çatışmayı anlatarak başlıyor. Kitabın devamında yer alan söyleşiler ise, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Emek Partisi (EMEP), Halkevleri, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) gibi Türkiye’deki sol, sosyalist, devrimci hareketlerin gey, biseksüel ve trans gerçeği ile ilişkilenmelerine odaklanıyor.

Berfu Şeker (haz.) – Başkaldıran Bedenler (2013)

BASKALDIRAN

‘Başkaldıran Bedenler’, 2010’da gerçekleştirilen ‘Queer, Türkiye ve Trans Kimlik’ başlıklı konferansa dayanıyor.

Çalışma, hem trans kimliği irdeleyen makaleler ile bizzat trans bireylerin deneyim ve tanıklıklarını bir araya getirmesi hem de Türkiye’deki trans kimliklerin nasıl deneyimlendiğini ortaya koymasıyla bilhassa önemli.

Kitapta Kadın transvestizminin ve transerkekliğin tarihi, Osmanlı’da bir cinsel kimlik olarak köçek, feminist yaklaşımlar açısından seks işçiliği, biyolojik yönleriyle interseks, Türk Medeni Kanunu’nda cinsiyet değiştirme ve üniversite ile kamusal alanda trans olmak gibi konular ele alınıyor.

  • Künye: Berfu Şeker (haz.) – Başkaldıran Bedenler, Metis Yayınları, toplumsal cinsiyet çalışmaları, 288 sayfa

Judith Halberstam – Çuvallamanın Queer Sanatı (2013)

  • ÇUVALLAMANIN QUEER SANATI, Judith Halberstam, çeviren: İpek Tabur, Sel Yayıncılık, cinsiyet çalışmaları, 225 sayfa

CUVALLAMANIN

Judith Halberstam eldeki çalışmasında, başarının verili kavranışlarını eleştirel bir gözle yorumlayarak queerlerin bu durumdaki olası avantajlarını araştırıyor. Geç 20. yüzyıl ve erken 21. yüzyılın hızlı büyüme ve patlama yıllarının kapitalist toplumunun, başarıyı kolaycı bir tavırla servet birikimine eşitlediğini söyleyen Halberstam, finans piyasalarının çöküşünün,  başarının söz konusu ölçütlerini baskı altına aldığını savunuyor. Queerlerin başarısız olmayı çok iyi becerdiğini belirten yazar, çalışmasında başarılı olma kıstaslarını yeniden ele alarak, çuvallamanın ne gibi ödüller sunabileceğini ortaya koymayı amaçlıyor.