Oktay Özel bu kitapta, Türkiye’de geçmiş algısının nasıl kurulduğunu, tarihçiliğin siyasal iklimle nasıl kuşatıldığını ve akademik üretimin hangi gerilimler içinde ilerlediğini sorguluyor. Kitap, yalnızca “tarih”e değil, tarihçinin konumuna ve tarihyazımının kendisine de eleştirel bir mesafeden yaklaşıyor ve geçmişle kurulan ilişkinin bugünün ihtiyaçlarıyla nasıl biçimlendiğini görünür kılıyor. Özel, iyimserliğin çözüldüğü ve nostaljinin güç kazandığı bir dönemde tarihçinin yaratıcı rolünün daraltıldığını, buna rağmen eleştirel bir müdahalenin mümkün olduğunu savunuyor.
Metin boyunca Osmanlı tarihçiliğinin dönüşümü, “klasik dönem” anlatısının sorgulanması, Bizans ile kurulan problemli ilişki, arşiv pratikleri, belgeleme takıntısı ve soykırım tartışmaları gibi başlıklar, iç içe geçen temalar halinde ele alınıyor. Akademi ile siyaset arasındaki gerilim, üniversitenin yapısal krizi ve gündemin tarih üretimi üzerindeki baskısı, tarihçiliğin hem bilgi üretme hem de etik sorumluluk taşıma alanı olduğunu ortaya koyuyor.
Özel, bireysel tarihçi portreleri üzerinden mesleğin belleğini kuruyor ve Türkiye’de tarihçiliğin entelektüel seyrini görünür hale getiriyor. Tarihin yalnızca geçmişi anlatmadığını, aynı zamanda bugünün ideolojik çerçevesini şekillendirdiğini vurguluyor ve tarihçinin kendi zamanına karşı da sorumluluk taşıdığını sezdiriyor. Bu yönüyle ‘Dün Sancısı’, tarih yazımını savunan ama onu sürekli sorgulayan eleştirel bir perspektif geliştiriyor.
- Künye: Oktay Özel – Dün Sancısı: Türkiye’de Geçmiş Algısı ve Akademik Tarihçilik, İletişim Yayınları, tarih, 484 sayfa, 2025






