Andrew Wheatcroft – Kapıdaki Düşman (2012)

  • KAPIDAKİ DÜŞMAN, Andrew Wheatcroft, çeviren: Neşenur Domaniç, Doğan Kitap, tarih, 364 sayfa

 

Erken modern ve modern dönem üzerine çalışmakta olan Andrew Wheatcroft ‘Kapıdaki Düşman’da, Habsburglar ile Osmanlıların Avrupa için verdikleri yüzyıllar süren mücadelenin bir hikâyesini sunuyor. Osmanlı ile Habsburg hanedanı arasındaki Avrupa rekabeti, Osmanlı’nın 1683 tarihli büyük Viyana kuşatmasıyla doruk noktasına ulaşmıştı. İşte Wheatcroft, iki imparatorluk arasında Doğu Avrupa topraklarında başlayıp Viyana’nın kuşatılmasıyla daha gerilimli bir hal alan bu süreci irdeliyor. Kitap ayrıca, Avrupa’daki Türk korkusunun tarihsel arka planını aydınlatması ve bu korkunun günümüzdeki izini sürmesiyle de dikkat çekiyor.

Ömer Eğecioğlu – Müzisyen Strausslar ve Osmanlı Hanedanı (2012)

  • MÜZİSYEN STRAUSSLAR VE OSMANLI HANEDANI, Ömer Eğecioğlu, Yapı Kredi Yayınları, tarih, 282 sayfa

 

Ömer Eğecioğlu, elimizdeki ilgi çekici çalışmasında, Osmanlı’nın Batılılaşma serüvenini, Avrupa’yla müzik üzerinden kurduğu ilişki aracılığıyla analiz ediyor. Müzisyen baba Johann Strauss, oğul Johann Strauss, Eduard Strauss ve Fransız besteci Isaac Strauss’un Osmanlı hanedanıyla müzikal ilişkisi, çalışmanın ana konusunu oluşturuyor. Sultan Abdülmecid ve Johan Strauss, baba Johann Strauss ve Josef Lanner’in Fethi Ahmet Paşa’ya ithaf ettiği valsler, Johann Strauss’un Sultan II. Abdülhamid’e ithafen yazdığı vals ve Eduard Strauss’un Sultan Abdülaziz’e ithaf ettiği müzik, kitapta yer alan ilgi çekici konulardan birkaçı.

Charles V. F. Townshend – Mezopotamya Seferim (2012)

  • MEZOPOTAMYA SEFERİM, Charles V. F. Townshend, çeviren: Gürol Koca, İş Kültür Yayınları, anı, 718 sayfa

 

İngiliz general Charles V. F. Townshend ‘Mezopotamya Seferim’de, komutası altında gerçekleşen Kurna, Kûtülamare ve Selmanıpâk muharebelerine dair anılarını sunuyor. Kûtülamare savaşı, Osmanlı ordusunun Çanakkale savaşı ile birlikte, 1. Dünya Savaşı’nda kazandığı iki büyük zaferden biriydi. Kitap, bu muharebereyi birebir komuta etmiş bir generalin anlatımlarından oluşmasıyla önemli bir tarihi belge. Selmanıpâk taaruzu gibi, Irak cephesi konusunda ayrıntılı detayların sunulduğu kitap, Townshend’in İstanbul’da yaşadığı dönemden hareketle yaptığı, şehrin siyasi atmosferi hakkındaki değerlendirmelerle de dikkat çekiyor.

Eric J. Hobsbawm – İlkel Asiler (2012)

  • İLKEL ASİLER, Eric J. Hobsbawm, çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, İletişim Yayınları, tarih, 267 sayfa

 

Eric J. Hobsbawm ‘İlkel Asiler’de, her biri toplumsal hareketin “ilkel” ya da “arkaik” biçimleri olarak tanımlanabilecek konulara odaklanıyor. Bunlar, Robin Hood türü eşkıyalık, gizli kırsal topluluklar, binyılcı türden çeşitli devrimci köylü hareketleri, sanayi öncesi kentsel hareketler, bazı dinsel işçi tarikatları ve erken emekçi ve devrimci örgütlerde ritüelin kullanımı şeklinde özetlenebilir. Hobsbawm, çoğu zaman “ilkel” ve “arkaik” olarak tanımlanmakla birlikte, bu hareketlerin arkasındaki uzun tarihsel evrimi ve devlete, sınıf farklılıklarına ve toprak sahiplerine dair sahip olduğu bilinci gözler önüne seriyor.

François Georgeon – Sultan Abdülhamid (2012)

  • SULTAN ABDÜLHAMİD, François Georgeon, çeviren: Ali Berktay, İletişim Yayınları, biyografi, 648 sayfa

 

Osmanlı İmparatorluğu ve modern Türkiye alanlarındaki çalışmalarıyla bilinen François Georgeon, Türkçede yeni bir baskıyla yayımlanan ‘Sultan Abdülhamid’te, Osmanlı’nın bu en tartışmalı padişahının kapsamlı bir biyografisini kaleme getiriyor. 1876’dan 1909’a dek Osmanlı sultanı ve Müslümanların halifesi olan Abdülhamid, uzun saltanatlar yüzyılı olarak değerlendirilen 19. Yüzyılda, 33 yıl boyunca tahtta kaldı. İşte Georgeon’un nitelikli çalışması, bir sultanın doğuşunu, onun mutlakiyetçi rejiminin ayrıntılarını, onun döneminde Osmanlı’nın yaşadığı krizleri ve iktidarının doruğa ulaşmasını ve hızla çöküşe geçişini anlatıyor.

Pablo Miranda – Ülkem, Toprağım ve Halkım (2012)

  • ÜLKEM, TOPRAĞIM VE HALKIM, Pablo Miranda, çeviren: Tonguç Ok, Evrensel Yayınları, tarih, 232 sayfa

 

Pablo Miranda ‘Ülkem, Toprağım ve Halkım’da, Güney Amerika’nın küçük ülkesi Ekvador için, egemenlerin yazdığı tarihe alternatif, Ekvador halkının diliyle anlatılan bir tarih yazmaya koyuluyor. Ülkesi konusunda egemen güçlerce yazılan tarihle hesaplaşarak kitabına başlayan Miranda, bunun ardından Ekvador halklarının tarihini, tümüyle onların bakış açısından anlatmaya koyuluyor. Aynı zamanda Ekvador’un güzelliklerine adanmış bir metin olarak da düşünülebilecek kitabında Miranda, ülkesinin verimli topraklarını ve doğal kaynaklarının zenginliğini anlattığı kadar, halkının egemenlere karşı verdiği destansı mücadeleyi de izliyor.

Anaide Ter Minassian – Ermeni Devrimci Hareketi’nde Milliyetçilik ve Sosyalizm (2012)

  • ERMENİ DEVRİMCİ HAREKETİ’NDE MİLLİYETÇİLİK VE SOSYALİZM, Anaide Ter Minassian, çeviren: Mete Tunçay, İletişim Yayınları, tarih, 100 sayfa

 

Anaide Ter Minassian elimizdeki kitabında, Hınçak Partisi’nin kuruluş tarihi olan 1887’den Rus ordusunun Tebriz’de düzeni yeniden kurduğu 1912’ye kadar Ermeni Devrimci Hareketi’nde yaşanan belli başlı dönüşümlere odaklanıyor. Ermeni toplumunun 19. yüzyıl sonunda Osmanlı topraklarında nasıl politize olduklarını detaylı bir bakışla irdeleyen Minassian, Ermeni Devrimci Hareketi’ndeki belli başlı tartışmaları, hareketin içinde öne çıkan aktörleri ve dönemin fikri atmosferini ortaya koyuyor. Kitapta, Ermenilerin kurduğu Hınçak ve Taşnak partileri kadar, “fedayi”ler ve Bolşevik Ermeniler gibi, harekete içkin birçok oluşum anlatılıyor.

Timur Kuran – Yollar Ayrılırken (2012)

  • YOLLAR AYRILIRKEN, Timur Kuran, çeviren: Nurettin Elhüseyni, Yapı Kredi Yayınları, inceleme, 447 sayfa

 

Ortadoğu ve Osmanlı sosyo-ekonomik tarihiyle ilgilenen Timur Kuran ‘Yollar Ayrılırken’de, Ortadoğu’nun geri kalma sürecinde İslam hukukunun rolünü irdeliyor; Ortadoğu’yla Batı’nın ekonomik gelişim yollarının neden ayrıldığını tartışıyor. Ortadoğu’nun ekonomik bakımdan ileri bir bölgeden hantal bir bölgeye dönüşmesini, modern ekonomik yaşam açısından kritik kimi alanlarda Ortaçağ şartlarına uyarlanmış İslam hukukunun, değişen şartlara ayak uydurmamasına bağlayan Kuran, İslam’la kapitalizm arasında derin bir bağdaşmazlık olmadığını, 1000 yılında Ortadoğu ekonomisinin Avrupa ekonomisinden daha az gelişkin olmadığını vurguluyor.

Amed Gökçen (haz.) – Osmanlı ve İngiliz Arşiv Belgelerinde Yezidiler (2012)

  • OSMANLI VE İNGİLİZ ARŞİV BELGELERİNDE YEZİDİLER, yayına hazırlayan: Amed Gökçen, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, inceleme, 566 sayfa

 

Amed Gökçen, elimizdeki çalışmasında, Yezidilere dair İngiliz Ulusal Arşivi ve Başbakanlık Devlet Arşivi’nde yer alan belgeler ile farklı dillerde kaleme alınmış yazılı kaynakları bir araya getiriyor. Belgeler, büyük yıkımlardan, zorluklardan geçerek hayatta kalabilmiş bir halkın hikâyesini barındırdığı kadar, Yezidilerin Osmanlı devleti nezdinde nasıl algılandıklarını da ortaya koyuyor. Kitapta, Amed Gökçen’in Osmanlı’da Yezidiler, Yezidileri Müslümanlaştırma çalışmaları, Osmanlı’nın Yezidi toplumunun dini merkezi Laleş’e saldırıları ve Türkiye’de Yezidi literatürü konularını barındıran aydınlatıcı bir giriş yazısı da yer alıyor.

Feride İmrana Altun – İstanbul’un 100 Roma, Bizans Eseri (2012)

Feride İmrana Altun elimizdeki çalışmasında, tarih içinde üç büyük imparatorluğa başkentlik yapmış İstanbul’un Roma ve Bizans dönemi kiliseleri, yolları, meydanları, anıt sütunları, sosyal yapıları, su yapılarını, limanları, surları, kuleleri ve zindanlarını anlatıyor.

Aya İrini, Ayasofya, Theotokos Khalkoprateia, Azize Euphemia Kilisesi, Myrelaion Kilisesi (Bodrum Cami), Konstantinos Forumu, Haliç surları, Anemas zindanı, Hebdemon (Fildamı) ve Sophia limanı gibi birçok eserin yer aldığı kitap, hem İstanbul’un tarihi hem de barındırdığı kültürel ve mimari zenginlik hakkında bilgilenmek isteyenler için iyi bir fırsat.

  • Künye: Feride İmrana Altun – İstanbul’un 100 Roma, Bizans Eseri, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A. Ş. Yayınları, tarih, 105 sayfa, 2012