Meghnad Desai – Marksist İktisat Teorisi (2009)

Meghnad Desai’nin, özellikle genç iktisat öğrencilerini hedefleyen ‘Marksist İktisat Teorisi’, Marx’ın iktisat teorisini bir bütün olarak anlatıyor.

Fakat Desai’nin, Marksist iktisadı yaşayan bir teori olarak ele alması ve bir yandan eksiklik ve hatta yanlışlıklarını vurgularken, öte yandan kapitalizmin çağımızdaki dinamiğini de açıklayacak yönde geliştirmesi için öneriler sunması, eseri sıradan bir ders kitabından daha nitelikli kılıyor.

Kitap, iktisat eğitiminin bütünüyle Anglosakson geleneğini takip ettiği Türkiye’de de, bir alternatif sunmasıyla ilgi çekiyor.

  • Künye: Meghnad Desai – Marksist İktisat Teorisi, çeviren: Nail Satlıgan, Efil Yayınevi, iktisat, 178 sayfa

Cengiz Kallek – Sosyal Servet (2015)

İslam iktisat tarihine katkı sunan, İslâm’da yönetim-piyasa ilişkisini araştıran bir inceleme.

İslâm’da üretim faktörleri ve mal piyasalarına dair düzenlemeler, piyasalara müdahaleleri gerçekleştiren devlet organı konumundaki “Hisbe” kurumunun yapısı ve Hz. Ömer’in servetlerini müsadere ettiği devlet memurları konularında bilgilenmek isteyenler, bu kitaba muhakkak bakmalı.

  • Künye: Cengiz Kallek – Sosyal Servet: İslam’da Yönetim-Piyasa İlişkisi, Klasik Yayınları

Özcan Şabudak – Unutulmuş Bir Devletçi İktisat Vekili: Mustafa Şeref Özkan (2009)

Özcan Şabudak elimizdeki eserinde, bir Osmanlı bürokratı olan Mustafa Şeref Özkan’ın, Milli iktisat ve ekonomi politikaları alanında yaptığı çalışmaları anlatıyor.

Özkan’ın II. Meşrutiyet sonrası bir İttihatçı bürokrat olarak başladığı ve Cumhuriyet döneminde de devam eden siyasi yaşamı boyunca sürdürdüğü çalışmalarını derleyen Şabudak, Özkan’ın sahip olduğu iktisadi görüşlerini ayrıntılı şekilde ortaya koyuyor.

Kitapta, Özkan’ın hayatı ve hakkında söylenenler, savaş yıllarında yürüttüğü Ticaret ve Ziraat Müsteşarlığı ile Nazırlık görevleri, Cumhuriyet öncesindeki çalışmaları ve 1930-1932 yılları arasında yaptığı çalışmaları sunuluyor.

  • Künye: Özcan Şabudak – Unutulmuş Bir Devletçi İktisat Vekili: Mustafa Şeref Özkan, Libra Kitap, biyografi, 187 sayfa

Aslıhan Aykaç – Dayanışma Ekonomileri (2018)

Dünyayı sarsan ekonomik krizlere, artan işsizliğe, göç sorununa, belirsizliğin artışına, sağ iktidarların hızla yükselmesine ve demokrasinin yozlaşmasına bakıldığında, küreselleşmenin vaatlerinden hiçbirinin gerçekleşmediği görülüyor.

Bugün yaşadığımız kriz, yalnızca küreselleşme krizi değil.

Bilakis onun zeminini oluşturan kapitalist dünya ekonomisinin ve ulus-devletin krizidir.

Burada daha önce ‘Yeni İşler, Yeni İşçiler‘ adlı kitabına da yer verdiğimiz Aslıhan Aykaç elimizdeki önemli çalışmasında da, kapitalizmin ekonomik yaklaşımına alternatif dayanışmacı bir ekonomi modeli sunuyor.

Kitapta ortaya konan dayanışma seçeneği ise, ekonomik konular yerine toplumsal konulara öncelik veren bir politik ve ekonomik örgütlenmeyi odağına alan yeni bir düşünme biçimi öneriyor.

Kitapta,

  • Üretimde ve bölüşümde dayanışmayı odağına alan ekonomiler ve ağların imkânları ve sınırlarının neler olduğu,
  • Günümüzün çürüyen demokrasileri karşısında “işyeri demokrasisine” vurgu yapmanın önemi,
  • İş ve çalışmanın niteliğinde ortaya çıkan güncel değişimler,
  • Küresel ekonomi içinde emeğin bugünkü durumu,
  • Ve bunun gibi pek çok konu tartışılıyor.

Çalışma, dünyanın farklı yerlerinden dayanışma ekonomilerine örnekler vermesi ve küresel ekonomiye devlet ve piyasa dışındaki alternatifleri tartışmasıyla büyük önem arz ediyor.

Aykaç, kapitalist piyasanın kuralları (arz, talep, tam rekabet ve diğerleri) geniş bir kitlenin ihtiyaçlarını karşılama, dayanışmaya dayalı, çevreye duyarlı ve adil bir üretim sistemi karşısında ikincil konumda olduğu gerçeğini hatırlatıyor.

Yazar, dayanışma ekonomilerinin ise, üretim ve bölüşümü aynı kurumsal ve toplumsal çerçeve içinde birleştirerek toplumun farklı kesimleri arasında ortaya çıkacak çıkar çatışmalarını önlemeyi hedeflediğini belirtiyor.

Kitaptan birkaç alıntı:

“Gelecek kuşakların politik ve ekonomik örgütlenmesinin öncülü kapitalist dünya ekonomisi ve ulus-devlet olmayacak. İnsanların taleplerini ekonomik kalkınma, eşitlik, siyasi temsil ve demokrasi gibi genel kategorilerde toplamak mümkün değil. Yeni toplumsal hareketlerde gündem yaratan talepler çok daha çeşitlidir ve aynı zamanda kesişimseldir; bu talepleri verimlilik, gelişme veya optimal denge gibi tamamen rasyonel seçeneklerle karşılamak bugünün şartlarında oldukça zordur.” s. 16

“Dayanışma alternatifi tek bir biçimde, standart bir kurumsal yapıda veya tipik bir ekonomik alana ait olarak ortaya çıkmaz. Dayanışma, farklı biçimlerde yereldeki insan kaynağını ve doğal kaynakları kullanarak gelişir.” s.17

“Kapitalist dünya ekonomisinin arızaları sıklaştıkça yerel örgütlenmeler ve toplumsal olana yönelik ilginin yoğunlaşacağı öngörülebilir. Bundan sonraki iş, bu dağınık, düzensiz dönüşümden bir anlam yaratmak olacak.” s. 18-19

“Modern ve çalışkan bir toplumu ortaya çıkaracak lineer ve bütünsel bir yolun evrensel olarak dayatılması yalnızca bir illüzyona yol açar. Modern toplum, içinde bulunduğu toplumsal, çevresel sorunlar ve ekonomik kısıtlarla, bir ideal tip olmaktan çok uzaktır.” s. 19-20

  • Künye: Aslıhan Aykaç – Dayanışma Ekonomileri: Üretim ve Bölüşüme Alternatif Yaklaşımlar, Metis Yayınları, iktisat, 280 sayfa, 2018

Kolektif – Hepsi Aynı Şeyi Söyleyecekse Bu Kadar Çok İktisatçıya Ne Gerek Var? (2018)

İktisat biliminin ne denli kötü uygulanabileceğinin, özellikle de bu alanda nasıl bir dogmatik düşüncenin egemen olduğunun en çarpıcı örneği 2008 ekonomik kriziydi.

Zira o dönemde ana akım iktisatçılar tümüyle tozpembe bir tablo çizmiş, krizlerin artık yaşanmayacağı gibi büyük laflar edip durmuşlardı.

Özetle söz konusu krizden bu iktisatçıların haberi bile yoktu.

Peki, nasıl oluyor da, sözüm ona “uzmanlar” neden hâlâ televizyonlarda boy gösterip iktisatla ilgili bildikleri şeyleri tek ve alternatifsiz gerçeklermiş gibi sunmaya devam ediyor.

İşte bir grup Fransız araştırmacının başlattığı daha sonra dünya çapında karşılık bulan bu manifesto da, iktisat alanındaki tek sesliliğe karşı çıkıyor, farklı iktisadi yaklaşımların serpilebileceği bir ortamın yaratılması ve bilimsel özgürlüğün önündeki engellerin ortadan kaldırılması çağrısında bulunuyor.

İktisatla ilgili bilgilerin tarafsız ve nesnel bilgiler olması gerektiğini belirten yazarlar, bilginin tekelleşmesine karşı çıkan, yeni araştırma programlarına üniversitelerde yer verilmesi gerektiğini vurguluyor.

Kitabın yazarları ise şöyle: Philippe Batifoulier, Bernard Chavance, Olivier Favereau, Sophie Jallais, Agnès Labrousse, Thomas Lamarche, André Orléan ve Bruno Tinel.

  • Künye: Kolektif – Hepsi Aynı Şeyi Söyleyecekse Bu Kadar Çok İktisatçıya Ne Gerek Var?: Çoksesli Bir İktisat İçin Manifesto, çeviren: Çınla Akdere, İletişim Yayınları, iktisat, 96 sayfa, 2018

Guglielmo Carchedi – Başka Bir Avrupa İçin (2009)

Avrupa’nın ekonomik bütünleşmesinin sınıfsal tahlili açısından

AB oluşumunu Marksist perspektifle analiz eden Guglielmo Carchedi, Avrupa’nın ekonomik bütünleşmesinin sınıfsal tahlilini yapıyor.

Avrupa’nın ekonomik entegrasyonunu ve böylece birleşme sürecini hem oluşturan hem de sınırlayan birbirine bağlı üç olgunun varlığı, kitabın temel tezi.

Carchedi bunları, AB’nin hem eski hem de yeni emperyalizmin bazı özelliklerini kendi içerisinde yeniden üretmesi; AB’nin üye olmayan ülkelere karşı güçlü bir ekonomik blok haline gelmesi ve işçi sınıfının, AB’nin oluşum sürecinden olabildiğince dışlanması şeklinde özetliyor.

  • Künye: Guglielmo Carchedi – Başka Bir Avrupa İçin: Avrupa’nın Ekonomik Bütünleşmesinin Sınıf Tahlili, çeviren: Mustafa Topal, Yordam Kitap, iktisat, 519 Sayfa

Orhan Tekeoğlu – İpler Manipülatörde, Kuklalar Borsada (2009)

‘İpler Manipülatörde, Kuklalar Borsada’, uzun yıllar gazetelerde Borsa editörü olarak görev yapan gazeteci Orhan Tekeoğlu’nun aydınlatıcı yazı ve makalelerinin bir derlemesinden oluşuyor.

Borsa ve ekonomi dünyasında yaşananları ele alan Tekeoğlu, büyük bir krizin tüm dünyayı kasıp kavurduğu günümüzde, deneyimlerini okurlarla paylaşıyor.

Türkiye’nin de üst üste ekonomik krizlerle boğuştuğu bu dönemde Tekeoğlu’nun yazıları, yatırımcıların konuyla ilgili fikir edinmelerini sağlamak için, geçmiş yıllarda İMKB’de ve ekonomide yaşanan seyrin kapsamlı bir analizine girişiyor.

  • Künye: Orhan Tekeoğlu – İpler Manipülatörde, Kuklalar Borsada, Doğan Kitap, ekonomi, 178 sayfa

Serdar Şahinkaya – Gazi Mustafa Kemal ve Cumhuriyet Ekonomisinin İnşası (2009)

Serdar Şahinkaya ‘Gazi Mustafa Kemal ve Cumhuriyet Ekonomisinin İnşası’nda, Türkiye’de sanayi temelli bir ulusal devlet kurulurken verilen mücadelede, Mustafa Kemal’in izini sürüyor.

Şahinkaya bu izleri, Mustafa Kemal’in TBMM’de yaptığı açış konuşmalarından ve 1923’te İzmir İktisat Kongresi açış konuşması, 1931 yılında yine İzmir’de yaptığı iki konuşma ve 1935’te Cumhuriyet Halk Fırkası’nın Dördüncü Büyük Kurultay konuşmasındaki iktisat ile ilgili kısımda sürüyor.

Ele aldığı konuyu dört kapsamlı bölüme ayırarak inceleyen Şahinkaya, okuyucuya daha geniş bir perspektif vermek amacıyla, döneme ait görsel malzemelere de yer veriyor.

  • Künye: Serdar Şahinkaya – Gazi Mustafa Kemal ve Cumhuriyet Ekonomisinin İnşası, ODTÜ Yayıncılık, ekonomi, 285 sayfa

Mahfi Eğilmez – Tarihsel Süreç İçinde Dünya Ekonomisi (2018)

Mahfi Eğilmez elimizdeki dikkat çekici çalışmasında, dünya tarihindeki ekonomik olayları, devrimleri ve teorileri zengin bir bakışla irdeliyor.

Kitabı özgün kılan hususların başında, alışılmış ekonomi tarihi kitaplarının aksine, ekonomi tarihindeki her paradigma değişiminden sonra ortaya çıkıp dönemin ideolojisine dönüşmüş ekonomik fikirleri de açıklaması.

Kitapta,

  • Neolitik devrim ve üretime geçiş,
  • Antik dünyada ekonomik örgütlenme,
  • Yunan, Roma ve İslam ekonomisi,
  • Tarımsal artı,
  • Feodalitede tarım teknolojisinin ilerlemesi,
  • Kâğıt paranın Avrupa’da kullanılmaya başlanması,
  • Verginin yasaya bağlanması,
  • İngiltere ve Avrupa’da çevirme hareketi,
  • Aquinaslı Thomas ve İbn-i Haldun’un ekonomi görüşleri,
  • Coğrafi keşifler ve ticaretin dünyaya yayılması,
  • Doğu ekonomilerinin yükselişi,
  • Sanayi devrimi,
  • Avrupa ve kapitalizmin yükselişi,
  • 1873’teki uzun depresyonla başlayan krizler çağı,
  • Sosyalizmin meydan okuması,
  • Kapitalizmin küreselleşmesi,
  • Türkiye’nin dünya ekonomisindeki yeri,
  • Ve bunun gibi aydınlatıcı konular ele alınıyor.

Eğilmez, bu konuları irdelemekle yetinmiyor; aynı zamanda, Dünya ekonomisinin geleceğine dair kimi öngörülerde de bulunuyor.

  • Künye: Mahfi Eğilmez – Tarihsel Süreç İçinde Dünya Ekonomisi, Remzi Kitabevi, iktisat, 208 sayfa, 2018

 

Gabriel Zucman – Vergi Cennetleri (2015)

5 trilyon 800 milyar Euro…

Bu kitabın yazarı Gabriel Zucman’a göre bu dudak uçuklatan meblağ, 2015 yılı itibariyle para babalarının dünya çapında gerçekleştirdiği vergi kaçaklığı miktarı.

Ve bu miktar, dünya hane halkı finansal zenginliğinin % 8’ine tekabül ediyor.

‘Vergi Cennetleri’, Zürih, Hong Kong, Bahamalar, Cayman Adaları, Lüksemburg gibi, dünyanın farklı noktalarında gerçekleşen bu büyük bir vurgunu ayrıntılı bir şekilde gözler önüne seriyor ve hükümetlerin buna karşı ne gibi tedbirler alabileceğini açıklıyor.

  • Künye: Gabriel Zucman – Vergi Cennetleri, çeviren: Yasemin Özden Charles, Yordam Kitap