Kostas Kampourakis – Soyu Yeniden Düşünmek (2025)

Kostas Kampourakis’in bu kitabı, genetik köken testleriyle birlikte yaygınlaşan “biyolojik kimlik” anlayışını sorguluyor. Yazar, genetik bilginin tarih, kültür ve kimlik algısı üzerindeki etkilerini ele alarak, “etnik kökenin DNA’da saklı olduğu” fikrinin bilimsel bir yanılsama olduğunu savunuyor. Kampourakis, genetik verilerin yalnızca bireylerin soy ilişkilerini kısmen açıklayabildiğini, ancak bu bilgilerin sosyal anlamlar kazandığında kimlik politikalarına ve ırkçı söylemlere malzeme haline geldiğini gösteriyor.

‘Soyu Yeniden Düşünmek’ (‘Ancestry Reimagined: Dismantling the Myth of Genetic Ethnicities’), biyolojinin yanlış yorumlanmasının nasıl ideolojik bir araç haline geldiğini ayrıntılı biçimde inceliyor. Genetik çeşitliliğin, insan gruplarını keskin sınırlarla ayırmadığını, aksine türümüzün tarih boyunca süren karışım ve göç hareketleriyle şekillendiğini vurguluyor. Kampourakis, DNA testlerinin pazarlanma biçimlerinin insanlarda “genetik aidiyet” yanılsaması yarattığını; oysa atalık kavramının biyolojik olduğu kadar kültürel, tarihsel ve hatta politik bir inşa olduğunu belirtiyor.

Eser, genetik determinizmin toplumsal yansımalarını eleştirirken, bilimin popülerleştirilme süreçlerinin etik boyutlarına da değiniyor. Kampourakis, kimliği genetik bir özle tanımlamanın hem bilime hem insan deneyimine zarar verdiğini savunuyor. Ona göre, “atalık” bir biyolojik yazgı değil, çok katmanlı bir hikâyedir. ‘Soyu Yeniden Düşünmek’, genetik bilginin sınırlarını hatırlatarak kimliğin bilimle değil, anlamla kurulduğunu gösteriyor. Yazar, bizi DNA’dan ibaret bir benlik tasarımını terk etmeye ve insan olmanın kültürel, tarihsel karmaşıklığını yeniden düşünmeye davet ediyor.

  • Künye: Kostas Kampourakis – Soyu Yeniden Düşünmek: Genetik Etnisite Mitinin Çürütülmesi, çeviren: Gürol Koca, Metis Yayınları, biyoloji, 280 sayfa, 2025

Daniel M. Davis – Bedenin Sırları (2024)

‘Bedenin Sırları’ insan biyolojisinin son yıllarda gelişen teknoloji ve artan bilgi birikimi sayesinde öne çıkan ve büyük tartışmalar yaratan genetik düzenleme, mikrobiyom, beynin işleyişi gibi alanlarını, hücre düzeyinde bir araya getiriyor.

Bu gelişmeleri mümkün kılan bilim insanlarının zaman zaman eğlenceli olabilen hikâyelerine de yer veren kitap bilimsel düşüncenin gelişimine dair benzersiz bir okuma deneyimi sunuyor.

“Yakın gelecekte hayatlarımızı en çok kendi kendine giden arabalar veya robotlar değil, yeni insan biyolojisi etkileyecek” diyen Davis’in heyecanını paylaşınca kendinize de başkalarına da eskisi gibi bakamayacaksınız.

Kitap, insan biyolojisindeki hayret verici yeni keşiflerin harika bir aktarımı.

Bu keşifler bedenlerimizin nasıl işlediği ve geleceğin neler getireceğine ilişkin anlayışımızı kökten değiştiriyor.

İnsan bedeni hakkında bugün bildiklerimiz, yalnızca yüz yıl önce yaşamış insanlara büyü gibi gelirdi.

Davis bizi, günümüz kavrayışına nasıl ulaştığımızı gösteren güzel bir yolculuğa çıkartıyor; yol boyunca şaşırtıcı keşif hikâyeleri insan hikâyeleriyle iç içe geçiyor.

  • Künye: Daniel M. Davis – Bedenin Sırları: Hayatımızı Değiştirecek Yeni Bir İnsan Biyolojisi, çeviren: Gürol Koca, Yapı Kredi Yayınları, bilim, 216 sayfa, 2024

Paul Nurse – Yaşam Nedir? (2022)

‘Yaşam Nedir?’ biyoloji alanındaki beş büyük fikri açıklayarak yaşamın işleyişine dair berrak bir bakış açısı kazandırıyor.

Nobel Ödüllü bilim insanı Paul Nurse kitapta yaşamı, biyolog olmayanların da anlayacağı şekilde tanımlamak gibi zor bir görevi üstleniyor.

Biyolojinin temelindeki beş büyük fikri –hücre, gen, doğal seçilim, kimya ve enformasyon olarak yaşam– tane tane açıklayıp tüm canlıların ortak keşif yolculuğunun haritasını çiziyor.

Hücre bölünmesini denetleyen bazı genlerin kâşifi Nurse, biyolojinin derinliklerine dalıp ‘yaşam’ın olmazsa olmaz beş özelliğini gün ışığına çıkarıyor.

  • Künye: Paul Nurse – Yaşam Nedir?: Beş Adımda Biyolojiyi Anlamak, çeviren: Şiirsel Taş, Domingo Kitap, bilim, 184 sayfa, 2022

Thomas Junker – Biyoloji Tarihi (2021)

Biyoloji tarihi üzerine kısa ama öz bir çalışma arayanlar, bu kitabı kaçırmasın.

Thomas Junker, biyolojinin antik çağlardaki kökenlerinden Mendel ve Darwin gibi isimlerin katkılarına, oradan modern moleküler biyolojiye uzanarak konuyu geniş bir çerçevede açıklıyor.

Biyoloji, genel olarak canlıları inceleyen bir bilim dalı olarak özetlenebilir.

Modern biyolojinin iki yüzyıllık bir tarihi olsa da, “Yaşamın bir ilkesi var mıdır?” yahut “Canlı varlıkları cansız varlıklardan ayıran şey tam olarak nedir?” gibi soruların geçmişi insanlığın ilk zamanlarına kadar uzanır.

İşte bir yönüyle insanı doğa üzerine düşünmeye iten etkenleri de açıklayan Junker’in çalışması, biyolojinin tarihsel macerası üzerine iyi kotarılmış bir özet.

  • Künye: Thomas Junker – Biyoloji Tarihi: Yaşamın Bilimi, çeviren: Nesip Cihan Akün, Runik Kitap, bilim, 124 sayfa, 2021

Vefa Saygın Öğütle, Ebru Açık-Turğuter ve Taylan Banguoğlu – Biyoloji Biliminden Toplumsal Dünyaya Bakmak (2020)

Biyologlar bilimi, bilim insanını, toplumu ve sosyolojiyi nasıl kavrar?

Bu sorunun yanıtını arayan eldeki çalışma, bilim sosyolojisi alanına Türkçeden yapılmış muazzam bir katkı.

Vefa Saygın Öğütle, Ebru Açık-Turğuter ve Taylan Banguoğlu’nun imzasını taşıyan kitap, biyologlara hem kendi alanları hem de sosyoloji alanına dair düşüncelerini bir bilim sosyolojisi çalışması içerisinde ortaya koyma fırsatı veriyor.

Kitapta,

  • Biyologların bilim anlayışları,
  • Bilimsel normlardan neler anladıkları,
  • Bilimsel ilerleme ve bilimsel bilginin yapısına dair anlayışları,
  • Biyologların nazarında toplum ve bilimi,
  • Biyologların toplum anlayışları,
  • Bilimi toplumla ve toplumu nasıl ilişkilendirdikleri,
  • Sosyolojik bilginin nesnelliği,
  • Sosyoloji-biyoloji ilişkisi,
  • Ve Sosyoloji ve biyoloji arasında ortak bir yaklaşım ve ortak bir çatının olanaklılığı gibi önemli konular tartışılıyor.

Tarihsel ve evrensel tartışma konuları olan bilim, bilim insanı ve bilimin nesnesiyle olan ilişki konularında iyi bir tartışma sunan kitap, biyolojiyi sosyolojiyle buluşturacak bir “sosyobiyolojinin” imkânları üzerine de düşünüyor.

  • Künye: Vefa Saygın Öğütle, Ebru Açık-Turğuter ve Taylan Banguoğlu – Biyoloji Biliminden Toplumsal Dünyaya Bakmak: Bir Bilim Sosyolojisi Çalışması, Doğu Batı Yayınları, bilim, 168 sayfa, 2020

Ernst Mayr – Biyoloji Budur (2008)

Ernst Mayr, biyolojinin bir bütün olarak önemi ve zenginliğini göstermeyi amaçladığı ‘Biyoloji Budur’da, bu bilim dalının son yüzyılda sergilediği muazzam ilerlemenin güzel bir özetini sunuyor.

Mayr, çalışmasının ilk altı bölümünde, “yaşamın ayırt edici özellikleri nelerdir?”, “bilim nedir?”, “biyoloji bağımsız bir bilim midir?” ve “biyoloji doğal dünyayı nasıl açıklar?” gibi sorulardan hareketle, bilim ve biyoloji ilişkisini irdeliyor.

Yazar, kitabının sonraki dört bölümünde, biyolojinin dört alt bilimi olan biyolojik çeşitlilik, gelişim biyolojisi, evrim ve ekolojiyi ele alıyor.

Çalışmanın son iki bölümünde ise, insan evrimi ve etiği konusunda bir tartışma yer alıyor.

  • Künye: Ernst Mayr – Biyoloji Budur, çeviren: Afife İzbırak, TÜBİTAK Yayınları, bilim, 375 sayfa