Angela Saini – Üsttekiler (2024)

Binlerce yıldır, egemen toplumların içten içe kendilerinin en iyisi olduğuna inanmak gibi bir alışkanlığı var; güçleri arttıkça da bu gücü yalnızca kültürel değil, aynı zamanda doğal bir unsurmuş gibi sunuyorlar.

İktidarın ırk fikrini nasıl şekillendirdiğini gördüğünüzde onun anlamını da kavramaya başlıyorsunuz.

Yirmi birinci yüzyılda, bilimsel ırkçılığı geride bıraktığımıza, çoğu insanın ırkın biyolojik bir durumdan ziyade toplumsal bir inşa olduğunu kabullendiğine inanma eğilimindeyiz.

Gelgelelim bilimin belirli siyasi çevrelerce istismar edilmesiyle ırk bilimi yeniden aramıza döndü.

İyi niyetli biliminsanları dahi genetik ve tıbbi araştırmalarda ırk kategorilerini kullanarak ırkın bir çeşit biyolojik temeli olabileceği kuşkularını açığa vuruyor.

Oysa bu şüpheleri, muktedirlerin icat ettiği ırk hiyerarşilerinin hüküm sürdüğü yüz yıl öncesinden daha gerçek değil bugün de.

Ödüllü yazar Angela Saini dünyanın dört bir yanından genetikçiler, antropologlar, tarihçiler ve sosyal bilimcilerle görüşerek ilk zamanlarından günümüze ırk kavramının izini sürüyor.

‘Üsttekiler’ ırkın gerçek, bazı insanların da diğerlerinden üstün olduğuna dair sinsi ve yıkıcı inancın doğasını irdeleyen güçlü ve titiz bir çalışma.

  • Künye: Angela Saini – Üsttekiler: Irk Biliminin Geri Dönüşü, çeviren: Özlem Özarpacı, Minotor Kitap, bilim, 360 sayfa, 2024

Antony Loewenstein – Filistin Laboratuvarı (2024)

Bu kitabın apak fotoğrafı İsrail’in güneyindeki bir askeri üssü gösteriyor.

Geride görünen köy gerçek değil.

Köy baskını, ev araması ve sokak çatışması koşullarını simüle etmek için inşa edilmiş yapay bir köy.

Burada tatbikat yapan İsrail askerleri köye “mini Gazze”diyorlar.

Batı Şeria ve Gazze’nin işgali, “düşman” olarak tanımladığı Filistinlileri denetleme ve gözetleme teknolojileri konusunda İsrail devletine paha biçilmez bir deneyim kazandırdı.

İsrail devletinin askeri-endüstriyel kompleksi, işgal altındaki Filistin topraklarını yeni silahlar ve gözetleme teknolojileri için bir test sahası olarak kullanıyor; burada geliştirdiği silahları ve teknolojileri dünyanın dört bir yanındaki despot rejimlere ve demokrasilere satarak Filistin’in işgaline ses çıkarmamalarını sağlıyor, onları suç ortağı haline getiriyor.

Gazeteci Loewenstein belgeler, röportajlar ve sahadan raporlarla sürdürdüğü küresel bir soruşturmayla büyük ölçüde gizli olan bu dünyayı ortaya çıkarıyor, Filistin’in nasıl mükemmel bir laboratuvar haline getirildiğini derinlemesine inceliyor.

Filistin laboratuvarı, Jeff Bezos ve Cemal Kaşıkçı’nın telefonlarını hackleyen Pegasus yazılımından, binlerce Rohingyalıyı katleden Burma ordusuna satılan silahlara ve Avrupa Birliği tarafından Akdeniz’de boğulmaya terk edilen mültecileri izlemek için kullanılan insansız hava araçlarına kadar uzanan bir girişim.

İsrail’in dünyanın en acımasız çatışmalarından bazılarını körükleyen casusluk teknolojisi ve savunma donanımını geliştirmede nasıl lider haline geldiğini anlatıyor.

Diğerleri de İsrail’den öğreniyor.

  • Künye: Antony Loewenstein – Filistin Laboratuvarı: İsrail İşgal Teknolojilerini Dünyaya Nasıl İhraç Ediyor?, çeviren: Özlem Özarpacı, Metis Yayınları, siyaset, 304 sayfa, 2024

Michael A. Britt – Psikoloji Deneyleri (2023)

Laboratuvarları ve amfileri unutun.

Evde kendi psikoloji deneylerinizi yapabilirsiniz!

Pavlov’un köpekleri, Skinner’ın kutusu, Stanford mahkûmları gibi ünlü psikoloji deneyleri bilimin insan davranışına olan bakış açısını değiştirdi.

Peki ama bu testler gerçekte nasıl işliyor?

‘Psikoloji Deneyleri’ bu teorileri ve deneyleri kendi başınıza nasıl test edeceğinizi gösteren çarpıcı bir rehber.

Popüler bir podcast olan The Psych Files’ın yaratıcısı Dr. Michael A. Britt’in uzmanlığında yalan söyleyenleri tespit etmenin türlü yollarını, kırmızı rengin satın alma üzerindeki etkisini, daha fazla bahşiş kapmak için neler yapmanız gerektiğini, neden hiç olmamış şeyleri hatırladığımızı, isteğimizin dışında nasıl daha fazla para harcamaya yönlendirildiğimizi ve çok daha fazlasını keşfedeceksiniz.

Bu keyifli kitap psikoloji tarihini sadece okumanızı değil aynı zamanda onu deneyimlemenizi sağlıyor.

  • Künye: Michael A. Britt – Pavlov’un Köpeklerinden Stanford Mahkumlarına En Çarpıcı Psikoloji Deneyleri, çeviren: Özlem Özarpacı, Say Yayınları, psikoloji, 288 sayfa, 2023

David Farrier – Ayak İzleri (2023)

“On bin yıl ya da on milyon yıl sonra dünya nasıl bir yer olacak? Bizim hakkımızda ne tür hikâyeler anlatılacak?”

‘Ayak İzleri: Geleceğin Fosillerinin Peşinde’de ödüllü yazar David Farrier, çok uzak bir geleceğe ne tür izler bırakacağımızı araştırıyor.

Modern uygarlık olarak, okyanusları kirleten plastik maddeler, toprağın altına gömülen nükleer atıklar ya da gezegeni boydan boya kat eden milyonlarca kilometrelik yollar gibi zamanın etkisine direnebilecek pek çok şey yarattık.

Ürettiğimiz karbon belki de atmosferde 100.000 yıl boyunca kalacak ve şehirlerimizin kalıntıları da bundan milyonlarca yıl sonra bile bir kaya katmanı olarak varlığını sürdürmeye devam edecek.

Geleceğin fosilleri, yirmi birinci yüzyılda nasıl yaşadığımıza dair birçok gerçeği açığa çıkarabilir.

Edebiyat, sanat ve bilimin iç içe geçtiği ‘Ayak İzleri’, bizi uzak gelecekteki torunlarımızın mit ve hikâyelerinde nasıl hatırlanacağımızı düşünmeye davet ediyor.

Baltık Denizi’nden Büyük Set Resifi’ne, Tazmanya’daki bir buz çekirdeği laboratuvarından devasa Şanghay şehrine dek uzanan seyahatlerinden sonra Farrier, hızla değişen ve değişirken de insan kavrayışının ötesinde sonuçlar doğuran bir dünyayı anlatıyor.

Uyarıda bulunurken her şeye rağmen umudu da elden bırakmayan ‘Ayak İzleri’, sadece gelecek hakkındaki düşüncelerinizi değil, günümüz dünyasına bakışınızı da değiştirecek türden bir çalışma.

  • Künye: David Farrier – Ayak İzleri: Geleceğin Fosillerinin Peşinde, çeviren: Özlem Özarpacı, Minotor Kitap, bilim, 304 sayfa, 2023

Robert P. Crease – Bilim Devrimcileri (2021)

Siyasi olarak da toplumsal olarak da bilim karşıtı düşüncelerin tavan yaptığı günümüzde özellikle okunması gereken bir çalışma.

Robert Crease, tarih boyunca halkın bilim algısını ve bilimin “otorite” olarak rolünü şekillendiren önemli düşünürleri mercek altına alıyor.

  • Bilimsel bir keşif ne zaman kabul edilen bir gerçeğe dönüştü?
  • Bilimsel gerçekleri inkâr etmek neden kolaylaştı?
  • Ve biz bu konuda neler yapabiliriz?

Filozof ve bilim tarihçisi Crease ‘Bilim Devrimcileri’nde bu soruları, bilimsel altyapının kökenlerini ve dünyanın önemli on düşünürünün bilimsel aklı şekillendirmedeki rollerini bir bir tanımlayarak yanıtlıyor.

‘Bilim Devrimcileri’ kitabında günümüz politikacıları ve hükümet yetkilileri; bilim insanlarını bilim dışı yorumlarıyla eleştirirken, bu güvensizlik düzeyine nasıl geldiğimizi ve bundan nasıl kurtulabileceğimizi örnekleriyle ortaya koyuyor.

Eserde tarih boyunca gözlerini kırpmadan hayatlarını da tehlikeye atarak bilimsel aklı üstün kılmaya çalışan on düşünür ve bilim devrimcisine yer veriliyor.

Bilimin cehaletinin ve yanlış kullanımının insan yaşamına ve kültüre yönelik en büyük tehdidi nasıl oluşturduğu inceleniyor.

Bilimi ortak yarar için uygulamanın ne anlama geldiğine ve bilimden bağımsız siyasi eylemin tehlikesine dair güncel ve önemli bir araştırma olan ‘Bilim Devrimcileri’, hem mevcut bilim karşıtı söylemin kökenlerini hem de modern dünyanın dağılmasını önlemek için neler yapılabileceğini anlamamıza yardımcı oluyor.

Kitapta fikirleri ele alınan isimler şöyle: Mustafa Kemal Atatürk, Francis Bacon, Galileo Galilei, René Descartes, Giambattista Vico, Mary Shelley, Auguste Comte, Max Weber, Edmund Husserl, Hannah Arendt.

  • Künye: Robert P. Crease – Bilim Devrimcileri, çeviren: Özlem Özarpacı, The Kitap Yayınları, bilim, 328 sayfa, 2021

Susan Orlean – Kütüphanelerin Bilinmeyen Dünyası (2020)

Kütüphaneler yalnızca kitapları değil, sevgiyi de barındırır.

Buralar zihnimizin ve ruhumuzun ülkesidir.

Susan Orlean’ın bu enfes çalışması da, kütüphanelerin ve kütüphanecilerin sıra dışı hikâyelerini bizimle paylaşıyor.

Dünyanın dört bir yanındaki kütüphanelerin zaman içinde nasıl evrimleştiğini ortaya koyan Orlean, aynı zamanda bizi, kütüphane yöneticiliği yapmış birçok ilginç karakterle de tanıştırıyor.

Kitapta ele alınan ilginç olaylardan biri de, 29 Nisan 1986’daki Los Angeles Halk Kütüphanesi’nde meydana gelen yangın.

Yangında tamı tamına dört yüz bin kitap kül olmuş ve yedi yüz binden fazla kitap da okunamayacak hale gelmişti.

Orlean, bu yangına ve sonrasında yaşananları araştırıyor, ayrıca o süreçte kütüphaneye ateş açtığından şüphelenilen aktör Harry Peak’in de izini sürüyor.

  • Künye: Susan Orlean – Kütüphanelerin Bilinmeyen Dünyası, çeviren: Özlem Özarpacı, The Kitap Yayınları, inceleme, 352 sayfa, 2020

Carolyn Collins Petersen – Evren 101 (2016)

Güneş sisteminden kara deliklere evren hakkında bilinmesi gereken hemen her şey, bu kitapta.

Carolyn Collins Peterson, hem bu konuda merak edilenleri açıklıyor, hem de kendi evimizin balkonundan evreni nasıl keşfedebileceğimizi ve bütün gökyüzü gözlemcilerinin başının belası olan ışık kirliliğini azaltmak için neler yapabileceğimizi anlatıyor.

  • Künye: Carolyn Collins Petersen – Evren 101, çeviren: Özlem Özarpacı, Say Yayınları

John Williams – Butcher’s Crossing (2015)

Değeri geç anlaşılmış, ‘Stoner’ın yazarı John Williams’tan zorlu doğa şartlarıyla savaşan insanların hikâyesi.

Yolu Kansas’ın ücra bir kasabasına düşen Will Andrews, burada bufalo sürülerini avlamak için erkeklerden oluşan bir grup kurmak isteyen bir adamla tanışır.

Andrews da ekibe katılır, fakat işler düşündüğünden daha çetrefillidir.

  • Künye: John Williams – Butcher’s Crossing, çeviren: Özlem Özarpacı, Koton Kitap