Priscilla Mary Işın, Merete Çakmak – Anadolu Kuş Adları Sözlüğü (2024)

Kara başlı iskete, keten kuşu, lapon çintesi, çiğdeci, orman serçesi, mavi baştankara…

Türkiye’nin iklim, coğrafya ve kıtalararası konumundan dolayı yerli, göçmen ve ziyaretçi kuş türlerinin toplam sayısı çok fazladır, son kayıtlara göre 500’e yaklaşmıştır.

‘Anadolu Kuş Adları Sözlüğü’ bu kuşların yerel düzeyde bile olsa Türkçe karşılıklarını vermek amacıyla hazırlanmış.

Türkçe adları olmayan ya da sadece cins düzeyinde bulunup farklı türler için ayrı adları bulunmayan bazı kuş adlarının İngilizceden, Latinceden çevrilmesi kaçınılmaz bir durumdur.

Ender olarak görülen veya yeni tespit edilen bazı kuşların hepsinin yerel adlara sahip olmaları beklenemez.

Her dilde olduğu gibi, Türkçe kuş adları, insanların tarih boyunca doğal çevrelerindeki canlılara duydukları ilgiyi, onlarla ilgili bilgilerini yansıtır; onların renkleri, sesleri, hareketleri, yaşadıkları ortam gibi özelliklerini ifade eder.

Bu nedenle kuş adları Türkçenin bir zenginliğidir.

Bu sözlüğü kullananlar, “deniz kırlangıçları”nın hangi aileye ait olduğu gibi bilgilere gerek olmadan bütün kırlangıçları “kırlangıç” maddesi altında bulabilir.

‘Anadolu Kuş Adları Sözlüğü’nün kuş konulu kitaplardan diğer bir önemli farkı, bir kuş türü için rastlanan farklı adların hepsinin verilmesidir.

Aynı adın birden fazla kuş türü için kullanıldığı durumlarda yine hepsi belirtilmiştir.

Sözlük Türkçe, İngilizce ve Latince olmak üzere üç bölümden oluşuyor.

  • Künye: Priscilla Mary Işın, Merete Çakmak – Anadolu Kuş Adları Sözlüğü, Alfa Yayınları, inceleme, 184 sayfa, 2024

Priscilla Mary Işın – Osmanlı Mutfak Sözlüğü (2023)

Priscilla Mary Işın, merakının peşine düşerek çıktığı yolda araştırmalarıyla Osmanlı mutfak tarihi literatürünün gelişmesine büyük katkı sağladı.

Işın’ın yıllara yayılan kapsamlı çalışmalarının ürünlerinden olan ‘Osmanlı Mutfak Sözlüğü’, her tür yiyecek-içecek ve araç-gereçlerin sözlük anlamlarından başka, bitki ve hayvanların adları ve bilimsel karşılıkları, yetiştikleri coğrafya, yemek tarifleri, mutfak gelenekleri, kimi sözcüklerin ve kavramların tarihsel gelişimi gibi pek çok bilgi içeriyor.

Mutfağa ve tarihine ilgi duyan herkes için vazgeçilmez bir başvuru kaynağı.

Mary Işın, sözlüğünün hazırlık aşamasında yaşadıkları için şöyle diyor:

“Bu işin birkaç hafta, bilemedim birkaç ay süreceğini düşündüm. Bir falcı yıllar alacağını söyleseydi herhalde cesaretim kırılacak ve vazgeçecektim.”

  • Künye: Priscilla Mary Işın – Osmanlı Mutfak Sözlüğü, Everest Yayınları, sözlük, 576 sayfa, 2023

Bâverçi ve Nûrullah – 16. Yüzyıl Safevî Mutfağı (2023)

‘Kârnâme’ ve ‘Mâddetü’l-Hayât’ adlı Farsça yemek kitapları, 16. yüzyılda Safevi saray eşrafı ile seçkinlerinin yeme-içme kültürüne ayna tutan iki eşsiz eserdir.

‘Kârnâme’nin yazarı Bâverçi, I. Şah İsmail zamanında yaşayan saygın bir devlet adamının aşçıbaşısı iken ‘Mâddetü’l-Hayât’ın yazarı Nûrullah, I. Şah Abbas sarayının aşçıbaşısıydı.

Safeviler; bugünkü Afganistan, Doğu Anadolu, Azerbaycan, Ermenistan, Irak, İran ve Türkmenistan’ı içine alan geniş bir havzada varlığını sürdürmüştü.

Dolayısıyla onların mutfak kültürü, neredeyse tüm bu kültürlerin mutfak ve yeme-içme kültürüyle daimi bir etkileşim içinde oluşmuştur.

Safevilerin erken dönem eserlerinden olan ve Türk yazarlar tarafından kaleme alınan ‘Kârnâme’ ile ‘Mâddetü’l-Hayât’, İran mutfağının yeme-içme, yeme, içme, pişirme ve sunma kültürüne dair nice ayrıntılar barındırıyor.

Bu kitaplar, aynı zamanda İran mutfağının Türk/Osmanlı mutfağıyla benzeşen ve ayrışan yönlerini mukayese imkânı sunması bakımından son derece önemli iki kaynak konumundadır.

Mutfak tarihçisi Mary Işın’ın sunuşuyla yayınlanan kitapta, bahsi geçen eserlerin çeviri ve tahlili ile birlikte Safevi mutfağının Osmanlı mutfağıyla ilişkisi ele alınmış.

Ayrıca eserin sonunda mutfak malzemeleri, yiyecek adları ve eserde geçen şahıslar listesi ve bunların Farsça karşılıkları içeren bir dizin eklenmiş.

Bu bölüm hem metin dizini hem de Farsça mutfak sözlüğü mahiyetinde.

Eserleri çevirerek inceleyen Muzaffer Kılıç, Kırklareli Üniversitesi’nde öğretim üyesi ve klasik Türk ve Fars edebiyatı alanlarında yayınlar yapıyor.

  • Künye: Bâverçi ve Nûrullah – İki Yemek Kitabı Işığında 16. Yüzyıl Safevî Mutfağı (‘Kârnâme’ ve ‘Mâddetü’l-Hayât’), hazırlayan ve çeviren: Muzaffer Kılıç, Kitap Yayınevi, 264 sayfa, yemek, 2023

Domenico Sestini – Boğaziçi 1779 (2022)

Floransalı nümizmat ve botanikçi Domenico Sestini bu eserinde eşine az rastlanır bir Boğaziçi anlatısı sunuyor.

Bir sandal gezisiyle bütün Boğaziçi yerleşimlerini ziyaret ederek başlayan eser ilk bölümde yazarın Ortaköy, Tarabya, Büyükdere ve Üsküdar’da gözlemlediği Boğaziçi bağlarına uzanıyor.

Yeni kurulan bir bağda beş yıllık bir süreç içindeki tüm bağcılık uygulamaları detaylıca anlatılırken üzüm türleri ve şarap yapım tekniklerine dair ender bulunur bilgiler veriliyor.

Şöyle yazıyor Sestini: “… sizlere on dönüm arazi alıp bağa çevirmenin maliyetini nakledeceğim. İşe en başından başlayıp bağ kâra geçene kadar yapılan masrafları göreceğiz. Tabii bağa yıl yıl nasıl bakmak gerektiğini de… Bağ bakımının iyi idrak edilmesi, bağcılığın ihtimam ve sebatla yapılması gerekiyor.”

Kuruş, para ve akçe cinsinden tüm masraf ve getirilerin sunulduğu tablolar ise bu ilk bölümü daha da değerli kılıyor.

İkinci bölüm, Boğaziçi bostan ve tarlalarındaki zirai üretimi inceliyor.

Yazar hububattan baklagillere, meyve sebzeden yabani türlere geniş bir yelpazedeki mahsul çeşitliliğini Türkçe adlarıyla sunuyor.

Bu sıra dışı eser, üçüncü bölümde Boğaziçi bahçelerine uzanıyor.

Sestini’nin detaylı Osmanlı bahçeleri tasvirini, modern botanik biliminin kurucusu kabul edilen Linneaus’un sistemiyle yaptığı çiçek sınıflandırması izliyor.

Yazar tıpkı zirai mahsuller gibi ağaç ve çiçekleri de Türkçe adlarıyla veriyor.

Son bölüm ise Osmanlı av teşkilatı ve Boğaz’daki av hayvanları üzerine.

Avcı sultanlara dair bir anlatı da sunan bu bölüm, Boğaz’daki ormanları incelerken hayvan varlığını da yine Linneaus sistemiyle ve Türkçe adlarıyla aktarıyor.

İstanbul Boğazı’na dair en değerli birincil kaynaklardan ‘Boğaziçi 1779’, Priscilla Mary Işın’ın önsözüyle Türkçede.

  • Künye: Domenico Sestini – Boğaziçi 1779, çeviren: Mert Pekdoğdu, Kitap Yayınevi, botanik, 124 sayfa, 2022

Kolektif – Her Yönüyle Ekmek (2022)

Ekmek sadece ekmek değildir.

Bir besinden çok daha fazlası, bir evren algısı, uygarlık formudur.

İçinde yaşadığımız dünya bütün kültürel kodlarıyla ekmek uygarlığıdır.

İnsanlık tarihinin her anında ekmeğin biçim vermediği bir iş birliği, dönüşüm ve her şeyi içine alan bir yaşama biçimine rastlamamak mümkün değildir.

Bir toplumun mayasında ne varsa onu yansıtır ekmek.

Onu sadece besin kaynağı olarak görmek yeterli değildir.

Bazıları için kişisel bir değer bazıları için de ortak bir geleneği temsil eden sofraların vazgeçilmezidir.

Onunla birlikteliği hatırlarız, aynı lokmayı bölüşmeyi, paylaşmayı, saygının ve sabrın zahmetini.

Bazen de ekmeğin kavgasına tutuşuruz, haksızlıklara uğrasak bile ekmeğimize sahip çıkarak ona atıfta bulunuruz.

İnsanca yaşamanın, yaşam mücadelesinin, emeğin ve dostluğun sembolüdür ekmek.

‘Her Yönüyle Ekmek’, mitolojiden başlayarak ekmeğin tarihteki yerini günümüze kadar derinlemesine ele alıyor.

Ve bunların dışına çıkıyor; sosyoloji, felsefe, sanat ve edebiyattaki yansımalarını okuyucuya sunuyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Agah Özgüç, Barışcan Ersöz, Berrin Bal Onur, Ergun Kocabıyık, Gültekin Emre, İpek Ahu Somay, İshak Sayğılı, İsmail Gezgin, Mehmet Yaşin, Nagihan Özkarabekir, Neşe Aksoy Biber, Özge Samancı, Priscilla Mary Işın ve Suavi Aydın.

  • Künye: Kolektif – Her Yönüyle Ekmek, koordinatör: Nagihan Özkarabekir, editör: Berivan Tapan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayınları, inceleme, 384 sayfa, 2022

Ahmed Şevket – Aşçı Mektebi (2021)

Ahmed Şevket, daha önce yayımlanmış Osmanlıca yemek kitaplarında yer almamış pek çok yerli yemek tarifi veriyor.

Yarma çorbasından oğmaça, kuyu kebabından lüfer küllemesine, kuru fasulye sahan musakkasından testi bamyasına ve kestaneli yahniye tam 914 tarif barındıran kitabın bir diğer önemi de tarifleri oldukça detaylı şekilde vermesi.

Kitap, Türkiye mutfak tarihi alanında önemli çalışmaları bulunan Priscilla Mary Işın tarafından yayına hazırlanmış.

Kitaba eklenen Sözlük bölümünde de, Fransızca terimlerden başka, günümüzde yaygın kullanılmayan Arapça sözcükler ve az bilinen bazı malzemelerle ilgili açıklamalar bulunuyor.

  • Künye: Ahmed Şevket – Aşçı Mektebi: İstanbul’un birinci sınıf aşçıbaşılarının muavenetiyle, 1920, hazırlayan: Priscilla Mary Işın, Kitap Yayınevi, yemek, 344 sayfa, 2021

Priscilla Mary Işın – Bereketli İmparatorluk (2020)

Osmanlı mutfağının kökenleri ve gelişimi üzerine usta işi bir çalışma.

Daha önce yemek kültürü ve yemek tarihi üzerine yaptığı önemli çalışmalarla bildiğimiz Priscilla Mary Işın, şimdi de Orta Asya Türkleri, Abbasiler, Selçuklular ve Bizanslılar gibi Osmanlı mutfağının temellerini oluşturan gelenekleri çok yönlü bir bakışla ortaya koyduğu bu özgün incelemesiyle karşımızda.

‘Bereketli İmparatorluk’, Osmanlı mutfağının tekdüze olmaktan ziyade, gelişen ve kendini sürekli yenilemeyi başaran bir yemek kültürüne sahip olduğunu gösteriyor.

Kitap, hem bu zengin mutfak kültürünü tanıtıyor hem de Osmanlı yemek kültüründe adab-ı muaşeret kuralları, aşçılar, lokantalar, kanunlar ve gıda ticareti gibi pek çok konuyu aydınlatıyor.

Çok sayıda belgeye dayanmasıyla da büyük önem arz eden ‘Bereketli İmparatorluk’un, tam yüz yirmi renkli görselle zenginleştiğini de ayrıca belirtelim.

Çalışma, Osmanlı mutfak kültürünün, farklı toplumsal kesimlerin birikimini bir araya getirerek sosyal kimliğin inşasına katkı sağladığını ortaya koyuyor.

  • Künye: Priscilla Mary Işın – Bereketli İmparatorluk: Osmanlı Mutfağı Tarihi, Vakıfbank Kültür Yayınları, tarih, 360 sayfa, 2020

Friedrich Unger – Şark Şekerciliği (2020)

Bu kitabın yazarı Friedrich Unger, Yunanistan’ın ilk kralı I. Otto’nun şekercibaşısıydı.

Unger 1835 yılında İstanbul’u ziyaret etmiş, şehirdeki helvacı ve şekercilerin çalışmalarını inceleyerek tariflerini derlemişti.

1838 yılında yayımlanan bu kitap ise, Osmanlı şekerciliği konusunda eşi benzeri olmayan bir çalışma.

Kitap, toplam 97 şekerleme ve tatlı tarifini içeriyor.

Bunların içinde de tarçınlı peynir şekeri, çağla reçeli, arşın helvası, mühürlü akide şekeri gibi başka hiçbir kaynakta tarifi bulunmayan tatlılar da yer alıyor.

Kitap, profesyonel bir şekerci tarafından yazıldığı için ayrıca büyük öneme haiz.

Unger, şekercilik sanatının en canlı olduğu devirde, başlıca icracılar ve onların çalışma mekânları hakkında çok önemli bir kitaba imza atmış.

  • Künye: Friedrich Unger – Şark Şekerciliği, çeviren: Priscilla Mary Işın ve Merete Çakmak, Yapı Kredi Yayınları, tarih, 152 sayfa, 2020

Priscilla Mary Işın – Yemeğin Kültürel Tarihi (2018)

Yemek insanlar, toplumlar ve devletler arasındaki ilişkilere ışık tutar.

Yakın zamanda yayına hazırladığı ‘Fenni-i Tabâhat’ (Aşçılık Bilimi) adlı kitabı yayınlanan ve 1980’lerden beri Türkiye’nin mutfak tarihine yönelik araştırmalarıyla bildiğimiz Priscilla Mary Işın da bu güzel çalışmasında, avcı kabilelerden modern toplumlara yemeğin kültürel tarihini ilginç ve aydınlatıcı ayrıntılarla irdeliyor.

Işın, farklı mutfaklar arasındaki bağlantılara dikkat çekerek, konuyu tarihöncesinden başlayarak 20. yüzyılın başına kadar ana hatlarıyla işliyor.

Kitap bu amaçla, mutfak tarihinde öne çıkan dönem, bölge ve medeniyetler olarak Paleolitik Çağ, Neolitik Çağ, Mezopotamya, Eski Mısır, Hitit, Urartu, Lidya, Frigya, Antik Yunan, Roma, Bizans, İran, Arap, Orta Asya, Hindistan, Çin, Selçuklu, Osmanlı ve Batı Avrupa mutfaklarını araştırıyor.

Anadolu ise, tarımın başladığı bölgede yer alması ve üç kıta arasında bir köprü oluşturmasından dolayı, tarih boyunca farklı kültürlerin etkileşimde bulundukları bir kavşak oldu.

Anadolu’yu da bu niteliğiyle ele alan Işın, yaşadığımız coğrafyanın tarihten bugüne yemek kültürü açısından ne denli zengin olduğunu gözler önüne seriyor.

Hem damak tadına hem de yemek kültürü tarihine düşkün olanların kaçırmaması gereken bir kitap.

  • Künye: Priscilla Mary Işın – Yemeğin Kültürel Tarihi, Yapı Kredi Yayınları, yemek, 424 sayfa, 2018

Mehmed Reşad – Fenn-i Tabâhat (2018)

Kurban kavurmasından düğün paçasına, ciğer sarmasından imaret çorbasına, yoğurtlu kirde kebabından baba tatlısına,  Osmanlı mutfağından yüzlerce yemek tarifi, bu muhteşem kitapta.

1921-1923 arasında dört cilt halinde yayınlanan ‘Fenn-i Tabâhat’, Osmanlı döneminin yayınlanan son yemek kitabı olarak Osmanlı dönemi mutfağı hakkında altın değerinde bir kaynak.

Kız mekteplerinde okutulmak amacıyla hazırlanan kitap, barındırdığı zengin tariflerin yanı sıra, yemek malzemeleri, pişirme teknikleri ve mutfak alet edevatıyla ilgili zengin bilgiler de sunuyor.

Kitap, Osmanlı mutfağından 524 tarifin yanı sıra, dönemin beğenilen lezzetlerinden olan Fransız mutfağından da 266 tarif barındırıyor.

Çalışma, 1980’lerden beri Türkiye’nin mutfak tarihine yönelik araştırmalarıyla bildiğimiz Priscilla Mary Işın.

  • Künye: Mehmed Reşad – Fenn-i Tabâhat, 1340-1341 (Aşçılık Bilimi, 1921-1923), hazırlayan: Priscilla Mary Işın, Kitap Yayınevi, yemek, 371 sayfa, 2018