Kolektif – Türkiye’de Kent ve Çevre Yönetimi (2023)

İnsanlık ve doğa son yıllarda pek çok sorunla karşılaşıyor.

Bu sorunların ortaya çıkışında kent ve çevre yönetiminde yaşanan aksaklıkların da dikkat çeken etkileri bulunuyor.

Afetler, orman yangınları, pandemi, gıda güvensizliği, küresel ve yerel tedarik zincirlerindeki kopmalar, iklim değişikliği, küresel ısınma, atıklar, aşırı hava olayları, nükleer riskler, kirlilik, artan enerji ihtiyacı, çarpık kentleşme gibi sorunlar irdelendiğinde, bu gerçeklik daha da görünür hale geliyor.

Bu kitap, söz konusu etkileri Türkiye özelinde ele alarak literatüre bu bağlamda katkı sunuyor.

‘Türkiye’de Kent ve Çevre Yönetimi’ kitabı, bu alanlarda çalışan akademisyenler, araştırmacılar ve öğrenciler için olduğu kadar, insanlığın ve doğanın karşı karşıya olduğu sorunlar ve bu sorunlara karşı geliştirilebilecek çözüm yollarıyla ilgilenen tüm okurlar için de kapsamlı ve bütüncül bir başucu kaynağı.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Ruşen Keleş, Tayfun Çınar, Ayşegül Mengi, Yücel Çağlar, Nilgün Görer Tamer, Halil Semih Eryıldız, Demet Irklı Eryıldız, Mehmet Tunçer, Aygül Akkuş, Nuray Şahin, Harun Tanrıvermiş, Yeşim Tanrıvermiş, Sabriye Ak Kuran, İklim Ceren Gürseler, Sinem Atay, Arda Özkan, Levent Ürer, Hikmet Kuran, Mehmet Ozan Özbek, Yusuf Erbay, Asmin Kavas Bilgiç ve Hayriye Şengün.

  • Künye: Kolektif – Türkiye’de Kent ve Çevre Yönetimi, editör, Ruşen Keleş ve Hikmet Kuran, Nika Yayınevi, ekoloji, 440 sayfa, 2023

Ruşen Keleş, Yusuf Erbay ve Kemal Görmez – Kentsel Dönüşümden Kentsel Ranta (2022)

Türkiye’nin 1980 sonrasında dünya kapitalist sistemiyle hızlı bir şekilde bütünleşmeye yönelmesi, her alanda yeni-liberal politikaların uygulanmasını kaçınılmaz kıldı.

Yeni-liberalizm, 2000’li yıllarla birlikte kentsel politikalar üzerinde de egemen anlayış haline geldi.

Kentsel dönüşüm uygulamaları, yeni-liberal politikaların kent mekânındaki egemenliğinin en açık şekilde gözlemlendiği alanlar oldu.

Bu uygulamalar sonucunda, oluşan kentsel rantın eşit ve adil olmayan biçimde dağıtıldığı ve bu olumsuzlukların giderek büyüdüğü yönündeki eleştiriler artıyor.

Kentlerin sağlıklı ve düzenli bir biçimde gelişebilmesi için, insan yerleşimlerinin bugününe ve geleceğine planlı olarak müdahale edilmesi kaçınılmazdır.

Türkiye’de imar planı değişikliklerinden çoğu, rant yaratıp paylaştırmayı ilke olarak benimsemiş durumda.

Çarpık kentleşmeye çare olarak sunulan “çarpık kentsel dönüşüm” uygulamalarının en rahatsız edici örnekleri, merkezi bir kurum olarak bütün ülkede yetkili kılınan TOKİ tarafından hayata geçiriliyor.

Bu kurumun kimi belediyelerle işbirliği yaparak gerçekleştirdiği kentsel dönüşüm projelerinde, kent toprağının artan değerinin paylaşım yönteminden, halk ve geleceğin kuşakları sürekli olarak zarar gördü ve bugün de görüyor.

İşte üç yazarlı eldeki kitap, bu süreci çok yönlü bir şekilde irdeleyen metinler barındırıyor.

  • Künye: Ruşen Keleş, Yusuf Erbay ve Kemal Görmez – Kentsel Dönüşümden Kentsel Ranta, İmge Kitabevi, kent çalışmaları, 168 sayfa, 2022

Corinne Lepage – Başka Türlü Yaşamak (2021)

Neoliberal kapitalizmin yarattığı sosyo-ekonomik, siyasal ve ekolojik tahribatı nasıl aşabiliriz?

1995-1997 yılları arasında Çevre Bakanlığı yapmış Fransız siysaetçi Corinne Lepage, dünyayı daha iyi bir yer haline getirebilecek yeni bir ekonomik ve siyasal model öneriyor.

Başka türlü yaşamanın mümkün olduğuna işaret eden Lepage, yeni üretim ve tüketim biçimleri geliştirilerek alınması gereken ekolojik önlemlerden, daha kapsayıcı demokratik yöntemlerin geliştirilmesine kadar geniş bir yelpazede, insanlığın geleceğinin iyileştirilmesi için hareket edilmesi gerekliliğinin altını çiziyor.

  • Künye: Corinne Lepage – Başka Türlü Yaşamak, çeviren: Ruşen Keleş ve Can Umut Çiner, İmge Kitabevi, siyaset, 149 sayfa, 2021

Ruşen Keleş ve Ayşegül Mengü – Kent Hukuku (2017)

Çevre etiği, kentbilim ve kentleşme politikaları gibi alanlarda sayısız çalışmaya imza atmış Ruşen Keleş ve Ayşegül Mengü’den, kent hukuku için bir kılavuz.

Çalışma, kent hukukunu, farklı insanların bir arada yaşadığı bir mekân olarak kenti kapsayan kurallar bütünü olarak tanımlayıp tartışıyor.

Yaşam kalitesi yüksek kentsel mekânlar yaratmak, çevre değerlerini korumak ve bireysel yarardan ziyade kamu yararını gözetmenin kent hukukunun ana konuları olduğunu belirten yazarlar, kent yönetimlerinin daha katılımcı ve hesap verebilir olmaları için yasama, yürütme ve yargı erklerine düşen görevleri de kapsamlı bir şekilde ele alıyor.

Kitap, daha yaşanabilir ve doğaya daha az zarar veren bir kent yaratmak için sağlam yasal düzenlemelerin neden vazgeçilmez olduğunu, fakat bundan da önce, yaşadıkları kent üzerinde söz hakkı sahibi olmak için yurttaşların neden edilgen değil de etkin birer yurttaş olmaları gerektiğini gözler önüne sermesiyle değerli ve önemli.

  • Künye: Ruşen Keleş ve Ayşegül Mengü – Kent Hukuku, İmge Kitabevi, hukuk, 263 sayfa

Ruşen Keleş – Kentleşme Politikası (2013)

  • KENTLEŞME POLİTİKASI, Ruşen Keleş, İmge Yayınları, kent, 703 sayfa

KENTLESME

Ruşen Keleş’in ilk baskısı 1984’te yapılan ‘Kentleşme Politikası’, aradan geçen zamanda onlarca baskı yaparak, kent-çevre yazını alanında haklı bir üne kavuşmuş. Kitapta kentleşme, arsa spekülasyonu, konut, gecekondu, imar ve  çevre konuları kapsamlı bir şekilde açıklandığı gibi, bu alanlardaki sorunlar saptanıyor ve bunlara dair çözüm önerileri sunuluyor. Keleş’in çalışması, yıllardır çarpıklığından kurtulamayarak kimliklerini yitirmiş kentlerin bu hale gelmesindeki başlıca etken olan iktidarların kalkınmacı politikalarını sorguluyor ve bu kötü gidişin sona erdirilmesi için yapılması gerekenlerin neler olduğuna odaklanıyor.