Richard J. Evans – Tarihin Savunusu (2025)

Richard J. Evans’ın ‘Tarihin Savunusu’ adlı çalışması, postmodernizmin tarihçiliğe yönelik eleştirilerine karşı güçlü bir savunma niteliğinde. Evans, tarihçiliğin nesnelliğinin ve geçmişi doğru bir şekilde anlama çabasının hala mümkün olduğunu savunuyor.

Yazar, postmodernistlerin tarih anlatılarının öznel ve göreceli olduğunu, tarihçilerin de kendi ideolojileri ve ön yargılarıyla yönlendirildiğini iddia etmesine rağmen, tarihçiliğin bilimsel bir disiplin olduğunu ve nesnellik arayışının temel bir ilke olduğunu vurguluyor. Evans, tarihçilerin geçmiş olayları incelerken kaynakları eleştirel bir şekilde değerlendirmeleri, farklı perspektifleri dikkate almaları ve kanıtları dikkatlice analiz etmeleri gerektiğini belirtiyor.

Kitapta, tarihçiliğin önemi ve gerekliliği de vurgulanıyor. Evans’a göre tarih, geçmişi anlamamızı, geleceğe dair daha bilinçli kararlar almamızı ve kimliğimizi oluşturmamızı sağlayan önemli bir araçtır. Tarihçilik, sadece geçmişteki olayları kaydetmekle kalmaz, aynı zamanda güncel sorunlara ışık tutar ve toplumsal bilincin gelişmesine katkıda bulunur.

‘Tarihin Savunusu’, tarihçilik alanında çalışanlar ve tarih meraklıları için önemli bir kaynak niteliğinde. Kitap, tarihçiliğin temel ilkelerini açık bir şekilde ortaya koyarken, aynı zamanda postmodernizm gibi farklı tarih anlayışlarını da eleştirel bir gözle değerlendiriyor. Evans, tarihçiliğin sadece geçmişe yönelik bir disiplin değil, aynı zamanda geleceğe dair umut veren bir uğraş olduğunu vurguluyor.

  • Künye: Richard J. Evans – Tarihin Savunusu, çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, Vakıfbank Kültür Yayınları, tarih, 324 sayfa, 2025

Perry Anderson – Mutlakıyetçi Devletin Kökenleri (2023)

Avrupa’da mutlakıyetçi devletin doğasını ve gelişmesini Marksist bakış açısıyla ve karşılaştırmalı olarak inceleyen harika bir eser.

Perry Anderson, mutlakıyetçiliği, modern dünyadaki ilk uluslararası devlet sistemi olarak tanımlıyor.

Feodalizmden kapitalizme geçiş ve bu geçişin toplumsal yapıda yarattığı dönüşüm, uzun yıllardır tarihyazımının temel tartışma konularından biri.

Perry Anderson, erken Modern Çağ ile Avrupa’da hâkimiyetini ilan eden Mutlakıyetçiliği, bu dönüşümün merkezî siyasal teması olarak ele alıyor.

Batı ve Doğu Avrupa’nın toplumsal yapılarının birbirinden ayrılan ve birbirini tamamlayan niteliklerinin karşılaştırmalı tarih perspektifiyle ele alındığı ‘Mutlakıyetçi Devletin Kökenleri’, devletlerin doğa ve yapılarının evrimindeki çeşitliliği benzerlik ve karşıtlıklarının açığa çıkarılması yoluyla inceliyor.

‘Antikiteden Feodalizme Geçişler’in izinden giden bu klasikleşmiş çalışma, iktisadi yapıyla toplumsal ve siyasal yapı arasındaki ilişkilerden yola çıkarak çok boyutlu bir yaklaşım sergiliyor.

Avrupa ile sınırlı kalmayan Anderson, “Asya Tipi Üretim Tarzı” kavramsallaştırmasının geçerliliğini İslâm dünyası, Japon feodalizmi ve Çin örneği üzerinden tartışırken, birbirinden ayrı olay ve bütüncül yapıların benzerlik ve farklılıklarını ortaya koyuyor.

Kitaptan bir alıntı:

“Bir yüzyıl sonra, devletin tümüyle ortadan kaldırılması devrimci sosyalizmin hâlâ hedeflerinden birisi olarak ortadadır. Ancak, onun kesin olarak yok oluşuna verilen fevkalade önem, onun tarihteki varlığının tüm ağırlığına tanıklık etmektedir. Mutlakıyetçilik, modern dünyadaki ilk uluslararası devlet sistemi, sırlarını ya da bize öğreteceği dersleri hiçbir şekilde tüketmemiştir. Bu çalışmanın hedefi bunların bazılarının tartışılmasına katkıda bulunmaktır (…) Bu birbirini izleyen ve karşıt altüst oluşlarla sembolleşen kıtanın bölünmüşlüğünün sonuçları hâlâ bizimledir.”

  • Künye: Perry Anderson – Mutlakıyetçi Devletin Kökenleri, çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, İletişim Yayınları, tarih, 480 sayfa, 2023

Kolektif – Başka Bir Dünyadan Şarkılar (2022)

‘Başka Bir Dünyadan Şarkılar: Sinema ve Türkiye Sosyolojisi’, iki kitaptan oluşan bir film çalışmaları derlemesinin ikinci kitabı.

İlk kitap, ‘Hayatın Taklidi Dünyanın Derdi: Film Çalışmalarında Güncel Yaklaşımlar’dı.

Bu kitaplar, doktora tezi, verdiği dersler, kitap, makale ve çevirileriyle film çalışmalarının ve akademik sinema eğitiminin Türkiye üniversitelerindeki öncü ismi Nilgün Abisel’e armağan olarak tasarlandı.

‘Başka Bir Dünyadan Şarkılar’, doktora tezinden başlayarak Abisel’in çalışmalarında ağırlıklı bir yeri bulunan Türkiye sinemasına odaklanıyor.

Bu çerçevede kitaptaki yazılar, çeşitli konuları (filmler, yönetmenler, dönemler, vd.) güncel yaklaşımlar üzerinden yenilikçi bir bakışla ele alıyor.

Böylece ‘Başka Bir Dünyadan Şarkılar’, tarihten estetiğe, çevre, yaşlı bakımı ve demokrasi gibi başlıklardan sinema eğitimine, ele aldıkları meseleler açısından çeşitlilik içeren yazılar aracılığıyla, yerli sinema üzerine ilginç bir toplam sunuyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Nezih Erdoğan, Rukiye Karadoğan, Kurtuluş Kayalı, Ahmet Gürata, Pembe Behçetoğulları, Funda Şenol Cantek, Ali Karadoğan, Levent Köker, Uygur Kocabaşoğlu, Aysun Akan, Murat İri, Emrah Özen ve Nejat Ulusay.

  • Künye: Kolektif – Başka Bir Dünyadan Şarkılar: Sinema ve Türkiye Sosyolojisi (Nilgün Abisel’e Armağan 2), derleyen: Nejat Ulusay, Umut Tümay Arslan, Ali Karadoğan ve Pembe Behçetoğulları, Dipnot Yayınları, sinema, 248 sayfa, 2022

Edward Hallett Carr – Sovyetler’de Fetret Devri (2022)

Lenin’in yavaş yavaş iktidarını kaybettiği, Stalin’in önlenemez bir şekilde yükseldiği sürecin muazzam bir tasviri.

Büyük tarihçi Edward Hallett Carr, büyük dönüşümler yaratan Sovyetler’deki Fetret devrini kuşatıcı bir bakışla inceliyor.

Sovyetler’deki iç savaştan sonra Lenin’in yavaş yavaş iktidarını kaybetmesi, Stalin’in ise aynı şekilde güç kazanmasıyla başlayan bir dönem, Sovyetler’de Fetret Devri.

Carr, Lenin’in ölümüyle sonlanan bu kitapta, bu dönemi adım adım izliyor.

Ekonomik krizlerden, bilhassa tanınma hususunda diğer ülkelerle ilişkilere, Almanya’daki devrim potansiyelinin gerçekleştirilmesi için çalışmalardan, içerideki iktidar mücadelesine ve parti içi muhalefetin susturulma çabalarına dek uzanan bir perspektifte Sovyetler’deki dönüşümü takip ediyor.

Troçki’yle Stalin’in çatışmalarını ele almanın yanı sıra, nihayetinde Stalin’in nasıl yavaş ama kararlı bir biçimde iktidara geldiğini anlatıyor; Stalin ve Lenin’in siyasi görüşlerindeki farklılıkların altını çiziyor.

Birçok kaynaktan ve arşiv kayıtlarından yararlanan Carr, usta tarihçiliğiyle Sovyetler’in bir dönemine ışık tutuyor.

Kitaptan bir alıntı:

“Lenin’in son hastalığının son ayları ve ölümünden sonraki ilk haftalar, 1923 Mart-1924 Mayıs aralığı, –Sovyet işlerinde bir ateşkes ya da interregnum olarak– tartışmalı kararlardan elden geldiğince kaçınıldığı ya da askıda bırakıldığı bir tür ara dönem olarak şekillenir: [Bolşevik Devrimi üzerine hazırlanan kapsayıcı çalışmanın] yeni planında bu dönem, şimdi Sovyetler’de Fetret Devri 1923-1924 adı altında yayımlanan ayrı bir cilt oluşturuyor.”

  • Künye: Edward Hallett Carr – Sovyetler’de Fetret Devri (1923-1924), çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, İletişim Yayınları, tarih, 428 sayfa, 2022

E. P. Thompson – Tarih Yapmak (2020)

İngiliz Marksist tarihçilerin en karizmatik üyesi olan Edward Palmer Thompson, 20. yüzyılda yetişmiş en büyük tarihçilerden biridir.

Thompson’un makaleleri ve konuşmalarını bir araya getiren ‘Tarih Yapmak’ adlı bu kitabı ise, kendi tarihçiliğine dair fikirlerini ayrıntılı bir şekilde paylaştığı ve bu yönüyle eşsiz diyebileceğimiz bir çalışmadır.

Yazar ölmeden kısa bir süre önce hazırladığı kitabında, tarihe bakış açısını, ilgilendiği meseleleri, tartıştığı kişileri, çalıştığı şahsiyetleri, araştırdığı konuları bizimle paylaşıyor.

Kitabı, genel okuyucunun yanı sıra, Thompson’ın çalışmalarına merak duyanlar için iyi bir giriş kitabı olarak da öneriyoruz.

  • Künye: E. P. Thompson – Tarih Yapmak: Tarih ve Kültür Üzerine Yazılar, çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, tarih, 376 sayfa, 2020

Simon Jenkins – İngiltere’nin Kısa Tarihi (2020)

İngiltere tarihi, zaferleri ve felaketleriyle istikrarlı bir şekilde, dünya üzerindeki ülkelerin tarihlerinin en maceralılarındandır.

Simon Jenkins’in bu güzel çalışması da, İngiltere’nin doğuşundan Fatih William’a, Magna Carta’dan Yüz Yıl Savaşları’na, Güller Savaşı’ndan Tudor hanedanına, Reformasyon çağından Edwardlar dönemine, Thatcherizm’den bugüne, İngiltere’nin dört dörtlük bir tarihini sunuyor.

Kitap, tarihin muhtemelen en şatafatlı geçmişine sahip bir ulusun kökenlerine inmek için çok iyi fırsat.

  • Künye: Simon Jenkins – İngiltere’nin Kısa Tarihi, çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, İletişim Yayınları, tarih, 360 sayfa, 2020

Uygur Kocabaşoğlu – “Hürriyet”i Beklerken (2010)

Uygur Kocabaşoğlu ‘”Hürriyet”i Beklerken’de, içlerinde Tanin, Meşveret, İkdam, Şuray-ı Ümmet gibi yayın organlarının bulunduğu İkinci Meşrutiyet döneminin basınını, onun kimi başat özelliklerini ve etkili olmuş aktörlerini inceliyor.

Kocabaşoğlu, dönem basınının kronolojik bir tarihini vermekle yetinmeyerek, İkinci Meşrutiyet’in toplumsal ve siyasal ortamının kendine has özellikleriyle basın özgürlüğü arasındaki ilişkiyi bütünlüklü bir bakışla analiz ediyor.

Çalışma, 31 Mart ve ardından biçimlenen İttihad ve Terakki iktidarı tarafından sonlandırılan İkinci Meşrutiyet’in özgür ortamında, basının ne denli önemli bir rol üstlendiğini ortaya koyuyor.

  • Künye: Uygur Kocabaşoğlu – “Hürriyet”İ Beklerken, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, inceleme, 186 sayfa

Edward Hallett Carr – Karl Marx (2010)

Edward Hallett Carr, bizde de iyi tanınan 20. yüzyılın en önde gelen tarihçilerindendir.

Carr’ın on dört ciltten oluşan 1917 sonrası Rusya siyasî tarihini ele alan dev eserinin yanı sıra, Dostoyevski, Karl Marx ve Mikhail Bakunin gibi ünlü isimler üzerine yazdığı biyografileri de bulunuyor.

İşte bu nitelikli biyografilerden olan elimizdeki çalışma, Marx’a dair pekçok bilgi aktarması, Marx’ın çoğu kez haklı olduğu “huysuz yanını” sergilemesi ve ayrıca zevkle okunan bir eser olmasıyla önemli.

“Marx hakkında biyografi yazan hiç kimse Marksizmi görmezlikten gelemez.” diyen Carr, ele aldığı portrenin hakkını vererek, Marx’ın hayatı ve kişiliği ile yaşadığı dönemdeki olaylar arasındaki bağlantıları hassas bir bakışla irdeliyor.

  • Künye: Edward Hallett Carr – Karl Marx, çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, İletişim Yayınları, biyografi, 367 sayfa

Uygur Kocabaşoğlu ve Aysun Akan – Mütareke ve Milli Mücadele Basını (2019)

Sabah’tan İkdam’a, Tanin’den Yeni Gazete ve Vakit’e; Abdullah Cevdet’ten Ahmed Ağaoğlu’na, Ahmed Emin Yalman’dan Yunus Nadi ve Zekeriya Sertel’e, Mütareke ve Milli Mücadele dönemi basın kuruluşları ve önde gelen gazetecileri hakkında arşivlik bir eser.

Uygur Kocabaşoğlu ve Aysun Akan’ın yaklaşık 730 sayfayı bulan bu oylumlu kitabı, bu alanda şimdiye kadar yapılmış en kapsamlı çalışma niteliğinde.

Kitap, o dönemlerdeki gazete ve dergilerin niteliklerini, toplumsal ve siyasi gelişmelerin basın dünyasına nasıl yansıdığını, basındaki örgütlenmelerin nasıl olduğunu, basın emekçilerinin içinde bulundukları koşulları ve basın-yayın kuruluşlarının ekonomi politiğini çok yönlü bir bakışla ortaya koyuyor.

Kitabın devamında ise, o dönemin gazete sahipleri, başyazarları, yazarları, çizerleri, muhabirleri, yöneticileri ve diğer çalışanlarının portrelerine yer veriliyor.

Çok sayıda görsel malzemeyle de zenginleşmiş kitabın, bütün bu yönleriyle, bu alanda araştırma yapacak kişilere çokça faydalı olacağını söylemeliyiz.

  • Künye: Uygur Kocabaşoğlu ve Aysun Akan – Mütareke ve Milli Mücadele Basını: Direniş ile Teslimiyetin Sözcüleri ve “Mahşer”in 100 Atlısı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, tarih, 728 sayfa, 2019

Julián Casanova – İspanya İç Savaşı’nın Kısa Tarihi (2015)

Hizipler arasındaki çatışmalarla derinden bölünmüş İspanya, Temmuz 1936’da büyük bir iç savaşa yuvarlandı.

Julián Casanova’nın kitabı, Cumhuriyet fikri etrafında örgütlenen siyasi kanatlardan anarşist hareketin toplumda büyük destek kazanışına ve bütün bir iç savaşın faşizmle sonuçlanmasına sürecin kapsamlı bir hikâyesini sunuyor.

Kitapta, İspanya’da Monarşi’den Cumhuriyet’e geçişte yaşanan çatışmalar, bu çatışmanın büyük bir iç savaşa dönüşmesi, savaşın uluslararası bir boyut kazanması ve faşistlerin sosyalistlere karşı savaşı kazanmalarıyla birlikte İspanya’da faşizmin ve militarizmin yükselişi ve bunun gibi pek çok konu ele alınıyor.

İspanya İç Savaşı hakkında derli toplu bir kaynak arayanlar, bu kitabı kaçırmasın deriz.

  • Künye: Julián Casanova – İspanya İç Savaşı’nın Kısa Tarihi, çeviren: Uygur Kocabaşoğlu, İletişim Yayınları, tarih, 254 sayfa, 2015