Calderon de la Barca – Hayat Bir Rüyadır (2011)

  • HAYAT BİR RÜYADIR, Calderon de la Barca, çeviren: Başar Sabuncu, İş Kültür Yayınları, oyun, 105 sayfa

 

İspanyol edebiyatının altın çağının önemli yazar ve şairlerinden Calderon de la Barca, ‘Hayat Bir Rüyadır’da, bireyin ezeli ve ebedi varoluş krizini, felsefi bir bakışla çerçeveleyerek anlatıyor. Oyunun bir yerinde, Prens Segismundo’nun ağzından “Hayat dediğin nedir? / Gelip geçici bir yanılsama, / bir gölge oyunu, bir düzmece; / en yüce sayılanın hiç değeri yok. / Çünkü bir rüyadır hayat, / ve rüya da rüyadır sadece.” diyen de la Barca, Polonya kralı Basilio, Prens Segismundo, Moskova Dükü Astolfo, yaşlı saraylı Clotaldo, uşak Clarin, Prenses Estrella ve soylu kadın Rosaura gibi karakterleri aracılığıyla, kaderi ve iradeyi sorguluyor.

Laura A. Jana ve Jennifer Shu – Yemek Savaşları (2011)

  • YEMEK SAVAŞLARI, Laura A. Jana ve Jennifer Shu, çeviren: Cengizhan Elmas, İmge Yayınları, yemek, 335 sayfa

 

İki yazarlı ‘Yemek Savaşları’, çocukların hayat boyu sürdürebilecekleri sağlıklı beslenme alışkanlıklarını geliştirmelerine yardımcı olmasıyla, bilhassa çocuk beslenmesiyle ilgili sorunlar yaşayan ebeveynlere hitap ediyor. Bilen bilir, çocuk beslenmesi, ebeveynler için sürekli bir sıkıntı haline işaret eder. Kitabı bu yönüyle özgün kılan husus, çocukların yemek zorunda oldukları ve tüketmek istedikleri gıdalar arasında gerçekçi bir orta yol bulmaya yardımcı olması. Kitap, çocukların beslenmeyle ilgili özel ve inatçı durumları için, çocuğun iştahını artırmaktan sofrayı hazırlamaya kadar birçok pratik ve bilgilendirici öneri barındırıyor.

Geoffrey Hosking – Rusya ve Ruslar (2011)

  • RUSYA VE RUSLAR, Geoffrey Hosking, çeviren: Kezban Acar, İletişim Yayınları, tarih, 901 sayfa

 

Rusya tarihi profesörü Geoffrey Hosking, elimizdeki oylumlu kitabında, Rus ve Rusya tarihini, erken dönemden 2001’e uzanan geniş bir zaman aralığında araştırıyor. Hosking çalışmasında, imparatorluk öncesi Rusya ve Rus İmparatorluğu’nun başlangıcı; çalkantılı 17. yüzyılda imparatorluğun sıkıntılı inşası; Büyük Petro ile Rusya’da başlayan Avrupalılaşma süreci; emperyal kriz dönemi; Ekim devrimi; Sovyet toplumunun bilinçlenmesi; devrim ütopyasının çöküşü ve düşüşü gibi konuları anlatıyor. Rusya’nın siyasî, tarihi ve iktisadi değişimlerini çok yönlü bir şekilde ele alan kitap, bu özgün ülkeyi yakından tanımak isteyenler için iyi bir kaynak.

Merter Oral – Weimar Cumhuriyeti’nden Günümüze Fotoğraf Ajanslarının Fotojurnalizme Katkıları (2011)

  • WEIMAR CUMHURİYETİ’NDEN GÜNÜMÜZE FOTOĞRAF AJANSLARININ FOTOJURNALIZME KATKILARI, Merter Oral, Espas Yayınları, fotoğraf, 136

 

Kimilerinin, gerçek anlamda ilk modern kültür olarak tanımladığı Weimar Cumhuriyeti, birçok soruna kaynaklık etmesine rağmen, aynı zamanda avangard sanat akımlarının epeyi canlı olduğu bir dönemdi. Merter Oral elimizdeki kapsamlı çalışmasında, avangard sanat akımlarının geliştiği bu dönemin, dolaylı olarak fotojurnalizmin doğduğu ortama da katkıda bulunduğunu söylüyor. Oral burada, savaşın yarattığı demografik hareketlilik ertesinde ortaya çıkan yeni bir tür fotoğrafçı kadrosunu, bu kadronun katılımıyla meydana gelen fotoğraf ajanslarını ve söz konusu ajansların modern fotojurnalizmin doğuşuna ne gibi katkılar sunduğunu irdeliyor.

Malik Aksel – Sanat ve Folklor (2011)

  • SANAT VE FOLKLOR, Malik Aksel, Kapı Yayınları, folklor, 366 sayfa

 

Malik Aksel’in bütün eserlerinin beşinci cildi olan elimizdeki kitap, kendisinin sanat ve yazı hayatının bir özeti olarak düşünülebilir. Zira çalışma, Aksel’in 1933-1976 yılları arasında çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanan yazılarından oluşuyor. Aksel yazılarında, resim sanatını ve bu sanatın Türkiye’de Tanzimat’tan sonraki gelişme safhalarını; Cumhuriyet’in ilk yirmi yılında Ankara’daki sanat hayatını; eski sanatların estetiği ve hayatımızdaki yerini; folkloru, halk hikâyelerini ve halk resmini anlatıyor. Kitapta bunun yanı sıra, dergi sayfalarında unutulmaya terk edilmiş, Malik Aksel’le yapılmış röportajlar da yer alıyor.

Selen Özarslan Aktar – Ekolojik Yaşam Rehberi (2011)

  • EKOLOJİK YAŞAM REHBERİ, Selen Özarslan Aktar, Yeni İnsan Yayınları, ekoloji, 138 sayfa

 

Selen Özarslan Aktar, nitelikli çalışması ‘Ekolojik Yaşam Rehberi’nde, ev temizliği, bebek-çocuk bakımı, alternatif enerji kaynaklarının kullanımı ve ev hayvanlarının bakımı gibi birçok detay üzerinden ekolojik bir hayatın nasıl yaşanabileceğini araştırıyor. Kitap, küresel ısınmadan çocuk hastalıklarındaki artışa kadar geniş bir yelpaze içerisinde, bir tek ailenin bile yapacağı değişikliğin, insanın, dünyanın ve diğer canlıların hayat kalitesinde nasıl büyük gelişmelere vesile olabileceğini ortaya koymasıyla dikkat çekiyor. Bu bilgilendirici ve zevkli çalışma, kendini sınırlamadan, keyifli bir çevreciliğin olabileceğini gösteriyor.

Orhan Gökdemir – Faili Meçhul Cinayetler Tarihi (2011)

  • FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER TARİHİ, Orhan Gökdemir, Destek Yayınları, siyaset, 384 sayfa

 

Bilindiği gibi Türkiye, “faili meçhul” cinayetler ülkesi. Orhan Gökdemir bu kitabında, Osmanlı İmparatorluğu’ndan günümüze, bir “tarz-ı siyaset” olarak cinayetleri araştırıyor. Çalışma en çok, eski deyişle katl, yenisi ile cinayetin, mutlaka bir “siyaset” yapış tarzına tekabül ettiğini ortaya koymasıyla dikkat çekiyor diyebiliriz. Kitap, Osmanlı’da işlenen cinayetlerle açılıyor ve bu dönemin öne çıkan infaz tarzlarını ele alıyor. Yazar, Cumhuriyet dönemindeki cinayetleri de, 33 Kurşun olayı ile Sabahattin Ali’nin katli üzerinden anlatıyor. Gökdemir ardından 27 Mayıs sonrası, 1980 sonrası ve 1990 sonrası faili meçhul cinayetlere uzanıyor.

İzak Babel – Odessa Öyküleri (2011)

  • ODESSA ÖYKÜLERİ, İzak Babel, çeviren: Ergin Altay, Can Yayınları, öykü, 374 sayfa

 

‘Odessa Öyküleri’, Rus Yahudisi yazar İzak Babel’in toplu öykülerinin ilk cildi. Burada, Babel’in erken dönem öyküleri, doğduğu Odessa’ya dönüşünde kaleme aldığı öyküleri ve 1925-1938 arasında kaleme aldığı ve çocukluğu ile gençliğinden izler taşıyan otobiyografik öyküleri yer alıyor. Kitap bu yönüyle, Babel’in kısa öykü alanındaki yetkinliğini gözler önüne seriyor. Babel, hem ilk dönem öykülerindeki naif hem de olgunluk dönemindeki daha karmaşık ve parlak öykülerinde, Rus sosyal yaşamının kendine has yönlerini, ustaca gözlemlerle anlatıyor ve fahişelik, ergen hamileliği ve kürtaj gibi yaşadığı toplumda tabu kabul edilen konuları işliyor.

Neil McWilliam – Mutluluk Hayalleri: Sosyal Sanat ve Fransız Solu (2011)

  • MUTLULUK HAYALLERİ: SOSYAL SANAT VE FRANSIZ SOLU, Neil McWilliam, çeviren: Esin Soğancılar, İletişim Yayınları, sanat, 571 sayfa

 

Sanat ve sanat tarihi profesörü Neil McWilliam ‘Mutluluk Hayelleri’nde, radikal çevrelerde ön plana çıkışı 1830’lara denk gelen sosyal sanat kavramını, Fransız sol hareketinin belli başlı akımları üzerinden inceliyor. McWilliam, sosyal sanatın 19. yüzyılda, edebiyat ve görsel sanatlardaki radikal girişimleri kışkırtan hayati bir unsur haline geldiğini belirterek, bu dönemde ortaya çıkan görsel sanatların eleştirel analizini siyaset kuramı ve sanat eleştirisine başvurarak yapıyor. Yazar böylece sosyal sanatı, Saint-Simon ile izleyicileri, Fourieristler ve cumhuriyetçiler gibi çeşitli politik grupların stratejileri bağlamında inceliyor.

Borisoviç Lutski – Arap Ülkelerinin Yakın Tarihi (2011)

  • ARAP ÜLKELERİNİN YAKIN TARİHİ, Borisoviç Lutskiy, çeviren: Turan Keskin, Yordam Kitap, tarih, 367 sayfa

 

Sovyetler Birliği’nin, Modern Arap tarihinde önde gelen uzmanlarından olan Borisoviç Lutskiy’in, Arap ülkelerinin 16. yüzyıldan 20. yüzyıla uzanan tarihine odaklanan bu kitabı, Rus ya da Sovyet literatüründe modern dönemde, Arapların sistematik tarihinin yazılmasına yönelik ilk girişim. Marksist-Leninist bakış açısıyla kitabını yazan Lutskiy, Avrupalı güçlerin kolonyal politikalarını şiddetle eleştiriyor ve onların Doğu’daki varlıklarını bir şer olarak tanımlıyor. Yazarın, Arap halklarının kendilerini Türk paşalardan ve Avrupalı sömürgecilerden kurtarmak için verdikleri mücadeleyi coşkulu bir üslupla anlatmasının en önemli nedeni de bu.