Kolektif – Sakatlık Çalışmaları (2011)

  • SAKATLIK ÇALIŞMALARI, kolektif, derleyen: Dikmen Bezmez, Sibel Yardımcı ve Yıldırım Şentürk, Koç Üniversitesi Yayınları, sosyoloji, 567 sayfa

 

Birçok yazarın katkıda bulunduğu ‘Sakatlık Çalışmaları’, 1960’lardan itibaren ortaya çıkan, kendileri de sakat olan akademisyenlerin mücadeleleriyle gelişen ve sakat kimliğini, deneyimini ve haklarını vurgulayan bir araştırma alanı olan Sakatlık Çalışmaları’yla (Disability Studies) ilgili güncel tartışmaları barındırıyor. Alana dair literatürün de sunulduğu çalışmada, sakatlığa dair kuramsal yaklaşımlar, tarihte sakatlık, sakatlık ve kimlik, sistemin sakatları dışlama/dahil etme süreçleri ve sakat hakları hareketi gibi konular ele alınıyor. Kitap böylece, sakatlık çalışmaları alanındaki temel tartışmaları geniş bir yelpazede yansıtıyor.

Giovanni Scognamillo – Giovanni Scognamillo’nin Gözüyle Yeşilçam (2011)

  • GIOVANNI SCOGNAMILLO’NUN GÖZÜYLE YEŞİLÇAM, Giovanni Scognamillo, hazırlayan: Barış Saydam, Küre Yayınları, sinema, 376 sayfa

 

Elimizdeki çalışma, filmlerde yapım görevlisi ve yönetmen yardımcısı olarak da çalışmış Giovanni Scognamillo’nun, sinemaya dair 1961-2004 arasında gazete ve dergilerde yazdığı tanıtım ve eleştiri yazılarını, makalelerini ve söyleşilerini barındırıyor. Scognamillo’nun, Türkiye sinemasının “altın yılları” olan 1960’lardan günümüze uzanan anlatımı, ülke sinemasına dair zengin bir okuma fırsatı sunuyor. Kitap, Scognamillo’nun, sinemanın Yeşilçam dönemleri hakkında olduğu kadar, bağımsız yönetmenlerin önderliğinde şekillenen son dönem Türkiye sineması ve yeni dönemde film eleştirisinin işlevi hakkındaki görüşlerine de ulaşma fırsatı sunuyor.

Michael W. Apple ve James A. Beane (haz.) – Demokratik Okullar (2011)

  • DEMOKRATİK OKULLAR, hazırlayan: Michael W. Apple ve James A. Beane, çeviren: Mediha Sarı, Dipnot Yayınları, eğitim, 269 sayfa

 

‘Demokratik Okullar’, eleştirel-demokratik eğitimin imkânlarını tartışıyor. Kitabın dikkat çekiciliği, beş farklı okulda öğretmen ve öğrencilerin halkla elbirliği yaparak demokratik bir eğitim için verdiği kolektif mücadeleyi anlatması. Demokrasinin gerçek anlamının radikal bir biçimde değiştirildiğini ve böylece serbest bir piyasa ekonomisindeki kontrolsüz iş dünyası manevraları olarak tanımlanmaya başlandığını belirten yazarlar, okulların da, özel şirketlerce yönelitmesiyle ticarileştirildiğini söylüyor. Kitap, velileri, civar halkını ve özellikle de öğrencilerin kendisini kapsayacak demokratik bir eğitimin olanaklarını araştırıyor.

Bob Avakian – Kültür, Sanat, Bilim ve Felsefe Üzerine (2011)

  • KÜLTÜR, SANAT, BİLİM VE FELSEFE ÜZERİNE, Bob Avakian, çeviren: Şükrü Alpagut, Yordam Kitap, siyaset, 223 sayfa

 

Bob Avakian, Amerika’da 1975’te kurulan Maoist Devrimci Komünist Parti’nin (RCP) başkanı. Avakian, siyaset sahnesinde yer aldığı uzun yıllar boyunca, Marksist hareketin genel teorik konularının yanı sıra, Çin Devrimi, Mao Zedung’un düşünceleri, bilim, kültür ve sanat gibi konularda çok sayıda eser vermiş. Bu deneyimlerin seçme örneklerini barındıran elimizdeki kitap da, Avakian’ın ağırlıklı olarak kültür, sanat, bilim ve felsefe konusundaki yazılarını bir araya getiriyor. Buradaki yazılarında, varolan tartışmalara kendi cephesinden katkı sunan Avakian’ın kitabını ilgi çekici kılan husus da, keyifli üslubuyla akıcı bir metne imza atması.

Hamit Zübeyir Koşay ve Akile Ülkücan – Anadolu Yemekleri ve Türk Mutfağı (2011)

  • ANADOLU YEMEKLERİ VE TÜRK MUTFAĞI, Hamit Zübeyir Koşay ve Akile Ülkücan, Çiya Yayınları, 323 sayfa

Musa Dağdeviren, Türkiye’nin en iyi yöresel yemeklerini yapan Çiya lokantasının kurucusu olmasının yanı sıra, yemek konusuna akademik çerçeveden önemli katkılar sunan ‘Yemek ve Kültür’ dergisini de yayımlıyor. Dağdeviren şimdi de, iki yazarlı elimizdeki kitapla, yemek konusunu irdeleyen kitapların yayımcılığına da soyunuyor. İlk olarak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayımlanmış bu etnografik çalışma, uzun yıllar müzayedelerin de gözde kitabı olmuş. Kitapta, mutfak düzeninden mutfak araçlarına, ekmeklerden çorbalara, et yemeklerinden sebze yemeklerine kadar, Anadolu mutfak kültüründen birçok detay bilimsel bir bakışla ele alınıyor.

Robert Bernasconi – Levinas Okumaları (2011)

  • LEVINAS OKUMALARI, Robert Bernasconi, editör: Zeynep Direk, Pinhan Yayıncılık, felsefe, 277 sayfa

 

Robert Bernasconi, Levinas, Heidegger, Sartre ve Derrida gibi filozoflarla ilgili yaptığı çalışmalarla bilinen bir isim. Prof. Dr. Zeynep Direk’in yetkin çevirisiyle Türkçeye kazandırılan elimizdeki kitap da, Bernasconi’nin etik düşünürü Levinas’a odaklanan on iki makalesinden oluşuyor. Yazar burada, şüphe etiği, etik ve politik olanın kesişimi, Levinas ve ötekilik politikası, Levinas ve varoluş mücadelesi ve Levinas’ın aşkınlık anlayışı gibi konuları yorumluyor. Yeni bir kimlik politikası bağlamında Sartre ve Levinas’ı da karşılaştıran Bernasconi, Levinasçı etiğe yöneltilen belli başlı eleştirilere de kendi cephesinden katkı sunuyor.

Saul Frampton – Montaigne’in Kedisi (2011)

  • MONTAIGNE’İN KEDİSİ, Saul Frampton, çeviren: Solina Silahlı, Say Yayınları, biyografi, 296 sayfa

Rönesans edebiyatı alanında uzman isimlerden olan Saul Frampton, elimizdeki kitabı ‘Montaigne’in Kedisi’nde, denemenin babası olarak kabul edilen Michel de Montaigne’in ilgiyle okunacak bir portresini kaleme almış. Frampton, Montaigne’in 28 Şubat 1533’de Bordeaux’deki doğumundan başlayarak, ailesini, çocukluk yıllarını, eğitim sürecini, Yunan ve Latin edebiyatına duyduğu ilgiyi, Belediye Başkanlığı dönemini ve hayatındaki dönüm noktalarını anlatıyor. Kitap, ailesinden kalan geniş malikanede, zamanını kitap okuyup yazı yazarak geçiren Montaigne’in meşhur denemelerini yazma sürecini ayrıntılı bir şekilde ele almasıyla dikkat çekiyor.

Cuniçiro Tanizaki – Anahtar (2011)

  • ANAHTAR, Cuniçiro Tanizaki, çeviren: H. Can Erkin, Can Yayınları, roman, 138 sayfa

 

Japon yazar Cuniçiro Tanizaki’nin ‘Çılgın Bir İhtiyarın Güncesi’ ile aynı dönemde yazdığı ‘Anahtar’, gün geçtikçe birbirinden daha çok uzaklaşan ve birbirlerine söyleyemedikleri şeyleri günlüklerine yazan bir çiftin dokunaklı hikâyesini anlatıyor. Tanizaki’nin savaş sonrasında kaleme aldığı romanı, orta yaşlarını sürmekte olan bir karı-kocanın etrafında döner. Çift, ilişkilerinde kriz yaşamalarına rağmen, bununla yüzleşme cesaretinden uzaktır. Şimdi ellerindeki tek fırsat, söyleyemediklerini günlüklerine yazmaktır. Zira birbirinin günlüklerini okuyan çift için bu metinler, ikisi arasında bir köprü, bir anahtar vazifesi görecektir.

Serhan Ergin – Yürek Tutsağı (2011)

  • YÜREK TUTSAĞI, Serhan Ergin, Everest Yayınları, roman, 249 sayfa

 

Serhan Engin ilk romanı ‘Yürek Tutsağı’nda, Mahmut isimli kahramanının aşk arayışını ve hayatla giriştiği muhasebeyi anlatıyor. Sovyetler Birliği’nde beş yıl kaçak yaşayan Mahmut, günün birinde ülkesine dönmeye karar verir. Yalnız bu ani dönüş, onu tam bir hayal kırıklığına uğratır. Zira, Türkiye’ye döndüğü gibi yakalanmış ve on yıl boyunca cezaevinde kalmıştır. Cezaevinden çıkan Mahmut’u hayata bağlayan tek şey, yıllar önceki aşkı Bergüzar’dır. Onu bulmak için yola koyulan Mahmut’un karşısına, Ukraynalı fahişe Lilia çıkacaktır. Fakat bu buluşma, onun hayatını alt üst edecek ve Mahmut, değer yargılarıyla bir hesaplaşmaya girişecektir.

Memduh Ezine – Aile Günlüğü (2011)

  • AİLE GÜNLÜĞÜ, Memduh Ezine, hazırlayan: Ziver Öktem, Yapı Kredi Yayınları, günlük, 239 sayfa

 

‘Aile Günlüğü’, bir Osmanlı aydını olan Memduh Ezine’nin 1899’dan başlayıp 1937’de sona eren günlüğü. Günlüğüne önemli gördüğü olayları kaydeden Ezine, ailesiyle ilgili bazı notlardan öte, dönemindeki bir Osmanlı memur ailesinin yaşantısını, dönemin sosyal ve siyasal olaylarını birinci elden anlatan önemli bir belgeye imza atmış. Fakat bu günlüğü asıl dikkat çekici kılan husus, çeşitli kaynaklarda farklı ifade edilen Nâzım Hikmet’in doğum gününü kesin olarak belirtmesi. Nâzım Hikmet’in babası Hikmet Bey ile eşi Celile Hanım’ın bir çocuk sahibi olduğunu günlüğüne yazan Memduh Ezine’nin anlatımına göre, Nâzım’ın doğum tarihi 17 Ocak 1902.