Ölüm, insanlık tarihi boyunca hem merak hem de korku uyandıran bir olgu olmuştur. Doğum gibi hayatın doğal bir parçası olan ölüm, bilinmezliğiyle insanı tedirgin eder. Ancak, doğumun kabullenildiği gibi ölümün de aynı doğallıkla karşılanabileceği bir anlayış geliştirilebilir.
Bir biyopsikososyal tıp doktoru ve yas danışmanı olan Şafak Nakajina ‘Ölümün İzinde’ adlı bu kitabı, bilgi ve deneyimlerini okuyucularla paylaşmak amacıyla kaleme almış. Mesleği gereği, yaşam ve ölüm arasındaki ince çizgiye defalarca tanıklık etmiş. O çizgiyi aşıp geri dönenlerle de geri dönme şansı olmayanlarla da yan yana olmuş.
Bu süreçte, bir doktorun görevinin sadece fiziksel acıyı dindirmek veya hayat kurtarmak olmadığını, aynı zamanda ölümle yüzleşenlere ve yas sürecindeki insanlara duygusal destek sağlamak olduğunu fark etmiş.
Kitap, ölümün biyolojik, psikolojik ve felsefi boyutlarına odaklanarak, ölüm üzerine düşünmeyi daha erişilebilir kılan bir yolculuğa eşlik ediyor.
Hayat, kayıplarla dolu bir yolculuk olsa da her acı, insanı bir adım daha olgunlaştırır ve güçlendirir. Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez; bu zorlu süreç de zamanla hafifleyecek ve yerini huzura bırakacaktır. Ölümle yüzleşmek, yaşamı daha iyi anlamak için bir fırsat olabilir. Bu yolculukta kendine karşı sabırlı olmak, yaşanılan ve paylaşılan her anın kıymetini bilmek önemlidir.
- Künye: Şafak Nakajima – Ölümün İzinde: Sonlu Bir Hayatta Sonsuz Sorgular, Doğan Kitap, psikoloji, 248 sayfa, 2025







