Murat Batmankaya (haz.) – Freud (2006)

  • FREUD, yayına hazırlayan: Murat Batmankaya, Say Yayınları, psikanaliz, 312 sayfa

‘Freud’ başlıklı elimizdeki kitap, Sigmund Freud’ün ‘Cinsiyet Üzerine’, ‘Totem ve Tabu’, ‘Psikanalize Giriş Dersleri’, ‘Düş Yorumu’ ve ‘Psikopatoloji’ isimli kitaplarından oluşuyor. Freud’ün ruhsal-zihinsel bozuklukların tedavisi için geliştirdiği psikanaliz kuramı ve tekniği, hem çok tehlikeli, hem de geçersiz varsayımlardan kurulu olduğu iddiasıyla çok eleştirilmişti. Ayrıca Freud’ün otoanilizi, “yanlı, önyargılı ve hasta mahremiyetine saygısız” olarak tanımlanıp eleştirilmişti. Fakat psikanaliz kuramının, ortaya çıktığı tarihten günümüze düşmanlarından çok taraftarları oldu diyebiliriz. Bu kitapta, Freud’ün bir araya getirilen başlıca eserleri, okuyucunun ünlü psikanalistin fikirleri hakkında bilgi sahibi olmasını sağlıyor. Seçkide Freud’ün kitaplarının yanı sıra, Prof. Dr. Cengiz Güleç imzalı önsöz de psikanaliz ve Freud hakkında açıklayıcı ayrıntılara yer veriyor.

Harry Magdoff – Sömürgecilikten Günümüze Emperyalizm (2006)

  • SÖMÜRGECİLİKTEN GÜNÜMÜZE EMPERYALİZM, Harry Magdoff, çeviren: Erdoğan Usta, Kalkedon Yayınları, siyaset, 295 sayfa

Harry Magdoff’un ‘Emperyalizm’i, emperyalizmin sömürgecilik adı altında 1763 yılında ilk ortaya çıktığı zamandan günümümüze kadarki seyrini mercek altına alan bir çalışma. Kitaptaki yazılar, yazarın daha önce yayımladığı ‘Emperyalizm Çağı’ isimli çalışmasındaki tezleri geliştirmek amacıyla kaleme alınmış. Magdoff’un çalışmasında, ekonomik emperyalizmden kültürel emperyalizme, Batı’nın Asya’ya girişinden Rusya’nın Doğu’ya doğru genişlemesine, Japonya’nın bir sömürgeci güç olarak yükselişinden Afrika’nın paylaşımına, Sahra-Altı bölgelerdeki sömürgelerden 1. Dünya Savaşı’ndaki sömürge paylaşımına ve klasik emperyalizmden 2. Dünya Savaşı’yla başlayan yeni emperyalizme kadar çok sayıda ayrıntı barındırmasıyla konuya dair rehber nitelikte bir eser.

Maurice Cornforth – Pozitivizme ve Pragmatizme Karşı Felsefeyi Savunmak (2006)

  • POZİTİVİZME VE PRAGMATİZME KARŞI FELSEFEYİ SAVUNMAK, Maurice Cornforth, çeviren: Tonguç Ok, Evrensel Yayınları, felsefe, 335 sayfa

İngiliz Marksist filozof Maurice Cornforth, ‘Pozitivizme ve Pragmatizme Karşı Felsefeyi Savunmak’ adlı eserinin en özgün yanı, öncelikle felsefeyi, farklı sınıf çıkarlarını temsil eden değişik akımlarıyla tanımak açısından sunduğu açılımdır diyebiliriz. Kitap özellikle, işçi sınıfının teorik mücadelesinin güncel ihtiyaçları bakımından büyük bir öneme sahip. Bilindiği gibi Marksizm, pozitivist bir ideoloji olarak daha önce muhtelif isimler tarafından eleştirilmişti. Cornforth ise, pozitivizmi “burjuva hareketinin net bir sınıf karakteri” olarak tanımlayıp, akımın, resmi egemen ideolojinin en temel dayanağı haline geldiğini ve pozitivizmle hesaplaşmanın rejimle hesaplaşmanın birebir siyasal ifadesi olduğunu vurguluyor. Kitapta, Aydın Çubukçu tarafından kaleme alınan, Cornforth’un tezlerini kapsamlı bir şekilde ele alan bir önsöz de yer alıyor.

Henri Stierlin – İmanın ve İktidarın Hizmetinde İslam Mimarisi (2006)

  • İMANIN VE İKTİDARIN HİZMETİNDE İSLAM MİMARİSİ, Henri Stierlin, çeviren: Ali Berktay, Yapı Kredi Yayınları, mimari, 159 sayfa

Mimarlık tarihçisi Henri Stierlin, ‘İslam Mimarisi’nde, Müslüman yapılarının çok sayıdaki figürlerini, biçimlerini betimleyip açıklıyor ve bunu yaparken de, on yüzyılı aşkın bir süre boyunca görkemli bir atılım ve solukla yaşayan canlı bir sanatın hiç değişmeyen yanlarını ve sonsuz denebilecek çeşitlemelerini sunuyor. İslam dini, çok sayıda örnekten de anlaşılacağı gibi, doğduğu 7. yüzyıldan itibaren görkemli bir mimari geliştirmişti. Stierlin’in çalışması, Emeviler, Abbasiler, İranlılar, Selçuklular, Büyük Moğol İmparatorluğu, Osmanlılar gibi çok farklı bileşenlerce zenginleştirilen bu görkemli mimarinin izini sürüyor.

Martin Heidegger ve Eugen Fink – Heraclitus Üzerine Dersler (2006)

  • HERACLITUS ÜZERİNE DERSLER, Martin Heidegger ve Eugen Fink, çeviren: İbrahim Görener, Kesit Yayınları, felsefe, 253 sayfa

‘Heraclitus Üzerine Dersler’, Martin Heidegger ile Eugen Fink’in Heraclitus’un felsefi fragmanları üzerine yaptıkları yorumlar, konuşmalar ve düşüncelerden oluşuyor. Kitap, klasik metinlerin ayırıcı özelliği olan diyalog tarzında düzenlenmiş ve bu iki ismin 1966-67 öğretim yılında, Freiburg / Breisgau Üniversitesi’nde Heraclitus üzerine yaptıkları seminerin notlarından oluşuyor. Heraclitus’un felsefesi, birkaç fragman üzerinden günümüze ulaşabildi. Yazarların bu seminerdeki asıl amacı, Heraclitus metinlerinin filolojik anlamda bir tartışmasından ziyade, bu metinler üzerinden filozofun ruhani varlığına odaklanmak ve kendisinin düşünce dünyasını analiz etmek şeklinde özetlenebilir. Kitap, Batı felsefesinin önemli kaynaklarından biri olan Heraclitus’u ve kendisinin felsefe tarihindeki önemli yerini öğrenmek isteyenlere önerilir.

Ahmet Hamdi Tanpınar – XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi (2006)

  • XIX. ASIR TÜRK EDEBİYATI TARİHİ, Ahmet Hamdi Tanpınar, Yapı Kredi Yayınları, inceleme, 566 sayfa

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın, ‘XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi’, bir giriş yazısından sonra, Lâle Devri’nden başlayıp Tanzimat’a kadar uzanan batılılaşma hareketlerinin ele alınmasıyla devam ediyor. Kitap ardından, dönem edebiyatını kapsamlı bir bakışla irdelemeye koyuluyor. Bundan sonra Tanzimat dönemi edebiyatı ve ‘Yeniliğin Üç Büyük Muharriri’ başlığı altında Ahmed Cevdet Paşa, Münif Paşa ve bilhassa Şinasi üzerinde duruluyor. Yeni Osmanlılar Cemiyeti’ni bağımsız bir başlık altında değerlendiren Tanpınar, burada Ali Suavi’yi ele aldıktan sonra ‘Nevilerin Gelişmesi’ başlığı altında, o dönem Türk edebiyatında kullanılan yeni edebi türleri anlatıyor.

Fakir Baykurt – Kara Ahmet Destanı (2006)

  • KARA AHMET DESTANI, Fakir Baykurt, Literatür Yayıncılık, roman, 403 sayfa

‘Kara Ahmet Destanı’, Irazca’nın torunu Ahmet Oğlan’ın hikâyesine yer veriyor. Şehre göçer göçmez okula yazılan Ahmet Oğlan, çalışkanlığıyla ortaokul ve liseyi bitirir. Ardından çok istediği Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne girer. Baykurt’un romanı, asıl olarak, Ahmet Oğlan’ın üniversiteye geldikten sonra, bilincinde yaşadığı sıçramaya, dönüşüme odaklanıyor. Burada tanıdığı parkalı “abi”ler aracılığıyla, kendisine öğretilenlerle gerçek hayatın birbirinden çok farklı olduğunu, böylece yoksulların, emekçilerin yanında olması gerektiğini anlar. Roman, bir çocuğun, Ahmet Oğlan’ın, direnerek gün gün nasıl aydınlığa çıktığını, nasıl politik bir kimlik edindiğini hikâye ediyor.

Turhan Feyizoğlu – İki Adalı (2006)

  • İKİ ADALI, Turhan Feziyoğlu, Ozan Yayıncılık, biyografi, 444 sayfa

Turhan Feyizoğlu’nun ‘İki Adalı’sı, Hüseyin Cevahir ve Ulaş Bardakçı’nın biyografilerinden oluşuyor. Bilindiği gibi, Cevahir ve Bardakçı, Türkiye sosyalist hareketinde önemli rollere sahip olmuş ve etkileri devam eden iki isim. Cevahir 12 Mart 1971 darbesinden sonra öldürüldüğünde yirmi altı, Bardakçı da yine aynı darbenin ertesinde öldürüldüğünde yirmi beş yaşındaydı. Turhan Feyizoğlu kitabında, bu iki ismin satır aralarında kalan yaşamlarının ayrıntılarını veriyor ve bu yaşamların günümüze kalan yansımalarının peşine düşüyor. Kitap, iki isme dair ayrıntılara yer vermesinin yanı sıra, kapsadığı çok sayıda belge ile Türkiye’nin yakın tarihi hakkında önemli bir kaynak eser.

Ferit Edgü – Kimse (2006)

  • KİMSE, Ferit Edgü, Sel Yayıncılık, roman, 128 sayfa

Ferit Edgü’nin ‘Kimse’si, en çok da ‘Hakkari’de Bir Mevsim’in bir anlamda devamı olması yönüyle ilgi çekici. Bu romanda, ‘Hakkari’de Bir Mevsim’in gizemli anlatıcısının, öğretmenlik yaptığı Hakkari’nin on üç haneli Pirkanis adlı dağ köyünde, kendisiyle yaptığı yalnızlık konuşmalarından oluşuyor. Edgü’nün burada kullandığı ‘Birinci Ses’ ve ‘İkinci Ses’ hem birer roman kahramanı, hem de birbirinden farklı düşüncelerin uzlaşmaya varma çabası olarak okunabilir. Romana, ‘Hakkari’de Bir Mevsim’de olay örgüsüne monologlarıyla katılan kahramanın; anmak, anımsamak, anlamak, sormak ve karşılık aramak gibi konular üzerine, ikinci sesiyle, öteki kendiyle yaptığı diyaloglar veya yalnızlık konuşmaları diyebiliriz.

Jean-Jacques Rousseau – Toplum Sözleşmesi (2006)

  • TOPLUM SÖZLEŞMESİ, Jean-Jacques Rousseau, çeviren: Vedat Günyol, İş Kültür Yayınları, felsefe, 136 sayfa

Jean-Jacques Rousseau’nun ‘Toplum Sözleşmesi’ 1762 yılında yazıldı. Fakat bu zamandan günümüze dünya, fikri anlamda çok farklı dönüşümler geçirmesine rağmen, toplumların bir arada yaşayışlarına dair en temel düşünce yapıtlarından biri olma özelliğini sürdürüyor. Bilindiği gibi, Aydınlanma düşüncesinin önemli isimlerinden biri olan Rousseau felsefesinin belirleyici yönlerinden biri de romantik yönlerin baskın olması. Haklı ve doğru bir toplumun temellerini atmaya çalışan kitap, Sainte-Beuve’e göre romantik düşünürün de en çok değer verdiği yapıtıydı. Kitap, Vedat Günyol’un çevirisi ve önsözüyle sunuluyor.