Kolektif – Salgın, İklim, Toplum (2022)

Covid-19 salgını, şu an pek görmek istemesek de aslında çoktan hayatımızı kökten dönüştürmüş durumda.

Bu özenli derleme de, salgının ekonomik ve sosyal etkileri ve geleceğimizi nasıl dönüştüreceği çok yönlü bir bakışla ele alınıyor.

Küçücük bir virüsün kibir, gösteriş dolu, her şeye kadir ve muktedir olduğu düşünülen kapitalist dünyamızı fos çıkarışını izlerken sürekli bundan bir şeyler öğrenmeliyiz demiştik.

Bugün sormalıyız: Öğrenebildik mi?

Ne öğrendik?

İstanbul Politikalar Merkezi COVID-19 salgınının başladığı 2020 başından günümüze, web üzerinde, salgın koşullarında dünyanın, toplumların ve bireylerin durumunun değerlendirildiği çok sayıda panel düzenledi.

Bu panellerden hazırlanan ‘Salgın, İklim, Toplum’da ilk günlerden başlayarak salgının dünyadaki ve özellikle Avrupa Birliği ve Türkiye’deki ekonomik ve sosyal etkileri, olağanüstü kriz koşulları altında insan davranışları, salgın ile iklim krizinin birlikte ilerleyişi, devletlerin ve uluslararası kurumların salgını yönetmedeki başarı ve başarısızlıkları, aşılama, komplo teorileri, salgının ekonomi politiği, göçmenler ve işsizler, salgın koşullarında sosyal güvenliğin, eşitlik, adalet ve temel özgürlüklerin durumu, bütün dünyada dijitalleşmenin artışı ve iş süreçlerindeki değişim ve Türkiye bağlamında din ile siyaset arasındaki ilişki tartışılıyor.

Çoğu katılımcı, yaşadığımız bu sıradışı deneyimden öğrenebileceğimiz çok şey olduğunu, gelecekteki salgınlarla ve gittikçe derinleşen iklim değişikliğinin getireceği ekolojik krizlerle başa çıkabilmek için bu deneyimimizi adaletli ve eşitlikçi bir dünya düzenine doğru seferber etmemiz gerektiğini düşünüyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: E. Fuat Keyman, Selim Badur, Senem Aydın-Düzgit, Evren Balta, Ümit Şahin, Kâmil Yılmaz, Işıl Arıcan, Yağız Üresin, Pelin Oğuz, Cem Güneri, Çiğdem Nas, Nebi Sümer, Emre Erdoğan, S. Adil Sarıbay, Erdoğan Özmen, Sinan Alper, Ayşenur Dal, Onurcan Yılmaz, Fikret Adaman, Zafer Yenal, Sinan Erensü, Hande Paker, Gökşen Şahin, Akgün İlhan, Murat Türkeş, Tuğba Öztürk, Galip Dalay, Çağlar Keyder, Atila Eralp, Nilgün Arısan-Eralp, Feyzi Baban, Pınar Uyan Semerci, Işık Özel, Mustafa Kutlay, Alper Kaliber, Yusuf Leblebici, Galip Yalman, Gökçe Uysal, İnsan Tunalı, Ateş Altınordu, Umut Azak ve Ayşe Çavdar.

  • Künye: Kolektif – Salgın, İklim, Toplum: Nasıl Bir Dünyada Yaşayacağız?, hazırlayan: Ayşe Köse Badur, Metis Yayınları, sağlık, 448 sayfa, 2022

Kolektif – Çerkeslerin Geleceği Üzerine Düşünmek (2022)

Günümüz Çerkes sosyolojisi, kültürü, kimliği, politikaları ve gelecek yönelimlerine dair çok değerli makaleler, bu kitapta.

Çerkeslerin 21. yüzyıldaki sorunları ve geleceği üzerine odaklanan iki kitaplık derlemenin bu cildi, Türkiye Çerkeslerinin varoluş sorunlarının, mevcut popülist otoriterleşme eğilimindeki siyasetin sınırlarını aşarak demokrasi mücadelesiyle eklemlenmesinin gerekliliği ve koşulları üzerine bir düşünme çabasını içeriyor.

Kitapta demokratik mücadelenin özneleri olarak kültürel kimlikler, eşit vatandaşlık ve çoğul Çerkeslikler kavramları tartışılarak, radikal demokratik açılımlar için toplumsalın nasıl yeniden inşa edilebileceği tartışılıyor.

Çerkeslerin gelecek güzergahı olarak “nasıl bir demokrasi mücadelesi olmalı” sorusuna cevap aranıyor.

Kitap anadilinde eğitim yasağının eleştirisi ile başlıyor ve kaybolmaya yüz tutan Çerkescenin özelliklerini, dil ve kimlik ilişkisini inceleyen yazılarla devam ediyor.

Yok oluş sürecinin yansımaları diaspora Çerkeslerinin anavatanlarıyla buluşması üzerinden de ele alınıyor.

Diaspora Çerkes kültürünün en önemli göstergelerden birisi olarak müzik ve dansların, Çerkeslerin ortak hafızası ile kimliğinin kurulmasındaki rolü değerlendiriliyor, farklı halkların müzik politikalarıyla karşılaştırarak Çerkes müziğinin geleceği tartışılıyor.

Bu kapsamda kültürün diğer unsurları da unutulmuyor: edebiyatın Çerkeslerin var olma mücadelesindeki öneminin yanı sıra, diasporada yeniden-kimliklenme sorunu ve kentleşmenin asimilasyona etkileri de somut örnekler üzerinden tartışılıyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Adnan Özveri, Ahmet Asena, Akanda Taştekin, Aydan Çelik, Ayhan Kaya, Ayla Bozkurt-Applebaum, Cem Özdemir, Dinçer Demirkent, E. Fuat Keyman, Emre Başok, Erol Anar (Hatko), Erol Taymaz, Ferhat Kentel, Hakan Eken, Hamit Yüksel, Kadir Dede, Levent Köker, Mehmet Eser, Merih Cemal Taymaz, Murat Bjeduğ, Osman Güdü ve Sevda Alankuş.

  • Künye: Kolektif – Çerkeslerin Geleceği Üzerine Düşünmek: Kültür, Toplum ve Demokrasi, derleyen: Merih Cemal Taymaz ve Sevda Alankuş, Dipnot Yayınları, inceleme, 486 sayfa, 2022

Evren Balta ve Fuat Keyman – Gelecek Siyaseti (2022)

‘Gelecek Siyaseti’, salgını kritik bir dönemeç olarak görüp küreselleşmeye, devlete, demokrasiye ve kolektif kimliklerin geleceğine bakıyor.

Evren Balta ve Fuat Keyman, yaşanabilir demokratik bir geleceği nasıl inşa edilebileceğini tartışıyor.

Kitap, sosyal bilimin sadece bugünü açıklamak değil, aynı zamanda geleceğe doğru hayal gücünü harekete geçiren bir işleve sahip olması gerektiğinin altını çiziyor.

Balta ve Keyman, bugün alacağımız kararların, seçeceğimiz patikaların geleceğimizi belirlemede önemli bir rol oynayacağını gösteriyor.

Gelecek siyaseti ne geçmişe yönelik bir nostalji ne de gelmekte olan krizin araçsallaştırılması anlamına geliyor.

Yazarlara göre gelecek siyaseti, yaşanabilir demokratik bir gelecek için yaşanabilir ve demokratik bir şimdiyi inşa etmek demek.

  • Künye: Evren Balta ve E. Fuat Keyman – Gelecek Siyaseti: Küreselleşme, Devlet, Demokrasi ve Kimlik, Ayrıntı Yayınları, siyaset, 128 sayfa, 2022

Kolektif – Kentlerin Türkiyesi (2021)

AKP iktidarında, Türkiye modernleşme tarihinin en dramatik dönüşümleri yaşandı.

Bu güzel kitap ise, Adana-Mersin, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Samsun ve Van’ın, 2000’li yıllardan itibaren AKP’nin uyguladığı ekonomi politikalarından sonra nasıl dönüştüğünü izliyor.

Çalışma, küreselleşme ve politika arasındaki diyalektik ilişkiyi odağa alarak, küreselleşmenin son evresinde tanık olunan mekânsallıkları politik olarak inşa olunan, kendi içinde çelişki ve çatışmalar barındıran bir süreç olarak irdeleyerek açılıyor.

Kitabın devamında da,

  • Türkiye’nin kentleşme tarihinin temel nitelikleri ve dönüm noktaları,
  • 2000’li yıllarda kent-bölge oluşumlarını biçimlendiren maddi yapıları ve politik süreçler,
  • İkinci Dünya Savaşı sonrasını izleyen üç ayrı alt dönemde Türkiye kentleşmesini biçimlendiren yasal, kurumsal, politik ve ekonomik dinamikler,
  • 2000’li yıllarda Anadolu kentlerinin içinden geçtiği ekonomik dönüşüm süreci,
  • Adana-Mersin, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Samsun ve Van’ın ulusal ölçekte birbirlerine kıyasla konumlarının ne yönde değiştiği, bu süreçte kentlerin ulus-üstü ölçeklerle ne derece eklemlendiği ve tüm bu sürecin toplumsal kalkınma açısından ne ölçüde tatminkâr sonuçlar ürettiği,
  • Ve bunun gibi pek çok ilgi çekici konu tartışılıyor.

Kitabın yazarları ise şöyle: Fırat Genç, Çağlar Keyder, E. Fuat Keyman ve Ayşe Köse Badur.

  • Künye: Fırat Genç, Çağlar Keyder, E. Fuat Keyman ve Ayşe Köse Badur – Kentlerin Türkiyesi: İmkânlar, Sınırlar ve Çatışmalar, İletişim Yayınları, kent çalışmaları, 248 sayfa, 2021

Fuat Keyman ve Berrin Koyuncu-Lorasdağı – Sekiz Kentin Hikâyesi (2020)

2014 yılında yürürlüğe giren bir kanun ile on dört il büyükşehir statüsüne çıkarılmıştı.

Bu kanuna göre bugün Türkiye nüfusunun % 92.5’i kentlerde yaşıyor.

Durum böyle olunca bu kentlerin iyi, adil, demokratik yönetimi, sadece kendilerinin geleceği için değil, kendilerine komşu kentlerin ve Türkiye’nin ekonomisinin, siyasi istikrarının ve kültürel birlikte yaşamasının geleceği için de kritik önem taşıyor.

İşte Fuat Keyman ve Berrin Koyuncu-Lorasdağı imzalı ‘Sekiz Kentin Hikâyesi’ adlı bu önemli çalışma da, Türkiye’de sermaye-mekân diyalektiğinin kentlerdeki yansımasının nasıl yönetileceği sorusuna cevap arayarak kentleşme ve kent olgusunu eleştirel bir biçimde ele alıyor.

Başka bir deyişle yazarlar, 2000’li yılların başından itibaren Türkiye’de ekonomik neoliberalleşmeden nemalanarak yükselen İslami / mütedeyyin burjuvazinin neden olduğu büyük yıkımın sosyal, kültürel ve siyasal anlamdaki yansımalarını irdeliyor.

Yazarlar, neoliberal hegemonyanın hâkimiyetini sınırlamanın, başka bir deyişle “kâr için değil, insanlar için kentler” anlayışının benimsenmesi için de “yeni yerellik” olarak kavramsallaştırdıkları bir yaklaşımdan hareket ediyor.

Burada tanımlandığı şekliyle “yeni yerellik”, kâr yerine toplumsal ihtiyaçları gözeten ve yerelden demokratik katılımı mümkün kılan bir kent siyaseti ve böylece kentlerin adalet, demokrasi ve farklılık siyasetine dair mücadele için taşıdıkları önemi ifade ediyor.

Yazarlar bu tartışmayı da Kayseri, Konya, Gaziantep, İzmir, Denizli, Eskişehir, Diyarbakır ve Şanlıurfa kentlerini merkeze alarak yapıyor.

Türkiye’de kentler, kent çalışmaları, kentler ve rant, yerel yönetim ve yerellik gibi konularda düşünen ve çalışan herkesin okuması gereken bir kitap.

  • Künye: Fuat Keyman ve Berrin Koyuncu-Lorasdağı – Sekiz Kentin Hikâyesi: Türkiye’de Yeni Yerellik ve Yeni Orta Sınıflar, Metis Yayınları, kent çalışmaları, 312 sayfa, 2020

E. Fuat Keyman ve Ayşe Köse Badur – Kürt Sorunu (2019)

Tarihsel olarak Kürt sorunu her zaman birincil olarak ulusal ve yerel bir sorun olmuştu.

Ta ki Suriye’deki durum ve son İstanbul yerel seçimleri yaşanana kadar.

Şimdi, Kürt sorununda bölgesel ve küresel aktörlerin ve dinamiklerin, ulusal ve yerel dinamiklerin önüne geçtiği bir süreç yaşanıyor.

  1. Fuat Keyman ve Ayşe Köse Badur’un Diyarbakır, Van, Mardin, Tunceli ve Bingöl’de yaptıkları kapsamlı araştırmalara dayanan elimizdeki araştırma ise, bu kentlerde yaşayan Kürtlerin ve sivil toplum aktörlerinin görüşleriyle zenginleşmiş.

Kürt sorununda son dönemde yeni parametrelerin ortaya çıktığını belirten yazarlara göre, bu parametreler, Kürt sorununun bugünkü doğasını şekillendirdiğni söylüyor.

Yazarlara göre söz konusu parametreler de, Kürt sorununun bölgeselleştiği, kentleştiği, kentlerde orta sınıflaşma özelliği gösterdiği ve Kürt seçmenin kilit aktör konumuna gelmesidir.

Kitap temelde, bu üç gelişmenin Kürt sorununun tarihselliği içinde bugün önemli kırılma noktalarını oluşturduğu ve bugünün doğasını şekillendirmede belirleyici rol oynadığını inceliyor.

Yazarlar ayrıca, kayyumlar ile bölge insanının ve kentlerin tanışmasının Kürtlerin siyasete dair algılarında nasıl bir kırılma yarattığını da ele alıyor.

  • Künye: E. Fuat Keyman ve Ayşe Köse Badur – Kürt Sorunu: Yerel Dinamikler ve Çatışma Çözümü, Ayrıntı Yayınları, siyaset, 144 sayfa, 2019

Kolektif – AB, Bütünleşme ve STK’lar (2009)

‘AB, Bütünleşme ve STK’lar’, Türkiye STK’ları ve yurttaşlarına, etkinliklerinde, AB, Avrupa kurumları, bütünleşme süreçleri ve sivil örgütler arasında ne yapacakları konusunda yol göstermeyi amaçlıyor.

Avrupa ve bütünleşme düşüncesine yönelik bir perspektif oluşturmayı hedefleyen çalışma, konuya dair eleştirel bir tartışma sürecini başlatmasıyla da, önemli bir boşluğu dolduruyor.

Kitaba yazılarıyla katılan isimler ise şöyle: Cengiz Aktar, Alper Akyüz, Özge Onursal Beşgül, Zeynep Gülşah Çapan, Senem Aydın Düzgit, Ayhan Kaya, E. Fuat Keyman ve Volkan Vural.

  • Künye: Kolektif – AB, Bütünleşme ve STK’lar, derleyen: Alper Akyüz, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, eğitim, 156 sayfa

Kolektif – Küreselleşme, Avrupalılaşma ve Türkiye’de Vatandaşlık (2009)

‘Küreselleşme, Avrupalılaşma ve Türkiye’de Vatandaşlık’, Türk cumhuriyetçi vatandaşlık modelinin farklı boyutlarını araştırıyor; Türkiye siyasetinin toplumsal, siyasal ve ekonomik açıdan belirleyici faktörlerini analiz ediyor.

Çalışma, Türk modernitesi ve demokrasisini geniş kapsamda açıklamasıyla önemli.

Kitabın ilk bölümünde vatandaşlık ve modernite konuları teorik ve tarihi bağlamı içinde değerlendiriliyor.

İkinci bölüm, vatandaşlık, devlet ve demokrasi ilişkisini; üçüncü bölüm, Türk vatandaşlığı konusundaki verili zorlukları inceliyor.

Son bölüm ise kimlik talepleri ve tanınma siyasetlerini ele alıyor.

  • Künye: Kolektif – Küreselleşme, Avrupalılaşma ve Türkiye’de Vatandaşlık, derleyen: E. Fuat Keyman ve Ahmet İçduygu, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, siyaset, 394 sayfa

E. Fuat Keyman – Türkiye’nin İyi Yönetimi (2008)

E. Fuat Keyman ‘Türkiye’nin İyi Yönetimi’ başlıklı bu çalışmasında, 2004-2008 yılları arasında Türkiye’nin içinden geçtiği değişim ve dönüşümü eleştirel bir gözle değerlendiriyor.

Kitap, yukarıdaki zaman aralığında, Türkiye’nin giderek, yazarın “Ilımlı İslam-Tepkici Milliyetçilik” olarak tanımladığı eksene indirgendiğini ve bu temelde yaşanan değişim ve dönüşümün nasıl toplumsal kızgınlık, öfke ve kutuplaşmaya doğru götürüldüğünü anlatıyor.

Keyman bu duruma karşı, özgürlükçü ve demokratik bir sol alternatifin önemini vurguluyor.

  • Künye: E. Fuat Keyman – Türkiye’nin İyi Yönetimi, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, siyaset, 440 sayfa

Fadime Özkan – Dil Yarası (2011)

  • DİL YARASI, Fadime Özkan, Okur Kitaplığı, siyaset, 590 sayfa

 

Fadime Özkan’ın ‘Dil Yarası’, aydın ve entelektüellerle yapılan, Kürt sorunu konulu söyleşilerden oluşuyor. Özkan’a konuşan kişilerin farklı görüşlerden gelmesi, sorunun çözümüne dair farklı düşünce ve bakış açılarının bir arada bulunmasını da sağlamış. Bununla birlikte, Kürt sorununun özünde bir demokrasi sorunu olduğu ve ancak barışçıl yaklaşımlarla çözülebileceği fikri, neredeyse tüm isimlerin buluştuğu ortak payda. Fuat Keyman, Ümit Fırat, Faruk Loğoğlu, Tarık Ziya Ekinci, Ayhan Aktar, Altan Tan, Bejan Matur, Doğu Ergil, Selahattin Demirtaş, Hüseyin Çelik, Orhan Miroğlu, Cevat Öneş ve Mesut Yeğen, söyleşilere katılan isimlerden bazıları.